"yeterli bir sebep" - Translation from Turkish to Arabic

• سبب للرفض
• سببا كافيا
• سبباً كافياً
• سببٌ كافٍ
• هذا سبب كافي

Tekrar söylüyorum, hayır demen için yeterli bir sebep değil.
أيضا ليس سبب للرفض

Hayır demen için yeterli bir sebep değil.
ليس سبب للرفض

Mesafeli olman için o bile yeterli bir sebep olmalı.
وهذا وحده يجب أن يكون سببا كافيا لك للبقاء بعيدا

Bilmem, sence 300 yıldır soykırıma uğramaları yeterli bir sebep değil mi?
حسنا،أنا لا أعلم ربما 300 عام من الإبادة الجماعية هذا ليس سببا كافيا لك يا بطل؟

Evet ama bu yeterli bir sebep değil.
نعم، لكن ليس ذلك سبباً كافياً للقيام بذلك

Ve bir milyonun %10 u mekanı dağıtmak için yeterli bir sebep olur.
و 10 ? من مليون سيكون سبباً كافياً لتمزيق المكان

Latif'in orada ve VX le dolu olma ihtimali bile işe başlamak için yeterli bir sebep.
حتى فرصة ان لطيف في تلك البناية وبحوزتهِ السلاح الكيميائي هي سببٌ كافٍ للهجوم

Leonard Bailey'e sırtımızı dönmemiz için yeterli bir sebep değil.
إن هذا ليسَ سببٌ كافٍ لكي نسحب .(على (ليونارد بايلي

Bu yeterli bir sebep değil mi?
أليس هذا سبب كافي ؟

Bu cümleyi nerede kursan o esnada bir ilişkiye başlamamak için yeterli bir sebep olur.
هل يمكن وقف هذه الجملة أي مكان على طول الطريق ويكون سببا كافيا لا يجب أن يكون في هذه العلاقة.

Bu yüzden ölmedi o. Bu yeterli bir sebep değildi.
هذا ليس سبب وفاتها هذا ليس سببا كافيا

Ama eğer bu ayrılman için yeterli bir sebep değilse, benim de kalmak için bir sebebim yok demektir.
وإذا لم يكن هذا سبباً كافياً لترحلي عن هذا المكان فليس هناك ما أظل هنا من أجله

Gitmesine müsaade etmek için yeterli bir sebep değil mi?
أليس هذا سبباً كافياً لتتركها في حال سبيلها؟

Bu yardım etmek için yeterli bir sebep değil mi?
أليس هذا سبباً كافياً للمساعدة؟

Nia'yı üzerine salmak için yeterli bir sebep.
هذا سبب كافي لأثارة غضب ( نيا) عليه

Bu yeterli bir sebep.
هذا سبب كافي