"yeteneğin var" - Translation from Turkish to Arabic

    • لديك موهبة
        
    • لديكِ موهبة
        
    • لديك الموهبة
        
    • موهوبة
        
    • تملك موهبة
        
    • لديك قدرة
        
    • أنت موهوب
        
    • لديك القدرة
        
    • عِنْدَكَ موهبةُ
        
    • لديك مواهب
        
    • لديك هبة
        
    • موهبة حقيقية
        
    • لديك مهارات
        
    • لديك موهبه
        
    • تملك موهبه
        
    Bence farkında olmadığın bir vücut dili okuma yeteneğin var. Open Subtitles أعتقد بأن لديك موهبة لا شعورية في قراءة لغة الجسد
    - Doğal bir yeteneğin var ama çok sık duygularının kaçmasına izin veriyorsun. Open Subtitles لديك موهبة طبيعية ولكن في كثير من الأحيان أن تدع عواطفك تذهب معك
    yeteneğin var ve bunu takdir edecek insanlar da, ...peki seni bu kadar üzen kahrolasıca şey ne? Open Subtitles أنتِ لديكِ موهبة وهناك أناس يعترفون بذلك ما الذي يجعلكِ تقلقين اذاً ؟
    Çünkü iyi bir boksör olacak yeteneğin var. Open Subtitles لأن لديك الموهبة لتصبح ملاكم جيد
    Özel bir yeteneğin var, işte o yüzden iki değil, üç yeşili hak ettin. Open Subtitles أنت موهوبة ، ولهذا ستحصلين على ثلاث ورقات بدلاً من ورقتين
    Bariz olanı söylemek gibi hiç şaşmayan ama yorucu bir yeteneğin var. Open Subtitles تملك موهبة مضجرة لا تخطيء لتقول ما هو معروف، ..على
    İnsanın bütün hayatını bir cümlede özetleme konusunda inanılmaz bir yeteneğin var. Open Subtitles أتعلم , أن لديك قدرة خارقة في تلخيص حياة كاملة لرجل ما في جملة واحدة
    Pek çok alanda nadir rastlanan bir yeteneğin var ama ayak oyunları bunlardan biri değil. Open Subtitles أنت موهوب بشكل نادر في عدة أشياء لكن سياسة المكتب ليست إحداها
    Şimdi..doğru adamı seçmen için yeteneğin var mı? Open Subtitles الآن.. هل لديك القدرة لاختيار الرجل المناسب؟
    Bir yeteneğin var su götürmez bir yetenek ve bunu kullanmak senin görevin. Open Subtitles لديك موهبة موهبة أكيدة وواجب عليك لاستخدامها.
    Jeff, ender ve çok iyi bir yeteneğin var. Şehrin bu gece sana ihtiyacı var. Ve Roy? Open Subtitles جيف، لديك موهبة نادرة ورائعة المدينة تحتاجك الليلة
    Hayatta dikkate değer şeyler yapmanı sağlayacak bir yeteneğin var. Open Subtitles لديك موهبة يجب أن تسمح لك بأن تقوم بأشياء مهمة في الحياة
    Mike Winchell... topu Boobie Miles'a atma konusunda doğal bir yeteneğin var. Open Subtitles مايك وينشل، لديك موهبة طبيعية .. لرمي الكرة لبوبي مايلز
    Sende acemi yeteneğin var ve bu da bölgesel şampiyonaya yetmez. Open Subtitles لديكِ موهبة لا بأس بها. لكن هذا غير كافي للدخول في البطولة المحلية.
    Yalan söylemek için doğuştan yeteneğin var ama altından kalkmak için yeterli zekaya sahip değilsin. Open Subtitles لديكِ موهبة فطريّة في الكذب لكن ليس ما يكفي من الذكاء لإدراك الأمر
    yeteneğin var. Gidip büyükanneni arayacağım. Open Subtitles لديك الموهبة سوف اذهب لأتكلم مع جدتي
    Hızlı ve güçlüsün. yeteneğin var. Open Subtitles لديك السرعة، والقوّة، أنت موهوبة.
    Kesinlikle doğal bir yeteneğin var. Open Subtitles أنت قطعاً تملك موهبة فطرية عظيمة.
    Aşağılamayı iltifat gibi gösteren mükemmel bir yeteneğin var. Open Subtitles أتعرفين، لديك قدرة فريدة في جعل المجاملة تبدو مهينة ومن قال إنها مجاملة؟
    Eddie, sana bunu yapmasına izin veremezsin. Tanrı vergisi yeteneğin var. Open Subtitles لا تسمح لها بفعل هذا بك أنت موهوب
    Senin her şeyin zayıf noktasını görme yeteneğin var. Open Subtitles لديك القدرة على معرفة نقطة الضعف لأي جسم
    İtiraf etmeliyim. Fotoğraf için yeteneğin var. Open Subtitles الصدق، عِنْدَكَ موهبةُ للتصوير الفوتوغرافي.
    Hayal bile etmediğin bir yeteneğin var. Rahat ol. İçgüdülerin ve eğitimin üstesinden gelecektir. Open Subtitles لديك مواهب لم تحلم بها يا بني فقط اهدأ غرائزك وتدريباتك ستتولى الزمام
    Güzelliğinle her şeyi başarıyorsun. Doğuştan bir yeteneğin var. Open Subtitles حسنٌ، لقد فاوضتيه بشكل جميل لديك هبة الخداع
    Çabucak yakalıyabilirsin ve cadılığa karşı yeteneğin var. Open Subtitles تلتقطين المعلومة بسرعة و أنت تمتلكين موهبة حقيقية
    Hız ve çeviklik konusunda üstün bir yeteneğin var. Open Subtitles لديك مهارات واضحة فضلاً عن السرعة وخفة الحركة.
    Kargaşa için gerçekten de yeteneğin var. Open Subtitles لديك موهبه قويه في جعلهم مضطربين
    Biliyor musun, iş politikaya gelince, doğal bir yeteneğin var. Open Subtitles أنك تملك موهبه طبيعيه وجهة نظر سياسية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more