"yardım edecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • ستساعدني
        
    • سيساعدني
        
    • سيساعدنا
        
    • يساعدك
        
    • يساعد
        
    • لمساعدة
        
    • يساعدني
        
    • لمساعدتك
        
    • ستساعد
        
    • مساعدتنا
        
    • يساعدنا
        
    • ستساعدنا
        
    • لمساعدتي
        
    • ليساعدك
        
    • تساعد
        
    Ayağımı düze basmamda yardım edecek olan fahişenin izini bulmak birkaç ayımı aldı. Open Subtitles أخذت مني شهرين كاملين لتعقب التنورة التي كانت ستساعدني على النهوض مرة أخرى.
    Bu konuda bana yardım edecek tanıdığım bir sen varsın. Open Subtitles انت الشخص الوحيد الذي علمت انه سيساعدني في فعل هذا
    Bütün bu büyük zorlukları çözmemizde tam olarak bize kim yardım edecek? TED و من هو بالضبط الذي سيساعدنا في حل كل هذه التحديات الكبرى؟
    Pekâlâ Stewie, nasıl adam olacağın konusunda baban sana yardım edecek. Open Subtitles حسناً ستيوي .. أباك سـ يساعدك لـ تعلم كيف تكون رجلاً
    Eğer kişi ölümcül derecede hasta olarak bulunmuşsa elinden geldiğince hastaya yardım edecek şekilde her şeyi vermelidirler ama bu kanun değil. Open Subtitles إذا كان الفرد مريضاً مرضاً لا شفاء منه فعليه أن يأخذ أي شيء يشعره أنه قد يساعد و لكن هذا ليس القانون
    Ya burada onun gibilere iş işten geçmeden yardım edecek bir şeyler varsa? Open Subtitles ماذا لو كان لدينا شيء هنا لمساعدة الآخرين أمثاله قبل ان يفوت الآوان؟
    Ben... Ne yaptığımı bilmiyordum. Bana yardım edecek kimse yoktu. Open Subtitles ،لم أكن أعرف ما أفعله لم يكن هناك من يساعدني
    Orada öyle duracak mısın yoksa bana yardım edecek misin? Open Subtitles هل ستبقى واقفاً مكانك، أم ستساعدني بحمل هذه الصناديق؟
    Lydecker'dan önce Zack'e ulaşmalıyım. Bana yardım edecek misin etmeyecek misin? Open Subtitles يجب علي أن أجد زاك قبل أن يقوم لايدكر بفعل ذلك هل ستساعدني أم لا ؟
    Şimdi bana yardım edecek misin? Open Subtitles حسنا، أنني أسامحه إذا هل ستساعدني ام ماذا؟
    Hangi dahi bana Kötü Kalpli Cadı'yı öldürmemde yardım edecek? Open Subtitles الآن، أيّكما أيّها العبقريّان سيساعدني في التخلّص من الساحرة الشريرة؟
    Zach gösteride bana yardım edecek. Cihazı Zach'in nefes alışverişini izlemek için kullanacağız. TED سيساعدني زاك في هذا العرض، وسوف نستخدم الجهاز لمراقبة تنفس زاك.
    Bize yardım edecek ama bağlantıları sağlayana kadar beklememiz lazım. Open Subtitles سيساعدنا ، لكن علينا أن نستريح قليلاً حتى يجري اتصالاته
    yardım edecek. Ben olmasaydım ağzından tek bir nota bile çıkamazdı. Open Subtitles سيساعدنا لانه لم يكن ليغنى لو لم اكن انا من ساعده
    Bay Lawson, her şey yolunda. Size birazdan yardım edecek. Open Subtitles سيد لوسن إنه بخير.هو سوف يساعدك خلاال دقيقة
    Sonuç olarak insanlara yardım edecek bir şey yapmanın ne demek olduğunu biliyorum. Open Subtitles أعرف كيف تكون صناعة شيء مضر لأنه قد يساعد الناس في نهاية المطاف
    Ama bu hastaya yardım edecek en yakın AED (Otomatik Harici Defibrilatör) nerede olabilir? TED لكن حيث تكون أقرب جهاز إيقاف الرجفان لمساعدة هذا المريض؟
    Ona bakınca başka bir dünyaya kaçmama yardım edecek bir şey istiyorum. Open Subtitles عندما نظرت اليها اردت شيء من شأنه ان يساعدني للهرب لعالم اخر
    Sana yardım edecek yeni bir yazar bulduğunda, benimle aynı ölçülerde birini bulmaya çalış ki bunların kollarını kısaltmak zorunda kalmayasın. Open Subtitles عندما تحصل على كاتب جديد لمساعدتك ، حاولي العثور على واحد من مقاسي. بهذه الطريقة لن تضطري حتى لتقصير الأكمام.
    - Rusya saldırırsa, İsveç bize yardım edecek. Open Subtitles السويد ستساعد الولايات المتحدة إذا شنت هجمات على روسيا.
    Dünyada bize yardım edecek başka bir insan olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles أنا لا أعتقد هناك إنسان آخر في العالمِ يستطيع مساعدتنا.
    Kayıp mürettebatın kim olduğunu bulmamıza yardım edecek bir şey bulamadık. Open Subtitles لم نجد أي شيء قد .يساعدنا في تحديد هوية الطاقم المفقود
    Bahsettiğim şey, tıpkı bilardo topları ve hava tahminindeki gibi toplumla ilgili neler olup bittiğini anlamamıza yardım edecek denklemler yazılması. TED بل أقصد كتابة معادلات عن مجتمعنا ستساعدنا في فهم ما يجري حولنا بنفس أسلوب توقع كرات البلياردو أو التنبؤ بالطقس.
    Her şey o barakadaydı. Bana yardım edecek kimse kalmadı. Open Subtitles كلّ شيء كان في تلك السقيفة لم يتبقى أحد لمساعدتي
    Silahlar sürekli ateş edilmeden bu adamları tutuklamana yardım edecek biri. Open Subtitles شخص ما ليساعدك اعتقل هذا الرجل بدون ضرب نار علي الدوام.
    Amacım bizi kurtarmaya yardım edecek bu yaşamdan yeni teknolojiyi bulmak. TED هدفي هو إيجاد تكنولوجيا جديدة من هذه الحياة، تساعد على انقاذنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more