Kimse bir yetime çok soru sormaz çünkü umursamaz. | Open Subtitles | لا أحد يسأل اليتيم أسئلة كثيرة لأنه لا أحد يهتم |
Sekiz, hiçbir yetime ve zayıfa zorbalık etmeyin! | Open Subtitles | ثمانية، لا تُرهب اليتيم والضعيف. |
Bu yetime iyilik yaptığımı sanıyordum. | Open Subtitles | أفكر بمساعدة هذا اليتيم |
Yine de komuta yetkisini kim olduğunu bilmediğimiz bir yetime veremezsiniz. | Open Subtitles | لكن حينها لا يمكنك أن تضع ثقتك في يتيم مجهول الأصل |
Prens ve onun krallığı, zavallı bir yetime gösterdiği iyi niyet sayesinde tarifsiz bir biçimde zenginleşmişti. | Open Subtitles | إغتنى الأمير و مملكته بدرجة كبيرة بسبب لطف معاملة يتيم مسكين |
Her eyalete şifa evleri kurulacak. Ailesini öldürdüğün her yetime bir ev sağlanacak. | Open Subtitles | و سيكون هناك أماكن لمداواة المرضى بكل مُقاطعة و مأوى لكل طفل يتيم قُتل والديه بحربُكَ. |
Yetimhanede büyümüş bir yetime göre gerçekten elimden gelen en iyi şekilde yaşamaya çalıştım. | Open Subtitles | كافحت بجد كي لا أكون وصمة عار لكوني يتيم. |
Prens ve onun krallığı, zavallı bir yetime gösterdiği iyi niyet sayesinde tarifsiz bir biçimde zenginleşmişti. | Open Subtitles | الأمير ومملكته إنتفعا بشكل لا يقاس نتيجة لعطفهم على يتيم فقير |
Nora'yla ciddi bir ilişkiye girersem Rahibe Teresa'nın tüm ilgisini tek bir seksi yetime vermesi gibi olur. | Open Subtitles | لو وقعت بحب (نورا) سيكونالأمر.. وكأن الأم (تريسا) ركزت اهتمامها كله على يتيم جميل واحد |
"Bir yetime bakan birinin yeri cennettir." | Open Subtitles | من يكفل يتيم" " يدخل الجنة |