"yemeği yeriz" - Translation from Turkish to Arabic

    • بعشاء
        
    • سنتناول
        
    • نأكل الطعام
        
    • يمكننا تناول
        
    • أن نتناول
        
    Casey ile bu konuda çalışırsınız, yarın gece de, annem ve babam ile güzel bir akşam yemeği yeriz. Open Subtitles تتدرب مع كيسي قليلاً وليلة الغد سنحظى بعشاء جميلاً مع امي وابي
    Bu hiç olmamış gibi güzel bir öğle yemeği yeriz. Open Subtitles و نحظى بعشاء جميل، كأن هذا لم يحدث أبداً
    Birlikte güzel bir akşam yemeği yeriz diye düşünmüştüm. Open Subtitles أظن أننا سنحظى بعشاء جميل مع بعضينا
    Eve döndüğümde, birlikte akşam yemeği yeriz. Open Subtitles ،عندما أصل إلى البيت سنتناول جميعاً العشاء معاً
    Belki daha sonra Çin yemeği yeriz. Open Subtitles و ربما سنتناول بعض الطعام الصينى
    - İkimiz de Çin yemeği yeriz. Open Subtitles كلانا نأكل الطعام الصيني
    Belki birlikte öğlen yemeği yeriz, veya telefonda konuşuruz. Open Subtitles ربما يمكننا تناول وجبة الغداء أو ربما نتحدث عبر الهاتف؟
    Öğle yemeğinde suşi ya da Hint yemeği yeriz diye düşündüm. Open Subtitles ما رأيك أن نتناول السوشي أو طعاماً هندّياً على الغداء؟
    Sıradan bir akşam yemeği yeriz, parti falan yapmayız sonra da sonuçlarına katlanmak suretiyle ona bir araba alırız. Open Subtitles بعشاء عائلي خفيف، لا حفلة رسمية ...ونرضىبالأمرالواقعوَ نشتري له سيارة...
    Ve daha sonra kendi dairemde küçük bir harika akşam yemeği yeriz. Open Subtitles ثم بعدها سنحظى بعشاء بسيط ساحر فى شقتى
    Belki gösteriden sonra geç bir akşam yemeği yeriz. Open Subtitles ربما نقوم بعشاء بعد العرض ؟
    Dairemde küçük ve harika bir akşam yemeği yeriz. Open Subtitles وسوف نحظى بعشاء ساحر فى شقتى
    - Belki bir akşam yemeği yeriz? Open Subtitles -ربما علينا أن نحظى بعشاء ؟
    - Sizi alırım ve birlikte akşam yemeği yeriz, o zaman sana daha fazlasını söylerim. Open Subtitles سأمر عليك ، سنتناول العشاء وعندها سأخبرك بالمزيد ، "جون".
    Pazar günü bize gelsene, akşam yemeği yeriz. Open Subtitles مر على منزلي يوم الأحد سنتناول الغداء
    Öğle yemeği yeriz, olur mu? Open Subtitles ثم سنعود للمنزل سنتناول الغداء اتفقنا؟
    Pazartesileri Tayland yemeği yeriz. Çarşambaları Çin yemeği. Open Subtitles يوم (الاثنين) نأكل الطعام التايلاندي الأربعاء) نأكل صيني)
    Peki. Belki birara öğle yemeği yeriz. Open Subtitles حسناً، ربما يمكننا تناول الغداء معاً في وقت ما.
    Birkaç şey alayım, öğle yemeği yeriz. Open Subtitles سأبتاع بعض الأشياء ثمّ يمكننا تناول الغداء.
    Şansımı deneyeceğim. Yakındaydım ve belki öğlen yemeği yeriz diye düşündüm. Open Subtitles سأقبل فُرّصي، حسناً لقد كنت بالجوار وفكرتُ ربما علينا أن نتناول الغذاء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more