| İkimizde senin için yeterince akıllı olmadığımı biliyoruz ve bu yüzden benimle çıkmıyorsun. | Open Subtitles | كلينا نعلم أنني لست ذكياً بما يكفي لأجلك ولهذا لن تقومي بمواعدتي |
| Akıllısın ama kusura bakma, yeterince akıllı değilsin. | Open Subtitles | ,أنتذكيولكن... آسف, لست ذكياً بما يكفي. |
| Akıllısın ama kusura bakma, yeterince akıllı değilsin. | Open Subtitles | أنت ذكي ولكن... آسف، ليس ذكياً بما يكفي |
| Sizin için yeterince akıllı değilim. Erkekler daha iyi kitaplar okurlar. | Open Subtitles | لست ذكية بما يكفي الرجال يقرأون كتباً أفضل |
| Evet, bir kadın yeterince akıllı olduğundan fırtına geçtiğinde sabaha kadar beklemek . | Open Subtitles | نعم، لأن المرأة ذكية كفاية للإنتظار حتى الصباح عندما تذهب العاصفة. |
| Senin için yeterince akıllı değil. | Open Subtitles | ليس ذكياً بما يكفي بالنسبة لك |
| Nihayetinde, eğer yaşam yeterince akıllı olursa nesneleri dışarıya gönderebilir yaklaşan göktaşlarını saptırabilir ya da onları yok edebilir. | Open Subtitles | لوصارت الحياة في النهاية ذكية بما يكفي يمكنها إرسال الجسيمات لتعمل على انحراف أو تحطيم الكويكبات المهدّدة |
| yeterince akıllı olmadığımı bilecek kadar akıllıyım. | Open Subtitles | انا ذكية كفاية لأعرف اني لست ذكية كفاية |
| - yeterince akıllı değilim. | Open Subtitles | أن لست ذكية كفاية |
| yeterince akıllı değilim. | Open Subtitles | لست ذكية كفاية لهذا الأمر |