| Zangoç olarak, karar vermeye yetkim var ve siz de buna uymak zorundasınız. | Open Subtitles | كأمر مقدس ، انا لدي السلطة لإقرر وانتم جميعاً عليكم ان تقبلوا قراري |
| Çin yasası altında, kıta karargahları için buraya el koyma yetkim var. | Open Subtitles | إن لدي السلطة بحكم القانون الصيني لتحويله إلى مقر قيادة للكتبيبة |
| Seni görevden alabilirim buna yetkim var ama.. | Open Subtitles | يمكن أن أريك أنا مخول أن أفعل ذلك |
| Beni kovma yetkin yok. Ama seni kendi vakamdan uzaklaştırma yetkim var. | Open Subtitles | ليس لديك السلطة لتطردني - لكن لديّ السلطة لأطردك من حالتي - |
| - Üzgünüm, Sayın Yargıç. İhtiyaç hâlinde mahkemeyi geç kapatmaya yetkim var. | Open Subtitles | لديّ السُلطة بأن ابقي ،المحاكمة تستمرّ لوقتٍ متأخر .لو |
| Bu yüksek öncelikli bir durum. Tam Ulusal Güvenlik yetkim var. | Open Subtitles | هذا موقف ذو أولوية قصوى أنا لديّ تفويض كامل من وكالة الأمن القومي |
| Güven bana, yetkim var. | Open Subtitles | لذا ، ثق بي ، لديّ سلطة عليكَ. |
| Selam, ben yürüyebilen bir trafik yardımcısıyım, ve hepinizin üzerinde yetkim var. | Open Subtitles | اهلا , انا حارس مقاطعة يستطيع المشي اذا لدي سلطة عليكم جميعا. |
| Onu tutuklama yetkim var. | Open Subtitles | أين جوي تورنر؟ لدي مذكرة لتوقيفها |
| Hayır, ama gönüllü olarak eşlik etmezseniz, sizi buna zorlamaya yetkim var. | Open Subtitles | لا,و لكنني مُصرح ليّ بإجبارك إن لم تتعاون معنا إرادياً. |
| Biliyor musun, kardeşi ve muhasebecisi olarak, ...onun adına teşekkürleri kabul etmek için yasal yetkim var. | Open Subtitles | اهاه,حسنا أتعلمين بما أنني أخوه و محاسبه لدي السلطة الرسمية لقبول شكرك نيابة عنه |
| Yeşil kartları olmadığından işletmenizi kapatmak için yetkim var. | Open Subtitles | ليس لديهم بطاقاتهم إذن لدي السلطة لأغلق مزرعتك |
| Sen ve küçük hayvanın affını verme yetkim var. | Open Subtitles | لدي السلطة الكاملة لكي أعطي العفو، لك .. وهذا التافه. |
| Sulh Hakimi olarak, bölgeye bir polis memuru atama yetkim var. | Open Subtitles | كقاضي، أنا مخول بتعيين شرطي للمنطقة |
| Bay Nayir'i sorgulama yetkim var. | Open Subtitles | انا مخول لاستجواب سيد ريز |
| Onlarla konuşacağım. - Vurmaya yetkim var. | Open Subtitles | لديّ السلطة بأن أطلق النار عليكِ. |
| Yanıt vermen için seni taşın altında bırakma yetkim var. | Open Subtitles | لديّ السلطة لأخبرك على الإجابة |
| - Üzgünüm, Sayın Yargıç. İhtiyaç hâlinde mahkemeyi geç kapatmaya yetkim var. | Open Subtitles | لديّ السُلطة بأن ابقي ،المحاكمة تستمرّ لوقتٍ متأخر .لو |
| - John Bosley'yi tutuklamak için yetkim var. | Open Subtitles | لديّ تفويض بإعتقال (جون بوسلي) |
| - Savaş alanında Amerikan vatandaşını öldürmeye yetkim var seni orospu çocuğu. | Open Subtitles | - لديّ سلطة لقتل مواطنين أمريكيين في أرض المعركة أيها الوغد |
| Yasal yetkim var. Şu anda devam eden bir soruşturmayı bölüyorsunuz. | Open Subtitles | لدي سلطة قانونية ، أنت تتدخّل في تحقيق جاري |
| Turner, seni yakalama yetkim var bebeğim. | Open Subtitles | سيدة (تيرنير), لدي مذكرة لاعتقالك |
| Hayır, ama gönüllü olarak eşlik etmezseniz, sizi buna zorlamaya yetkim var. | Open Subtitles | لا,و لكنني مُصرح ليّ بإجبارك إن لم تتعاون معنا إرادياً. |
| Bu şirketin açıkta tuttuğu bir çok hesaba ulaşma yetkim var. | Open Subtitles | اسمع, لدي إمكانية وصول لعدة حسابات للشركة خارج الحدود |
| Adım Nellist. Roger Nellist. DJ'lik yetkim var. | Open Subtitles | (اسمي ( نيلست ) (روجر نيلست لدي ترخيص في تشغيل الاسطوانات |