"yazık olur" - Translation from Turkish to Arabic

    • العار أن
        
    • سيكون مؤسف
        
    • سيكون من العار
        
    • المؤسف أن
        
    • تكون غير عادلا
        
    • ستكون خسارة
        
    • سيكون شيئاً مؤسفاً
        
    • سيكون مؤسفًا
        
    • مُؤسفًا لو
        
    • من المؤسف إن
        
    • العار إن
        
    • العار ان
        
    • العار لو
        
    • المؤسف إذا
        
    • سَيَكُونُ شيء مؤسفَ
        
    Çok iyi bir jimnastikçisin ve ölürsen çok yazık olur. Open Subtitles أنتِ لاعبة جمباز جيّدة جداً وسيكون من العار أن تموتي
    Sevginizi gösterin ama fazlasını yaparsanız bu arkadaşlar sizi dışarıya atar ve yazık olur. Open Subtitles لا أمانع ببعض المناوشات الشفوية ولكن إذا تطاولت، فأصدقائنا هنا ربمّا يُلقوك بالخارج، وهذا سيكون مؤسف.
    Evlenmeden önce dul kalırsa, çok yazık olur. Open Subtitles سيكون من العار إذا أصبحت أرملة قبل زواجها
    Çok küçük bir miktara mâl olur, bugüne kadar verilen emekleri hebâ etmek yazık olur. Open Subtitles التكلفة ستكون تافهة جداً سيكون من المؤسف أن نهدر كل العمل الذي تم القيام به
    - Çünkü değilsen, yazık olur. Open Subtitles لانك ان لم تكن مستعدا تكون غير عادلا
    Boktan bir işle konut gruplarında sıkışıp kalırlarsa yazık olur değil mi? Open Subtitles ستكون خسارة لو أصبحوا عالقين في مجموعات منزلية مع بضعة وظائف سيئة، صحيح؟
    Kaybolup giderse yazık olur. Open Subtitles سيكون شيئاً مؤسفاً لو فقدتهُ.
    Bileklerini kesmek için de kullanabilirsin. Acayip yazık olur ama anlarım. Open Subtitles بوسعك استخدامها للانتحار، وهو ما سيكون مؤسفًا جدًا.
    Haberin olsun. Öyle çürüyüp gitmesi çok yazık olur. Open Subtitles وأنا أقول لك أنه من العار أن يذهب هباءاً هكذا
    Takip bilekliğim davanı mahvederse çok yazık olur. Open Subtitles وسيكون من العار أن يقضي سوار تتبُعي على قضيتِك
    Plakalara çıkartma falan yapıştırmakla meşgulken mezun olamazsan yazık olur valla. Open Subtitles أعني ، سيكون من العار أن لا تـتخرجي لأنهُ كانَ عليكِ أن تـعـملـي كعاهـرهـ
    Eğer eve vardıklarında plan yapacak vakitleri kalırsa, yazık olur, evet. Open Subtitles إنه سيكون مؤسف إذا هم وصلوا إلى البيت مع الوقت للتخطيط , نعم
    Kardeşim Danny kamyonlardan biriyle kazara yanlış bir yola saparsa çok yazık olur. Open Subtitles سيكون مؤسف جداً لو أخذ أخي " داني " بالصدفة منعطف خاطئ بأحد الشاحنات
    Ortaklığımızda ani bir dönüş olursa çok yazık olur. Open Subtitles سيكون من العار إذا شراكتنا منعطفا مفاجئا.
    Ama benim için oldukça büyük bir önemi olan bu arkadaşlığı bitirmeye çalışmak gerçekten yazık olur. Open Subtitles ولكن من المؤسف أن تدعي هذا ينهيصداقة.. تعني الكثير لي ..
    Eğer ona sığamazsa yazık olur. Evet. Open Subtitles سيكون من المؤسف أن يقوم هي أو هو بتجنب خط الخريف.
    - Çünkü değilsen, yazık olur. Open Subtitles لانك ان لم تكن مستعدا تكون غير عادلا
    Güven bana. Çok yazık olur. Open Subtitles وصدقني تلك ستكون خسارة كبيرة
    Kaybolup giderse yazık olur. Open Subtitles سيكون شيئاً مؤسفاً لو فقدتهُ.
    Bileklerini kesmek için de kullanabilirsin. Acayip yazık olur ama anlarım. Open Subtitles بوسعك استخدامها للانتحار، وهو ما سيكون مؤسفًا جدًا.
    Umarım seninle bir bağlantısını bulmazlar. Sana kelepçe takmak çok yazık olur. Open Subtitles آمل ألا يتمكّنوا من تعقبها إليكِ، سيكون مُؤسفًا لو اضطررتُ لتقييدكِ بالأصفاد.
    İçinizden biri nikotin alacak diye önümüdeki cumartesiyi de burada geçirirseniz yazık olur. Open Subtitles سوفَ يكون من المؤسف إن كان علينا قضاء السبت المُقبل هنا بسبب تدخين أحدكم
    Senin hatan yüzünden başına korkunç bir şey gelirse çok yazık olur. Open Subtitles سيكون من العار إن حدث شيء مروع* *لها و هو يكون خطاك * أليس كذلك، (نيك)؟
    Uğruna bir hayat harcanmış bunca şeye yazık olur sonra! Open Subtitles انه من العار ان ترى شغل السنين يضيع هباءا
    Başına bir şey gelirse gerçekten yazık olur, değil mi? Open Subtitles سيكون من العار لو حدث لها شيء ، أليس كذلك ؟
    Başına bir şey gelmesi yazık olur. Open Subtitles سيكون من المؤسف إذا حدث لها شيئًا
    Yok olduğunu görmek yazık olur. Open Subtitles سَيَكُونُ شيء مؤسفَ لرُؤية هذا كُلّة يَذْهبُ مع الدخانِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more