| Sha're ile Skaara'nın yerini bilen tek kişi o. | Open Subtitles | أنسى مهمتنا الأن هو الوحيد الذى يعرف مكان "شارا " و " سكارا "ِ |
| Pekala. Farquaad denen adamın yerini bilen var mı? | Open Subtitles | حسناً، من يعرف مكان هذا الفاركواد؟ |
| Şu kahrolası elmasların yerini bilen sadece benim,... ..yani beni öldürürseniz elmasları bulamazsınız. | Open Subtitles | أنا الوغد الوحيد هنا الذي يعرف أين الماسات لذا إن قتلتني لن تجدهم |
| Bryan'ı aradık. Otelden ayrılmış. yerini bilen kimse yok. | Open Subtitles | لقد اتصلنا ببرايان وقالوا لنا بأنه غادر الفندق لكن لا أحد يعرف مكانه |
| O kapının yerini bilen tek kişi sensin. | Open Subtitles | -ثقى بى أنت الوحيدة التى تعرف مكان الفتحة سوف أجد روبن |
| Kızının yerini bilen başkası varken ne diye David'i bekleyesin? | Open Subtitles | لماذا ننتظر ديفيد بينما هناك أحداً آخر يعلم أين هي؟ |
| Eğer kız hala hayattaysa, yerini bilen tek kişi ölmüş olabilir. | Open Subtitles | إذا كانت هذه الفتاة لا تزال حيّة، فالشخص الوحيد الذي يعرف مكانها ربما يكون ميتاً |
| Kyle'ın yerini bilen tek kişi o. | Open Subtitles | انه الوحيد الذي يعرف مكان كايل |
| Bir kişiyi hallettin ama o da babanın yerini bilen tek kişiydi. | Open Subtitles | أنت فقط فقدت الشخص الذى يعرف مكان والدك |
| Joey ölü olduğuna göre, Tiffany Spears'ın yerini bilen tek kişi Tony. Ve eğer sana söylerse, kızın hayatını kurtarmış olursun. | Open Subtitles | بموت (جوي) ، فإن (توني) الوحيد الذي يعرف مكان (تيفاني سبيرز) وإن أخبركِ بهذا.. |
| - Kameranın yerini bilen biri. | Open Subtitles | شخص ما يعرف مكان الكاميرا |
| Olay yerini bilen tek kişinin her tarafı kumdur. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي يعرف أين مسرح الجرمية كان فمه مليئاً بالرمال |
| Belki de, onun yerini bilen tek kişi benim. | Open Subtitles | انا ربما الشخص الوحيد الذى يعرف أين يجدها |
| Eğer bu adamın yerini bilen varsa hemen şimdi bana söylese iyi eder. | Open Subtitles | إذا كان أحد يعرف أين هذا الرجل فسأحسن صنعا ً لمن يقول لي الآن |
| Yerinin meçhul kalmasının hepimizin iyiliği için en iyisi olduğunu sizin de... yerini bilen grupta olmanız şartıyla kabul etti. | Open Subtitles | ووافقت أنه أفضل لنا جميعاً أن يظل مكانه مجهولاً، شريطة أن تكون أنت بين المجلس الذي يعرف مكانه |
| yerini bilen tek sen değilsin. | Open Subtitles | أنت لست الوحيد الذي . يعرف مكانه |
| Bombanın yerini bilen de bir tek o var. | Open Subtitles | وهو الوحيدة التي تعرف مكان القنبلة |
| Evet, Solovar'ın yerini bilen tek kişi bendim. Tabii, evet. | Open Subtitles | هذا صحيح، كنت الوحيدة التي تعرف مكان (سولوفار) |
| İçinizden yerini bilen varsa bana söylemelisiniz, çünkü ona yardım edebilirim. | Open Subtitles | إن أحدا منكم يعلم أين الأب تومازينو عليكم إخبارى فأنا أعلم كيف أساعده. |
| Onu gören ya da yerini bilen varsa bizi arasın. | Open Subtitles | لو هناك أي أحد لديه أى فكرة،أو شاهده أو يعلم أين هو.. عليه أن يكلمنا |
| Annesi hala burada değil, ben de onun yerini bilen tek kişi olduğunu düşünüyordum. | Open Subtitles | والدتها ليست هنا بعد وأظن إنك الوحيد الذي يعرف مكانها |
| Onun işi kızımı bulmaktı, yerini bilen adamı vurmak değildi. | Open Subtitles | لا أن يقتل الرجل الذى يعرف مكانها... |
| yerini bilen sadece oydu. | Open Subtitles | هو كان الوحيدة الذى يعرف اين تم دفن الفتاة |
| Bombanın yerini bilen tek kişi o. | Open Subtitles | انها الشخص الاخير الذى يعلم مكان القنبلة |