Vücutlarımızı değil. Biz sadece güzelliğin yer aldığı gizli bir dünya yaratırız. | Open Subtitles | نحن نصنع عالماً سرياً آخر عالم من الجمال فقط |
Kendi şansımızı yaratırız ama ne zaman bana ihtiyacın olursa yanında olacağım. | Open Subtitles | نحن نصنع حظنا. ولكن سأساعدكِ دائماً عندما تكوني بحاجة ليّ. |
Sahte bir gerçeklik yaratırız, insanları olmaları gereken yerde varmışlar gibi gösteririz. | Open Subtitles | نحن نخلق واقع مُزيف, نجعل الناس بالأماكن التي من المفترض تواجدهم بها |
Zamanın düzeni de dahil olmak üzere, düzenin dışında alanlar yaratırız. | TED | نحن نخلق مسافات خارج العرف بما فيها أعراف الوقت. |
Biliyor musun, bazen geçmişteki kötü anıları silmek için kendimize fantastik bir dünya yaratırız. | Open Subtitles | كما ترى أحياناً نختلق عالماً خيالياً لسياعدنا على محو ذكريات الماضي الأليمه |
Beraber kaçıp skandal yaratırız diyorduk, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | ونحن ظننا بأننا سنخلق فضيحه لهروبنا معاَ أتذكرين؟ |
Biz yenilik yaparız. Şu anda bütün kıtanın güvendiği finansal.. ..belgeler yaratırız. | Open Subtitles | نحن نبتكر ونصنع الصكوك الماليّة التي القارة بأكملها الآن تستخدمها |
Biz kendi geleceğimizi yaratırız. Kader dedikleri şey bu. | Open Subtitles | إننا نصنع مستقبلنا بيدينا ذلك المصير الوحيد الذي أمامنا |
Kendi şansımızı kendimiz yaratırız, bu yüzden düğünden önce gelini öpmenin iyi şans getirdiğini söyleyeceğim, çünkü bu sayede... çok kıskanacakları için arkadaşlarımız ve ailemizin önünde öpüşemeyeceğimiz şekilde öpüşebiliriz. | Open Subtitles | نحن نصنع حظنا الخاص لذلك سأقول بأن ذلك حظ جيد لأن أقبل العروس قبل حفل الزفاف لأنه عندها سنحظى |
Belki öyle, belki de değil. Kendi geleceğimizi kendimiz yaratırız Duke. | Open Subtitles | حسنا ربما نعم وربما لا نحن نصنع مستقبلنا , ديوك |
Ama biz çivileri çıkarırsak yeni bir gerçeklik yaratırız. | Open Subtitles | لكن إذا إنتزعنا المسامير سوف نصنع واقع جديد |
- Yeni bir çalıntı mal alacak kişi bulamazsak kendimiz yaratırız. | Open Subtitles | -لا نعثر على تاجر سلع مسروقة جديد ، بل نصنع واحد |
O zaman onunla durmak yerine, yeni bir şeyler yaratırız. | TED | لذلك بدل البقاءعليه نصنع شيء جديد. |
Eğer onlara bir geçmiş bağışlarsak, duyguları için bir temel ya da destek yaratırız ve böylece onları daha iyi denetleyebiliriz. | Open Subtitles | إذا هديناهم مع ماضى ، نخلق بطانة أو وسادة لعواطفهم وبالتالى يمكن أن نتحكم فيهم أفضل |
Gerçekliği biz yaratırız. Biz gerçeklik üretme makineleriyiz. | Open Subtitles | نحن نخلق الحقيقة, نحن آلات منتجة للحقيقة. |
Yani kimyasal gereksinimlerimizi karşılayacak durumlar yaratırız. | Open Subtitles | بأن نخلق حالات تتوافق مع احتياجاتنا الكيميائية |
Tecrübelerime dayanarak inanıyorum ki; düşünce tarzımızı değiştirdiğimizde yeni olasılıklar ve gelecekler yaratırız ve hapishanelerin farklı bir geleceğe ihtiyacı var. | TED | أنا أؤمن، وخبرتي تخبرني، أننا عندما نغير طريقة تفكيرنا نخلق احتمالات جديدة، أو مستقبلًا جديدًا والسجون تحتاج إلى مستقبل مختلف. |
Biliyor musun, bazen geçmişteki kötü anıları silmek için kendimize fantastik bir dünya yaratırız. | Open Subtitles | كما ترى أحياناً نختلق عالماً خيالياً لسياعدنا على محو ذكريات الماضي الأليمه |
Önemli olduğunu düşündüğümüz şeylere göre hepimiz bir hikaye yaratırız. | Open Subtitles | جميعنا نختلق قصصا تعليلية إستنادا على ما نخاله مهم |
Bir şaşırtmaca yaratırız. | Open Subtitles | كيف؟ سنخلق اضطراب |
Zaman yaratırız. | Open Subtitles | سنخلق الوقت |
O zaman bir balyoz alır bir çatlak yaratırız, Doug. | Open Subtitles | مطرقة لعينة، دوج ونصنع واحدة لأنفسنا |
Burada durup beyni yıkanmış bir grup salak yaratırız ve onalara Yargıç deriz. | Open Subtitles | ونخلق جنس كامل من البلداء الممحى ما فى رأسهم ونسميهم قضاة |