"yolunu bulmalısın" - Translation from Turkish to Arabic

    • تجد طريقة
        
    • تجدي طريقة
        
    • وجود طريقة لتحريري
        
    • عليك إيجاد طريقة
        
    • تجد حلاً
        
    Bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles أعرف ذلك، لكن يجب أن تجد طريقة لتنجح بذلك
    Cidden, sürekli Beebee'yi aramadan yaşamanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles بجد حاول أن تجد طريقة لتعيش فيها بدون أن تتكلم مع بيبي
    Sadece amcanın güvenini kazanmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles اسمع, عليك فقط أن تجد طريقة لكسب ثقة عمك.
    Yani, ona burada ve hemen yardım etmenin bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles لذا عليكِ أن تجدي طريقة لمساعدته هنا و في الحال
    Beni bu duvardan çıkarmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles لا بد من وجود طريقة لتحريري من هذا الجدار
    Onu hayatından atmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles .عليك إيجاد طريقة لإبعاده عن حياتك
    Bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles ولايمكننا أن نتأخر على حفل التخرج عليكَ أن تجد حلاً
    Eğlenceyi başlatmam için bana işaret vermenin bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles كل ما عليك هو أن تجد طريقة لإعطائي إشارة حين تكون مستعداً للهروب
    Seth, bunun bize bağlanmadan yapılmasının bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles سيث عليك أن تجد طريقة لتحقق ذلك لكن دون ربطه بنا.
    Öyleyse, Onları gözünün önünden itmenin bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles حسناً، يجب أن تجد طريقة لطردها ثانيةً
    Benimle konuşmanın daha iyi bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles يجب ان تجد طريقة افضل للحديث معي
    Morgan, bunu aklından çıkarmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles مورغان عليك أن تجد طريقة لتنسى ما جرى
    Bununla yaşamanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles عليك ان تجد طريقة لتعيش مع الأمر.
    Sana olanlarla başa çıkmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles عليك أن تجد طريقة للتعامل مع ما حدث لك
    Bana 1 amp d50, 20 mg albuterol ve 1 amp bicarbonate ulaştırmanın yolunu bulmalısın. Open Subtitles أريدك أن تجد طريقة لتعطيني 1 أمبير من دي 50 ملغ 30 من "ألبوتيرول" و 1 أمبير من ثاني كربونات
    Sana olanlarla başa çıkmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles عليك أن تجد طريقة للتعامل مع ما حدث لك
    Ama bunu atlatmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles لكن،عليك أن تجد طريقة لتتخطى هذا
    Her neyse... Yazdığın karakterle empati kurmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles على كل حال، عليك أن تجدي طريقة تتعاطفي فيها مع شخصيتك
    Ufak bir sarsıntı geçirmişsin. Önemli bir şeyin yok. Fakat stresini kontrol altına almanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles لكن عليكِ أن تجدي طريقة للسيطرة على توتّرك
    Bununla baş etmenin bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles و يجب عليكي ان تجدي طريقة للتأقلم مع هذا
    Beni bu duvardan çıkarmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles لا بد من وجود طريقة لتحريري من هذا الجدار
    Ona hayatını ne yaparak geçirdiğini açıklamanın bir yolunu bulmalısın Beto. Open Subtitles سيكون عليك إيجاد طريقة لتشرح له ما تفعله للعيش (بيتو)
    Başarmanın bir yolunu bulmalısın. Open Subtitles يجب عليك أن تجد حلاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more