"yaratabilir" - Translation from Turkish to Arabic

    • يصنع
        
    • يسبب
        
    • خلق
        
    • يمكن أن
        
    • يخلق
        
    • تخلق
        
    • لإحداث
        
    • تُحدث
        
    • يمكنه سيخلق
        
    • يمكنهُ تكوين
        
    • قد تتسبب
        
    "İdrak kendi yerinde ve kendi içinde cehennemin cennetini cennetin cehennemini yaratabilir." Open Subtitles العقل هو مكان نفسه قد يصنع الجنة من الجحيم وجحيم من الجنة
    Ama eğer ben kazanırsam, okulda ciddi bir fark yaratabilir. Open Subtitles ولكن ان فزت سوف يصنع فارقا كبيرا في هذه المدرسة
    Cassandra'nın içindeki nesne bunun milyon katı bir çekirdek tepkimesi yaratabilir. Open Subtitles الجسيم داخل كاساندرا قد يسبب انفجار نووى اكبر بملايين المرات
    - Yaşamayan var mı ki? - Uykusuzluk paranoya yaratabilir. Open Subtitles ومن ليس كذلك الحرمان من النوم يسبب جنون الارتياب
    Ama şöhret kalıcı bir şeyler yapmak için şaşırtıcı fırsatlar yaratabilir. Open Subtitles لكن الشهرة تستطيع خلق فرص مذهلة لعمل أشياء تبقى إلى الأبد
    - Bu yeni bir güvenlik tehdidi demek. - Dünyadışında sorun yaratabilir. Open Subtitles هذا يمثّل تهديد إلى الأمن هذا يمكن أن يكون مشكلة خارج العالم
    Işık, karanlığı yok edemez! Sadece daha fazla ışık yaratabilir. Open Subtitles ولا يستطيع النور أنْ يمحق الظلام بل يخلق نوراً أكثر
    Küçük eylemler çok büyük fark yaratabilir. TED الأعمال البسيطة يمكن أن تخلق فرقا كبيرا.
    Deneyimin meyvesi güzelliktir ama sadece usta bir zanaatkar böylesine bir güzellik yaratabilir. Open Subtitles إن الجمال هو ثمرة الخبرة نعم، لا يصنع مثل هذه الأشياء الجميلة سوى معلم بارع
    Herkes kendi geleceğini olmasını istediği şekilde yaratabilir. Open Subtitles أى شخص يمكنه أن يصنع مستقبله بأي شكل يريده.
    Sen de, "O bir mikrop yaratabilir, biz de onu çalarız." demiştin. Open Subtitles واخبرت ابي العالم الاختصاصى في علم الفيروسات وانت تقول يمكنه ان يصنع الجرثومة ومن ثم نسرقها
    Hayatına yanlış biri girerse, bu hepimiz için sorun yaratabilir. Open Subtitles , لو أن الشخص الخاطئ وجد في حياتها . . هذا قد يسبب مشاكل لنا جميعاً
    Hayatına yanlış biri girerse, bu hepimiz için sorun yaratabilir. Open Subtitles , لو أن الشخص الخاطئ وجد في حياتها . . هذا قد يسبب مشاكل لنا جميعاً
    Şebekeyi kapatmak çözüm olabilir ancak ters etkiler de yaratabilir. Open Subtitles إغلاق الشبكة يمكن أن يكون الجواب لكن يمكن أن يسبب أثاراً سلبية
    Sadece bir dolarlık malzemeler ile bir şeyler yaratabilir miyim? TED ماذا لو كان علي خلق شئ بإستخدام معدات بقيمة 1 دولار فقط ؟
    Şimdi sorguladığımız şey şu: Yeni yaşamlar başlatabilir miyiz? Bu sayısal evrenden yeni bir yaşam yaratabilir miyiz? TED الآن ما نحاول السؤال عنه، هل يمكننا إعادة توليد الحياة، أو هل يمكننا خلق حياة جديدة، من هذا العالم الرقمي؟
    Basit, alana özel tasarımlar iyileştiren bir hastane yaratabilir. TED التصاميم البسيطة المرتبطة بمكان معين بحد ذاته يمكنها خلق مستشفى يعالج المرضى.
    Yani, sorun Lily. Dikkatimi dağıtıyordu. Dikkat dağılması işimde sorun yaratabilir. Open Subtitles إنها تشتت إنتباهي والتشتت لا يمكن أن يكون جزءاً من عملي
    İster inanın ister inanmayın, karaciğerdeki bir sorun, solunumda problem yaratabilir. Open Subtitles صدّقي أو لا تصدّقي، مشاكل التنفّس يمكن أن تسبّبها مشكلة بالكبد
    Tanrı yuvarlayamacağı bir kaya yaratabilir mi? Open Subtitles هل يمكن للرب أن يخلق حجراً أكبر مما يمكنه دحرجته؟
    İnanılmaz dünyalar, inanılmaz faaliyetler, seyirciyi sarsan şeyler yaratabilir. TED يمكنها أن تخلق عوالم لا تصدق، حركة لا تصدق، أشياء يراها الجمهور متنافرة.
    Ama bence, ben bu şekilde fark yaratabilir, statükoyu yıkabilirdim. TED و لكن في ذهني، كانت هذه هي طريقتي لإحداث فرق، لإرباك الوضع الراهن.
    Bu tedaviler bir gün tıpta devrim yaratabilir ve sonsuza kadar içinde yaşadığımız vücutları dönüştürebilir. TED يومًا ما قد تُحدث هذه العلاجات ثورةً في الطبّ وتغيّر، للأبد، الأجسام التي نحيا بها.
    Her kim ele geçirirse daha fazla Gölge Avcısı yaratabilir. Open Subtitles كل من يمتلكه يمكنه سيخلق المزيد من محاربي الظلال
    Efendi her zaman daha fazla Strigoi yaratabilir. Open Subtitles فالسيّدُ يمكنهُ تكوين المزيد من "الستريغوي" على الدوام
    Şunu söyleyeyim, yanlış ellerde büyük sıkıntı yaratabilir. Open Subtitles اقول لك, انها فى اليد الخطأ قد تتسبب فى مشاكل كبيرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more