Çocuğu bırak yoksa fidye mektubu yazmayacağım. | Open Subtitles | أترك الولد معيّ وإلا لن أكتب مذكرة الفديّة |
Size hiçbirşey söylemeyeceğim ve yazmayacağım, size hiçbirşey vermeyeceğim! | Open Subtitles | لن أقول شيئاً، لن أكتب شيئاً ولن أعطيك أي شيئ |
Tanrı'ya yemin ederim ki yazımda senin bir suikastçı olduğunu yazmayacağım. | Open Subtitles | أقسم بالله أني لن أكتب عن ذلك ، أنك كنت سفاحاً في صحيفتي |
Her neyse, sadece onlar hakkında yazmayacağım çünkü ölüm kapıma dayandı. | Open Subtitles | على أي حال، أنا لا أكتب لأحدثك عنهم ولكن لأن الموت على عتبة بابي |
Kurduğunuz bu tuzağı yazmayacağım. Ama yazabilirim de. Canım istediği zaman. | Open Subtitles | أنت محق، لن أكتب عن هذا الكمين لكن يمكنني ذلك في أي وقت أريد |
Tavsiyen için teşekkür ederim... ama "Okurun Denemeleri" için bir şey yazmayacağım. | Open Subtitles | ...انظر, شكراً على نصيحتك ولكننى لن أكتب أى شىء فى موضوع اختصارات الكتب |
Savoy için başka opera yazmayacağım. | Open Subtitles | بأن لا أكتب المزيد من الأوبرات للسافوي |
-Kızlar, ona not falan yazmayacağım. | Open Subtitles | - حتى طيف. الرجال، وأنا لا أكتب له مذكرة. |
Ben de bir iyilik yapıp hakkınızda söylenenleri yazmayacağım. | Open Subtitles | وسأقدّم لك خدمة، لن أكتب ما يقال عنك. |
Bu yüzden canavarlara çek yazmayacağım çok açık. | Open Subtitles | إذا نحن واضحون لا أكتب شيكات للوحوش |
* Çünkü bir aşk şarkısı yazmayacağım dedim sana * | Open Subtitles | * لأني قلت ذلك * * لن أكتب لك أغنية حب * |
* Bugün * * Bir aşk şarkısı yazmayacağım sana | Open Subtitles | * اليوم * * لن أكتب لك أغنية حب * |
* Bugün * * Bir aşk şarkısı yazmayacağım sana | Open Subtitles | * اليوم * * لن أكتب لك أغنية حب * |
Hayır, başka bir şey yazmadım ve yazmayacağım. | Open Subtitles | أنا لم أكتب أي أعمال أخرى" "ولن أفعل ذلك |
Dinle, hikâyeyi yazmayacağım. Hiçbir şey yazmayacağım. | Open Subtitles | انصت، لن أكتب القصة، لن أكتب أي شيء |
Röportaj yapmayacağım, kitap yazmayacağım. | Open Subtitles | لن أمنح أيّ مقابلات، ولن أكتب كتابًا |
Benoİt Notre Dame, künye numarası 1818. Uzun bir süre yazmayacağım. | Open Subtitles | بونوا نوغردام), رقم 1818) لن أكتب طويلاً |
Buraya Noel'i seven birisi diye yazmayacağım. | Open Subtitles | لن أكتب أنها تحب عيد الميلاد |
- Adrian, sana bir not yazmayacağım. | Open Subtitles | -ادريان) لن أكتب ملحوظة من أجلك) -ليس عليك كتابتها |
Coyle'u görmeye gitmeyeceğim. Mektup da yazmayacağım. | Open Subtitles | لن أذهب لزيارة (كويل) ولن أراسله حتى |
Ne bir şey gördüm ne de duydum, hiçbir şey yazmayacağım! | Open Subtitles | لم أرى شيئاً, لا أعلمُ شيئاً ولن أكتبَ شئ! |