O gün, Dünyanın görebileceği en muhteşem katili yarattığımı farkettim. | Open Subtitles | على ذلك اليوم، أدركت بأنّني خلقت القاتل الأعظم العالم يعرف أبدا. |
Eminim bütün bu tiyatroyu benim yarattığımı herkesle kafa bulduğumu düşünüyorsundur, değil mi? | Open Subtitles | أنا متأكدة أنك تعتقد أنني خلقت كل هذه الدراما وأنني فقط أتلاعب بالجميع, صحيح؟ |
Onu öldürmeye çalışan metayı benim yarattığımı. | Open Subtitles | أن الفوقية تحاول قتل له هي واحدة بأنني خلقت. |
- Onu yarattığımı iddia etmemiştim. - Hayalindeki kız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | بالتأكيد، زعمت بأني إخترعتها - قلت أنها كانت فتاه أحلامك - |
- Onu yarattığımı iddia etmemiştim. - Hayalindeki kız olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | بالتأكيد، زعمت بأني إخترعتها - قلت أنها كانت فتاه أحلامك - |
Bu şansımı kendi yarattığımı öğrendiğim gün oldu. | Open Subtitles | هذا هو اليوم الذي تعلمت فيه أن الحظ هو ما يصنعك |
ve, bu şansımı kendi yarattığımı öğrendiğim gün oldu. | Open Subtitles | وهذا اليوم هو اليوم الذي تعلمت فيه أن الحظ يصنعك |
Ve geceleyin onu arama arzusuyla, ona e-posta atma arzusuyla, evine gitme arzusuyla savaştım ve kafamda ilişkimizi idealleştirdiğimi, aklımda gerçeğe benzemeyen bir fantazi yarattığımı biliyordum ama yine de arzu hâlâ oradaydı. | Open Subtitles | وفي الليل، قاومت رغبتي في الاتصال بها، لمراسلتها، وللذهاب إلى بيتها، ما كان يدور في بالي، هو أنني جعلت علاقتنا بأكملها على نحو مثالي، فقد خلقت هذا الخيال في عقلي |