"yemek pişirmeyi" - Translation from Turkish to Arabic

    • الطبخ
        
    • الطهي
        
    • تطبخ
        
    Yemek pişirmeyi bilmiyorsan neden bu kadar büyük bir yemek planladın? Open Subtitles لم خططتِ لهذا العشاء الكبير و أنتِ لا تعرفين الطبخ ؟
    Bunlar gibi bir sürü büyük kitabı kullanarak kendime Yemek pişirmeyi öğrettim. TED علمت نفسي الطبخ بواسطة بعض الكتب الكبيره كهذه
    Kahya çalışmaya gitti, sekreter ise tam bir fiyasko ve Yemek pişirmeyi bilmeyen ve benden nefret eden bir hizmetçi var. Open Subtitles مدبّرة منزلي ذهبت للحرب سكرتيري يعمل بكلّ القـارات وحصلت على إمرأة للتنظيف لا تستطيع الطبخ وأيضاً تكرهني
    Ama ev, Yemek pişirmeyi yeni nesile tekrar aktarmaya başlamalı. TED لكن تحتاج المنازل لبدء المرور على الطهي مجدداً، بالتأكيد.
    Dışarıda Yemek pişirmeyi gerçekten seviyor olmalı. Open Subtitles حتمًا ما تحب أن تطبخ بالخارج. -أوضعتِ نفسكِ بوقت آخـر؟
    Yemek pişirmeyi öğrenmek istiyorum, gülmeyi öğrenmek istiyorum ve biraz da dans etmek istiyorum. Open Subtitles أريد تعلم الطبخ أريد تعلم الضحك و أريد أن أرقص رقصاً نقرياً
    Yemek pişirmeyi, gülmeyi ve tap dansı yapmayı... öğrenmek istiyorum. Open Subtitles أريد تعلم الطبخ أريد تعلم الضحك و أريد أن أرقص رقصاً نقرياً
    Bana Yemek pişirmeyi öğretmek değilmiş derdi beni pişirmek istiyormuş. Open Subtitles ويبدو أنّه لم يكن يرغب في تعليمي الطبخ بل أراد طبخي
    Kardeşlerimle Yemek pişirmeyi çok severdim. Open Subtitles كنت أحب الطبخ مع شقيقاتي الرقصات الشعبية
    Müşteri dolu bir restoran için Yemek pişirmeyi bırakıp kendime sandalye çekip tavuğunun tadına bakayım. Open Subtitles دعينى أتوقف عن الطبخ لمطعم ملئ بالناس لأتمكن من أن اسحب كرسى واتناول دجاجتكِ
    1952 O'Keefe&Meritt marka fırınımız var, Yemek pişirmeyi seviyorsanız -- iyi bi fırın. TED هناك موقد أوكيفى & ميريت من عام 1952، لو كنت تحب الطبخ -- فانه موقد ممتاز.
    Ve Yemek pişirmeyi, temizlik yapmayı, kuyrukta beklemeyi, trafikte sıkışmayı bitirdiğim zamanlar, partnerim ve ben, bir araya geliyoruz ve çılgınca eğlenmeye karar veriyoruz. TED وبعد الإنتهاء من الطبخ والتنظيف والوقوف في الصفوف والوقوع في الزحام ، أنا وصديقي ، نجتمع ببعضنا ونقرر أننا نريد بعضاً من المتعة المجنونة والجامحة.
    Evet, Paris'teki Amerikalı kadınlara Yemek pişirmeyi öğreteceğiz. Open Subtitles أجل, سوف نعلّم الأمريكيون في "باريس" كيفية الطبخ.
    Sam Simon'ı, Yemek pişirmeyi ve siyak meyankökünü sever. Open Subtitles سام يحب سيمون، الطبخ و حلوى بلاك لكيروس
    İnsanlara Yemek pişirmeyi öğretebilirim. Open Subtitles يُمكنني تعليم الناس كيفية الطبخ
    Yemek pişirmeyi ve şarkı söylemeyi becerebilirim. * Yavaş, yavaş belirdi * Open Subtitles الطبخ و الغناء, هذه مهاراتي ♪ Fade in on a girl
    Umarım sorularıma aldırmıyorsun Eşimden ayrıldığım için Yemek pişirmeyi öğrenme zamanım geldi. Open Subtitles آمل ألا تمانعي الأسئلة بما أنني منفصل فقد حان الوقت لتعلم الطهي بنفسي
    Yoksa, bizim aileler kız doğduktan sonra Yemek pişirmeyi ve temizliği öğretir ev işlerini yaptırır 14 yaşına geldiğinde de kızı evlendirirler. Open Subtitles ،وإلا كان مصيركما الطبيعي ،وبلحظة الولادة علّماها الطهي والتنظيف فلتقوم بكل أعمال المنزل
    Ben genç bir gelindim. Yemek pişirmeyi öğreniyordum. Open Subtitles كنت عروس شابة و كنت أتعلم الطهي
    Oğlum tabii ki zayıflar. Yemek pişirmeyi bilen birine hiç benzemiyor. Open Subtitles -بالطبع يبدو نحيل فلا يبدو عليها انها تعرف كيف تطبخ
    Sağ ol, ben almayayım. Yemek pişirmeyi bilmiyorsun. Open Subtitles لا شكرا انت لا تستطيع ان تطبخ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more