| - İltifat olduğunu kim söyledi? - Pekala, durun artık. Cidden yardımın gerekiyor Carter. | Open Subtitles | حسنا توقفوا أنا فعلا بحاجة لمساعدتك ، كارتر |
| Sorular için vaktimiz olacak. Şimdi, yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | ليس هذا وقت طرح الأسئلة الآن , أنا بحاجة لمساعدتك |
| Bak dinle, yardımın gerekiyor. Benim için bu ibreyi hareket ettirmen gerekiyor. | Open Subtitles | حسناً، إستمع، أحتاج مساعدتك أحتاج منك جعل الإبرة هناك تتحرك |
| Geç saatte rahatsız ettiğim için üzgünüm ama yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | أعتذر أنى أزعجتك فى مثل هذة الساعة ولكننى أحتاج إلى مساعدتك |
| - Şu an bunun için zamanım yok. - yardımın gerekiyor Frank. | Open Subtitles | و لكن ليس لدي وقت لذلك الان أحتاج لمساعدتك يا فرانك |
| Dinle yardımın gerekiyor, Chuck. Yardım mı? | Open Subtitles | فهمت, يا رجل اسمع, نحن نحتاج مساعدتك, تشاك |
| Bak, bunu tekrar yapamam Nicole. Yapmayacağım. Ve yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | انظرى ، انا لا استطيع فعل ذلك ثانيه لا اريد ، و انا بحاجه لمساعدتك |
| Biz seninle konuşmak istiyoruz. yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | نريد التحدّث إليكَ فحسب نحن بحاجة لمساعدتك |
| Schmidt özürlerini sonraya sakla. Şimdi yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | شميت ، وفر اعذارك لانني بحاجة لمساعدتك الآن |
| - yardımın gerekiyor... kasabada Hal'den başka Noel... | Open Subtitles | أنا بحاجة لمساعدتك فكر000 هل هناك أي شخص آخر في بلدة |
| Benim dairemdeyiz. yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | نحن في شقتي، أنا بحاجة لمساعدتك |
| Nişanlım Norseman ile vuruldu ve hayatını kurtarmak için yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | خطيبتى سممت بالنورثمان والأن أحتاج مساعدتك لإنقاذ حياتها |
| Uyuyup kalmışım. yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | لقد إستغرقت فى النوم أحتاج مساعدتك. |
| yardımın gerekiyor. Kimlikler, ulaşım-- | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك أوراقإعتماديةعاجلة،وسائلنقل... |
| Lütfen beni buradan çıkar, yardımın gerekiyor, Riyaaz. | Open Subtitles | أخرجني من هناك أرجوك. أحتاج إلى مساعدتك يا رياض |
| Bu müthiş. Dinle, ahbap. yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | ذلك رائع، إنصت، أحتاج إلى مساعدتك. |
| Charles'ı, bu zavallıyı ameliyat etmesi için ikna etmemde yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | لهذا أحتاج لمساعدتك لإقناع زوجك ليقوم بالعملية لهذا الرجل المسكين |
| - Seni soymaya gelmedik. Bir sorunumuzla ilgili yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | لسنا هنا لسرقتك نحتاج مساعدتك في مشكلة |
| Şimdi yardımın gerekiyor. Seni CTU'ya götürmem lâzım. Haydi. | Open Subtitles | الان انا بحاجه لمساعدتك انا بحاجه ان اعيدك الى الوحده |
| yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | لماذا تخبريني بكل هذا؟ أريد مساعدتك |
| - Gitmeden önce... yapmam gereken son bir şey var, ve yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | -قبل أن تذهبوا هناك شئ آخر يجب أن أفعلة. وأنا بحاجة لمساعدتكم. |
| Kim olduklarını çözmekte yardımın gerekiyor böylece yeniden saldırmadan önce onları durdurabiliriz. | Open Subtitles | نحتاج لمساعدتك لنعرف ماهيتهم لنتمكّن من إيقافهم قبل الضرب مرّة أخرى |
| Buradayım çünkü yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | أنا هنا فقط لأنني بحاجة إلى مساعدتك |
| Robin, dinle. yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | يا (روبن) حسناً أنصتِ أحتاج مساعدتكِ |
| Evet çektin, çekmektesin de. Şu anda yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | نعم، فعلتِ ولا زلتِ والآن نحتاج مساعدتكِ |
| Dinle. yardımın gerekiyor. Şeytanların ortasında kaldım. | Open Subtitles | اسمع ، احتاج لبعض المساعدة يبدو أنني محاوط بالشياطين |
| Elbette diğerlerini toplamak için yardımın gerekiyor. | Open Subtitles | سأحتاج إلى مساعدتكم في تجنيد الآخرين بالطبع |