"yetkisine" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصلاحية
        
    • تفويض
        
    • مصرح
        
    • صلاحيات
        
    • صلاحية
        
    • السلطه
        
    • حقك أيها القائد
        
    Şapkanı giymeden, bu sınavın devam edip edemeyeceğine karar verme yetkisine sahip değilim. Open Subtitles لا أملك الصلاحية لأقرر إذا ما كان .. الاختبار سيكمل من غير ارتدائك لقبعتك
    Onu alın. Ne gerekiyorsa, yapma yetkisine sahipsiniz. Open Subtitles يمكنك الوصول إليه .. لديك الصلاحية بإستعمال أي قوة مطلوبة
    Ustamın merhamet için yakarma yetkisine sahibim. Open Subtitles لديّ تفويض من سيّدي لطلب العفو.
    Sadece yerinizin Fransız uyruklu biri tarafından bildirildiğini söyleme yetkisine sahibim. Open Subtitles كل ما هو مصرح لي أن موقعكم جاء من مواطن فرنسي
    Yaşam ve ölüm meselelerinde takdir yetkisine sahipsin. Open Subtitles فيما يتعلق بمسائل الحياة والموت لديك صلاحيات تقديرية
    Bayim, kiracilar hakkinda bilgi verme yetkisine sahip degilim. Open Subtitles سيدي، ليست لدي صلاحية لأعطيك أية معلومات عن القاطنين لدينا
    Dick bana bunu yapma, hâlâ uyuyamadım, yorgunum ayrıca zamanı uzatma yetkisine sahip değilsin. Open Subtitles ديك لا تفعل هذا بى , انا مرهق و لم انم منذ ان جئت و أيضا انت عندك السلطه ان تغير الخطه
    Bunu yapma yetkisine sahipsiniz. Open Subtitles هذا بالطبع من حقك أيها القائد
    Bu yargı yetkisine ilişkin dava özetini geri çekmemiz gerektiğini kim düşünüyor? Open Subtitles من يرى أن علينا التراجع عن عريضة الصلاحية القضائية؟
    Bu dosyaya erişim yetkisine sahip olduğunu farz ediyorum. Open Subtitles وهل أفترض أن لديك الصلاحية لدخول هذا الملف؟
    Yargı yetkisine ilişkin dava özeti, sanki iki numaralı dava özeti ile aynı gibi görünüyor. Open Subtitles عريضة الصلاحية القضائية ...تبدو كأنها إنها تشبه العريضة رقم 2 كثيرًا
    Saray Hekimi Wang Pu'nun, Majesteleri'nden merhamet dileme yetkisine sahibim! Open Subtitles لديّ تفويض من الطبيب الإمبراطوري (وانغ بو)، لطلب الصفح من جلالتها!
    Bu kez tahliye dışında ek bir ekip... ya da hava desteği yollama yetkisine sahip değilim. Open Subtitles - في هذا الوقت، أليسلدياي تفويض... للفريق إضافي أو دعم جوي دون تأكيد، باستثناء استخرجكم.
    Lord Farquaad'ın emriyle, ikinizi de tutuklama ve yeniden yerleştirme tesisine götürme yetkisine sahibim. Open Subtitles حسب أمر اللورد فاركواد مصرح لي أن أقبض عليكما وأنقلكما إلى مستقر جديد
    Molly, sistemi denemek için danışman çağırma yetkisine sahip. Open Subtitles مولى,مصرح لها بأن تستأجر أى مستشارين لإختبار نظام الأمن
    Ancak adanın valisi olarak takdir yetkisine sahibim. Open Subtitles لكن كحاكمة للجزيرة أملك صلاحيات تقديرية
    Özellikle, tahtın yetkisine yönelik Kralın imtiyazlarına karışıyor. Open Subtitles وعلى وجه الخصوص، صلاحيات (الملك) التى تتعلق بالخلافة على العرش.
    Ezequiel, Aline'nin Konsey'in yetkisine sahip olduğunu unutma. Open Subtitles إيزيكييل ، لا تنس أن ألين تملك صلاحية المجلس
    Operasyon yetkisine sahip ve mahkûm sevkinden haberi olan kişiler. Open Subtitles -108إسم ؟ كل شخص لديه صلاحية عمليات وكان يعرف بخصوص نقل السجين
    Yargılama yetkisine katıldılar. Open Subtitles لقد وافقو على تسليم السلطه القضائيه
    Sana Y-Yedi Yönetici yetkisine dayanarak emir veriyorum. Open Subtitles آمرك بحسب نطاق السلطه التنفذيه للقطاع 7
    Bunu yapma yetkisine sahipsiniz. Open Subtitles هذا بالطبع من حقك أيها القائد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more