"yollayacağını" - Translation from Turkish to Arabic

    • سترسل
        
    • سيرسل
        
    • يرسلهم
        
    Ben de yağmurun yağması gibi bir işaret yollayacağını düşündüm. Open Subtitles اعتقدت أنها سترسل إشارة عبر وابل من المطر
    Sadece yeni sonları yollayacağını söylemeye devam ediyorsun, ama... Open Subtitles تواصل القول بأنك سترسل . . النهاية الجديدة لكن
    Ona plajdan kart yollayacağını söyledin. Open Subtitles قلت انك سترسل بطاقة بريدية بصورة شاطئ.
    Ama bize endişelenmememiz gerektiğini çünkü Eğitim Kurulu'nun evimize bir öğretmen yollayacağını söyledi. TED ولكنه أخبرني ألا أقلق، لأن مجلس التعليم سيرسل معلّمًا إلى منزلي.
    Bu gece mesaj yollayacağını sanmam. Çok meşgul olmalı. Open Subtitles لا أعتقد انه سيرسل لنا أى شئ الليلة , كونه مشغول
    O defterin sende olduğunu öğrenince Vaughn'un kaç adam yollayacağını biliyorsun. Open Subtitles أتعلم كم من الرجال قد يرسلهم إليك فون إذا علم أنك حصلت على ذلك؟
    Henry'ye takip edildiğini ve ona bir dosya yollayacağını söylemiş. Open Subtitles "اجل ، "بيثاني" ، اخبرت "هنري انها كانت ملاحقة وانها كانت سترسل لهُ ملفاً عبر البريد الإلكتروني
    Tüm sonuçları bize, Cam'in yollayacağını sanıyordum. Open Subtitles -ظننتُ أنّ (كام) من كانت سترسل إلينا كلّ النتائج -أنا رجل ناضج.
    Angela daha fazla yollayacağını söyledi ama ama dosyaların çoğu şifreli ya da yangından hasar görmüş. Open Subtitles قالت (أنجيلا) أنّها سترسل لك المزيد لكن الكثير من الملفات إما مُشفرة أو متضررة بسبب الحريق.
    Reven Wright, Ana Adalet'in bir saldırı köpeği yollayacağını söylemişti. Open Subtitles وزارة العدل سترسل هجوم الكلب
    Baskına bizden birini de yollayacağını biliyor olmalı. Open Subtitles المسوخ) لابد أنه عرف أنك سترسل بعضنا في الغارة
    Kasabadaki arabalarla başlayıp bulacağı bilgileri bana yollayacağını söyledi. Open Subtitles إلى مصدري وطلبت منه البحث بين جميع سيارات الولاية قال أنه سيرسل لي فاكساً بأي معلومات ترده
    Yarın beton dökme arabası bulabilirse ve hava çok soğuk olmazsa arka tarafa beton dökmesi için birini yollayacağını söyledi. Open Subtitles يقول إنه سيرسل شخصاً للقيام بطلاء الجزء الخلفي إذا وجد سيارة في موقع البناء ولم يكن الجو بارداً سيأتي..
    Roger, ben polis müdürünü aradım. O da en iyi adamını yollayacağını söyledi. Open Subtitles " روجر " لقد اتصلت بمأمور الشرطة وقال أنه سيرسل أفضل رجاله
    Elbette ilk başta onlara inanmadım, ama bana kanıt yollayacağını söyledi. Open Subtitles {\pos(190,230)}،بالطبع لم أصدقهم بالبدء لكنه قال إنه سيرسل لي دليلًا.
    O defterin sende olduğunu öğrenince Vaughn'un kaç adam yollayacağını biliyorsun. Open Subtitles أتعلم كم من الرجال قد يرسلهم إليك فون إذا علم أنك حصلت على ذلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more