"yeni doğan" - Translation from Turkish to Arabic

    • حديث الولادة
        
    • حديثي الولادة
        
    • حديثة الولادة
        
    • فلن يكون
        
    • المولودة حديثاً
        
    • مولود جديد
        
    • الجيل الجديد
        
    • الذين ولدوا قبل موعدهم
        
    • الوليد
        
    • المولود الجديد
        
    yeni doğan bir bebeğe operasyon yapmanın hiçbir avantajı yok. Open Subtitles لا فائدة ستُجنى من إجراء هكذا عــملـــية لطفــل حديث الولادة.
    Ve yeni doğan çocuğum ise beşiğinde ağlıyordu, gözyaşları yanağından akıyordu. TED وطفلي حديث الولادة في مهده، يبكي، والدموع تنهمر على وجهه.
    Bugün Central Park Hayvanat Bahçesindeyiz, her yaz duaların söylendiği, hayvanların ve yeni doğan çocukların kutsandığı yer. Open Subtitles اليوم نحن في حديقة حيوان منتزه وسط البلد و كما يقول العابد كل ربيع: بوركت الحيوانات و الأطفال حديثي الولادة
    Bir sene süren hamilelikten sonra dişiler doğum yapmak ve yeni doğan yavrularını emzirmek için buraya gelirler. Open Subtitles فبعد الحمل الذي يدوم عام كامل تأتي الإناث هنا للولادة وإرضاع الصغار حديثة الولادة
    Ve bu yüzden onun yeni doğan kızıyla birlikte güvenli bir yerde kaybolmasına yardımcı olmaya çalıştım. Open Subtitles ولذلك حاولت مُساعدتها لتختفي في مكان آمن برفقة طفلتها المولودة حديثاً
    Mali'de bir doğum ünitesinde olduğunuzu ve acil ilaca ihtiyacı olan yeni doğan bir bebeğe sahip olduğunuzu düşünün. TED تخيل أنك في جناح الأمومة في مالي، و لديك مولود جديد في حاجة لمساعدة طبية عاجلة.
    Senden sert bir yeni doğan olur. Open Subtitles ستصبحين أصغر وأقوى واحده بـ"الجيل الجديد".
    - yeni doğan hemşiresisin. Open Subtitles ـ أنتِ ممرضة للأطفال الذين ولدوا قبل موعدهم
    En soylu yanımı yeni doğan gezegende bırakmış gibi hissediyorum. Open Subtitles يبدو أنني تركت جزئي الأنْبل هناك . على ذلك الكوكب الوليد .
    Ve yeni doğan bebeğin de suçu yok. Open Subtitles وهو ليس حتى خطأ المولود الجديد
    Sıcak ortamlarda yaşayabiliyorum, yeni doğan örümcekler gibi. Open Subtitles أتواجد في الحرّ بشكل كبير، كعنكبوث حديث الولادة.
    Ve yeni doğan yavru da, sürünün su arayışındaki bu uzun yolculuğunda annesine ayak uydurmak zorunda. Open Subtitles والعجل حديث الولادة عليه ملازمة امه بينما يُواصل القطيع رحلته الطويلة سعياً وراء الماء.
    Ve yeni doğan yavru da, sürünün su arayışındaki bu uzun yolculuğunda annesine ayak uydurmak zorunda. Open Subtitles والعجل حديث الولادة عليه ملازمة امه بينما يُواصل القطيع رحلته الطويلة سعياً وراء الماء.
    yeni doğan yavrular, doğdukları gün ayağa kalkıp koşmalıdır. Open Subtitles علي الاَيائل حديثي الولادة أن تقف و تجري في يوم مولدها.
    Günlerini yeni doğan bebeklerle ilgilenerek lohusa annelere yardım ederek geçiriyordu. Open Subtitles .. قضت أيامها تعتني بالأطفال حديثي الولادة وتعتني بالأمهات حديثي العهد بالأمومة
    yeni doğan refleksi olduğunu gösteriyor. Open Subtitles ثِق بي لديه ردّة فعل الأطفال حديثي الولادة
    yeni doğan yavrular için, dünya tehlikeli bir yerdi. Open Subtitles بالنسبة لاشبال حديثة الولادة المكان كان خطر
    yeni doğan bir ruhun başka birinin ruhunu kabul etmesinin ne kadar zor olduğundan haberin var mı? Open Subtitles أي فكرة عمَّا يتطلّب الأمر لإقناع روحًا حديثة الولادة بتقبّل شخصٍ آخر؟
    yeni doğan güneşin yerçekimi etrafındaki maddeleri harekete geçirir. Open Subtitles خطورة الشمس حديثة الولادة تكمن حول حركتها
    yeni doğan kızını seviyor ve onu kamerasıyla filme alıyor. Open Subtitles عشق ابنته المولودة حديثاً وقام بتصويرها
    Bu yeni doğan ona hamile kalmış ve doğurmuş. Open Subtitles ...تم حملها وإنجابها بواسطة هذه المولودة حديثاً...
    Her yeni doğan bir kar tanesi gibi tektir. Biyoloji, soy ve gizemin eşsiz bir karışımı. TED كان كل مولود جديد مثل ندفة ثلج وحيدة، خليط لا مثيل له في علم الأحياء والأصل العرقي والغموض.
    Git yeni doğan olmanın vereceği neşeyle başkalarının kafasını ütüle. Open Subtitles اذهبي ضايقي شخص آخر بشأن بهجتكِ لتكوني "الجيل الجديد".
    Eşim yeni doğan servisinde çalışıyordu. Open Subtitles زوجتى كانت تعمل بقسم الأطفال الذين ولدوا قبل موعدهم
    Bir annenin yeni doğan bebeğine söylediği ilk sözler. Open Subtitles إطلاق صاروخ "ساتورن 5" كلمات الأم الأولى لطفلها الوليد
    Onu takip ettim. yeni doğan bebeği ormana götürdü. Open Subtitles لحقت به أخذ المولود الجديد إلى الغابة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more