"yukarıda bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • في الطابق العلوي
        
    • في الأعلى
        
    Rahatsız edilmemenizi sağlamak için Yukarıda bir adamım var. Open Subtitles وفقط لتتَأْكد بان لا شيئ سيزعجك عِنْدي رجل في الطابق العلوي.
    Yukarıda bir oda var. Aslına bakarsan, para işime yarar. Open Subtitles هناك غرفة في الطابق العلوي يمكن أن أنتفع بالمال.
    Evet, Yukarıda bir duvar yıkıp, sana ek bir oda yaparım, tamam mı? Open Subtitles أجل , انظر سأقرع الجدار في الطابق العلوي سأضع بعض الإضافات عليها
    Bu özel fotoğraf için yerden 15 metre Yukarıda bir makaslı kaldıraç içindeydim ve yerim çok sabit değildi. TED في هذه الصورة خاصةَ، كنت في رافعة معدنية في الأعلى بارتفاع 50 قدما في الهواء ولم تكن مستقرة تماما،
    Yukarıda bir Tanrı varsa bile, şimdiye kadar bize sırtını çevirmişti. Open Subtitles إذا كان هناك رب في الأعلى لكان قد تخلى عنّا، الآن
    Demek istediğim, biliyorsun, tam bilmiyorum, söylesene, mesela, Yukarıda bir odan varsa. Open Subtitles أنا أعني ، أنتِ تعلمين ، على سبيل المثال ، لو لديك غرفة في الأعلى
    Sizin için Yukarıda bir oda ayarladık. Open Subtitles لقد قمنا بتجهير غرفة لك في الطابق العلوي
    Yukarıda bir kıza ait bir yatak odası var. Open Subtitles هناك غرفة نوم في الطابق العلوي التي كانت لبعض الفتيات,
    Birimler Yukarıda bir sürü nakit buldu. Open Subtitles وجدت الشرطة بعض الأموال النقديّة في الطابق العلوي.
    Özel misafirleriniz için Yukarıda bir oda ayarlandı. Open Subtitles جهز الفندق غرفة خاصة في الطابق العلوي لأجل ضيوفك الخاصين.
    Yukarıda bir bilgisayar vardı. Open Subtitles لقد كان هنالك حاسوباً في الطابق العلوي...
    Yukarıda bir parti mi var? ! Open Subtitles هل يوجد حفل في الطابق العلوي ؟
    Evet, şimdilik. Yukarıda bir yatağım var. Open Subtitles نعم حصلت على فراش في الطابق العلوي
    Yukarıda bir adam bizim için bekliyor. Open Subtitles هناك رجل منتظر لنا في الطابق العلوي
    Eğer Yukarıda bir sorun çıkarsa onları siz mi kurtaracaksınız? Open Subtitles لو حدث شيئاً ما في الأعلى, هل سوف تنقذونهم؟
    Eğer Yukarıda bir sorun çıkarsa onları siz mi kurtaracaksınız? Open Subtitles لو حدث شيئاً ما في الأعلى, هل سوف تنقذونهم؟
    Yukarıda bir yerde uzay gemisi var. Bu gezegeni yakıp kül edecek. Open Subtitles في مكان ما في الأعلى هناك سفينة فضائية ستحرق الكوكب
    Eğer ihtiyacınız olursa, Yukarıda bir yatak odası daha var. Open Subtitles هنالك غرفة نوم أخرى في الأعلى إن كنتم بحاجة لغرفتي نوم
    Oteldekiler özel konuğunuz için size Yukarıda bir oda tahsis etmiş. Open Subtitles لقد جهز الفندق غرف في الأعلى من أجل ضيوفك المميزين.
    Annen Yukarıda bir yerlerde ama sevgisi, sonsuza dek yanında olacak. Open Subtitles ربما تكون أمك في الأعلى هناك لكن حبها سوف يرافقك الى الأبد.
    Parayı kazandığından daha çabuk harcar ve şu anda Yukarıda bir hatunu olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles يسرف المال بسرعه واخبروني بأنه لديه بنات في الأعلى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more