"yerimize" - Translation from Turkish to Arabic

    • مكاننا
        
    • بدلا
        
    • نيابة
        
    • بالنيابة
        
    • نيابةً
        
    • مقاعدنا
        
    • وجهتنا
        
    Bizler gökyüzüne bakar ve yıldızlar arasında yerimize hayret ederdik. Open Subtitles إننا أعتدنا النظر إلى السماء ونندهش، عن مكاننا بين النجوم.
    Bizim yerimize başkasının karar vermesini istemediğim açık. Open Subtitles هل تريد أنتَ ذالك؟ لا نحن لانريد شخصاً آخر مكاننا
    fakat bizim yerimize Japonya ve Çine satacaklar çünkü bizim mısır üreticilerini korumak maksatlı gümrük duvarlarımız var ama japonya ve çin in yok.. TED ولكنهم سيبيعونه الى اليابان و الصين بدلا عن ذلك لان لدينا حواجز جمركية لحماية مزارعي الذرة لدينا، اما هم فلا
    Belki hırsını bizim yerimize o esrarengiz kızıldan çıkartır. Open Subtitles نعم ربما يحاول نقل إحباطاته إلى الخارج على ذلك الرأس الأحمر الغامض بدلا منا
    Tarrance bizim yerimize pazarlık yapacak. Open Subtitles تارنس لديه السلطة الكاملة للتفاوض نيابة عنا
    Biliyorum ki eğer sesimizi kaybedersek veya adımıza konuşanlarla uyuşmasak da yerimize konuşmalarına izin verirsek o zaman bu ülkenin... Open Subtitles أعلم أنه لو تركنا أصواتنا أو تركنا من يتكلمون بالنيابة عنا يساومون بأصواتنا
    O hayatımıza bizim yerimize karar veren bir makine. Open Subtitles إنها آلة تقرر حياتنا نيابةً عنا
    yerimize geçelim mi? Open Subtitles ايمكننا الذهاب الى مقاعدنا الان
    Beraber gitmeyi sevdiğimiz küçük, özel yerimize gidebiliriz. Open Subtitles يمكننا أن نذهب إلى مكاننا الصغير الذي نُحب لنذهب سويةً.
    Biz seni yerine gideriz, sen bizim yerimize gidersin. Open Subtitles نذهب إلى مكانك ، وأنت تذهب إلى مكاننا حالما نحصل على القرص المدمج
    Yirminci kattayız, görev yerimize dönüyoruz. Open Subtitles نحن في الطابق العشرين و متوجّهين إلى مكاننا.
    Bağırıp çağırıyorlar, ayaklarını yere vuruyorlar ama bir gün yerimize geçecek olsalar, omuzlarımızdaki yükü taşıyacak olsalar... Open Subtitles هم يصرخون ويصيحون ويرقصون بأقدامهم لكن لو تحتم عليهم قضاء يوم واحد مكاننا وتحمل الثقل الذي نحمله على كاهلنا
    Merak etme, gizli yerimize koydum. Open Subtitles ‫لا تقلق، إنه في مكاننا السري ‫اتصل بهم عندما تصل إلى العمل
    Gay korsanlar yerimize oturuyor. Open Subtitles صبية القراصنة الشواذ سيأخذون مكاننا
    Bunu yerine bizim yerimize bir kalabalığın önünde oynamayan ve hiç alkışlanmayan çocuklar oynayacak. Open Subtitles بدلا من ذلك سيلعب فتيان لم تعرفوهم من قبل ما فائدة اللعب امام الجمهور دون مشاركتهم
    Şimdi, bizim yerimize iki arkadaşın gitmiş olsaydı fotoğrafta onlar olacaktı. Open Subtitles الآن, اذا صديقتيك ظهرتا بدلا منا هم من كانوا سيظهرون في تلك الصورة
    Bizim yerimize, dokuz denizcinin hayatını kurtardım. Bu eylemi hesaplamalara dayandırdım. Open Subtitles أنقذت حياة تسعة بحارين بدلا منّا، دعمت ذلك التصرف بحسابات.
    Ne oldu, birisi bizim yerimize bizim işimizi yaptığını mı sanıyor? Open Subtitles ماذا, مثل الشخص الذى يعتقد أنه يقوم بعملنا نيابة عنا
    Beni tanıyorsun, değil mi? Ayrıca oyuncak topların nasıl buraya gelip bu işi bizim yerimize yapamıyor? Open Subtitles إنك تعرفني، ولمَ تعجز كرتاك عن النزول وفعل هذا نيابة عنا؟
    Böylece vakfın bizim yerimize yapmasını beklemeden gerekli kararları verebiliriz. Open Subtitles نستطيع البدأ باتخاذ هذه القرارات وحدنا أو ننتظر المؤسسة لتقوم بها بالنيابة عنّا.
    Şanslıysak Da Vinci, soruşturmamızı bizim yerimize tamamlayacak. Open Subtitles إن حالفنا الحظ، فـ(دافينشي) سيكمل التحقيقات نيابةً عنّا
    Bizim yerimize oturmuşsunuz. Open Subtitles انتم جالسون على مقاعدنا
    Varış yerimize yaklaştığımızda kozanın içerisinden otomatik iniş protokolünü duyabilirim. Open Subtitles سأكون قادرةً على سماع بروتوكول الهبوط الآلي من داخل الشرنقة حينما نقترب من وجهتنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more