"yarattığım" - Translation from Turkish to Arabic

    • صنعته
        
    • صنعتها
        
    • خلقته
        
    • خلقتها
        
    • خَلقتُ
        
    • سببته
        
    • أنشأته
        
    • صنعتهُ
        
    Sonra yarattığım bu şeyin sadece tatilde okumam için iyi senaryo bulmaktan çok daha kıymetli olduğunu fark ettim. TED ثم أدركت أن هذا الشيء الذي صنعته كان له قيمة أكثر بكثير من أن أجد نص سينمائي جيد لأقرأه خلال العطلات
    Kendini olduğun gibi kabul edebilsen yarattığım çocuk gibi, iyi biri olabilirsin. Open Subtitles إذاأستطعتتقبٌلذاتكمثلماتكُن, كالفتى الذى صنعته , ستكُن بخير
    28 milyon insan yarattığım bu şeyi izliyor. Open Subtitles 28 مليون شخص يشاهدون شيئاً انا صنعته
    Benim bir yanım daha var: Carrie Dragshaw, Instagram'da yarattığım bir karakter. TED ولكن هناك جانب آخر لي: كاري دراجشو الشخصية التي صنعتها في الانستجرام
    İsimsiz yarattığım bu listenin bana, kişisel mail adresimden birçok kez iletildiğini gördüm. TED ووجدت أن هذه القائمة التي صنعتها بشكل مجهول تم إرسالها لي عدة مرات في بريدي الإلكتروني الشخصي
    Tüm sanatımı yarattığım bu güvenli, çok güvenli yer, bir efsaneydi. TED هذا المكان الآمن جدا الذي خلقته في جميع رسوماتي الأخرى، كان خرافة.
    Belki de annem için yarattığım DAC, aslında benim istediğim ülkeydi. Open Subtitles ربما كانت الجمهورية التي خلقتها من أجل أمي هي ما كنت أتمناه فعلاً
    28 milyon insan yarattığım bu şeyi izliyor. Open Subtitles ثمانية وعشرون مليون شخص مُرَاقَبَة الشيءِ، خَلقتُ.
    Ben onlara bir çift aşırı gelişmiş iskele sıçanı dedim.... ..ve yarattığım duygusal yıpranma için 4.milyon dolar ödemek zorundayım. Open Subtitles ‫أطلق عليهم بأنهم فئران شوارع ‫والأن علي دفع 4 ملايين لهم بسبب الألم الذي سببته لهم ‫ليس عليك التكلم لهؤلاء يامونتي
    Kendi yarattığım hapishaneden beni kovabileceklerini sanıyorlar. Open Subtitles تمنعوني من دخول سجن قد أنشأته! كما لو أنه بوسعهم هذا!
    Covent Garden'ın sefil çamurundan... yarattığım bu şey için bayramlık tavrımı mı takınacağım yani? Open Subtitles هل علي أن أقلع عن تقاليد الأحد .... من أجل الشيء الذي صنعته ...
    28 milyon insan yarattığım bu şeyi izliyor. Open Subtitles 28 مليون شخص يشاهدون شيئاً انا صنعته
    Efendim, bu benim yarattığım robot değil. Open Subtitles سيدي، هذا ليس الروبوت الذي صنعته
    Şimdi de cadılar, zamanında benim yarattığım ve ceremesini çektikleri zorba hükümdarı öldürmemi umarak beni buralara kadar getirdiler. Open Subtitles "أعادتني الآن مكيدة تحيكها ساحرات، ويصادف أنّي يجب أن أدحر طاغية" "مصّاص دماء صنعته"
    - Medusa, Kripton gezegenini koruma amacıyla benim yarattığım, silah haline getirilmiş bir virüstür. Open Subtitles "مادوسا"، هو فيروس صنعته لغرض الدفاع عن كوكب "كريبتون"
    Hepsi öldü ve benim yarattığım zirai ilaçlar yüzünden zehirlendi. Open Subtitles ذهبوا كلهم؛ كلهم تسمموا من المبيدات التي صنعتها
    Kendi yarattığım dünyayı çok canlı bir şekilde görebiliyorum ve Cylon yansıtması da çok benzer bir his. Open Subtitles أننى أستطيع رؤية حقيقة واضحة قد صنعتها وخبرة تغيير السيلونز تبدو مُمَاثلة تماماً ؟
    Ve Tanrı dedi ki:'yarattığım adamı ve hayvanları yok edeceğim, çünkü onları yaptığıma pişman oldum.' Open Subtitles وقال الله: سوف أدمر الإنسان الذى خلقته لاننى ندمت على أننى خلقت الانسان والحيوان
    Sanırım burada yarattığım atmosferden kaynaklanıyor, öncelikle arkadaşım, sonra patronum... son olarak da eğlendiriciyim. Open Subtitles أظن الجو الذي خلقته هنا هو أنني صديق أولاً ثم مدير ثانياً و ربما مرفه عن الموظفين ثالثاً
    Belki de annem için yarattığım DAC, aslında benim istediğim ülkeydi. Open Subtitles ربما كانت الجمهورية التي خلقتها من أجل أمي هي ما كنت أتمناه فعلاً
    Birkaç gün önce yarattığım rahatsızlıktan ötürü özür dilerim. Open Subtitles أريد الأعتذار عن الأزعاج الذى سببته هنا منذ أيام قليلة
    Ait olduğunu bildiğin tek yere... dileğimle yarattığım diyara. Open Subtitles إلى المكان الوحيد الذي تنتمي إليه فعلاً... العودة للعالَم الذي أنشأته بأمنيتي سأعيدك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more