| Ayrıca süper askerlerin zırhının silahlarımıza dirençli olduğunu da biliyordu. | Open Subtitles | هو كذلك يعلم , درع الجندي الفائق مقاومة لأسلحة الطاقة |
| Küçüklüğümden beri parlayan zırhının içinde şovalyemi hayal ederdim, ve şimdi hayallerim gerçek oldu. | Open Subtitles | منذ أن كنت صغيرة، كان فارس أحلامي في درع لامع والآن ذلك الحلم يصبح حقيقة |
| Annen de senin almanı isterdi. Annenin göğüs zırhının yarısı. | Open Subtitles | سيكون من دواعي سرور والدتك أن تحصل عليها، إنّه نصف درع صدرها |
| Aslında sana bunu söylememem gerekir ama zırhının delinmez oluşundan dolayı: | Open Subtitles | أتعلم.. لا ينبغي عليّ أن أخبرك هذا، لكن بما أنّ درعك منيعة: |
| Örneğin gözlerim zırhının içini görebilir. | Open Subtitles | على سبيل المثال، عيوني يمكن أن ترى مباشرة خلال درعك |
| Parlayan zırhının içindeki genç kral yaşlı asiye karşı başkenti savunmak için savaşıyor. | Open Subtitles | الملك الفتي في درعه اللامع يقاتل للدفاع عن العاصمة ضد الثوار العجائز الضعفاء. |
| Beni zırhının içinde görmek, kardeşimi mutlu ederdi diye düşünmüştüm halbuki. | Open Subtitles | ظننت أن أخي سيكون مسرورا عندما يراني أعود إلى قلعته وأنا أرتدي درعه |
| Ona sorarsan parlayan zırhının içinde bütün kızların şövalyesi. | Open Subtitles | إن سألته فهو فارس كل فتاة في درع لمّاع إن سألتني أنا |
| Gulanee'nin zırhının en zayıf noktası başlığı. | Open Subtitles | أضعف نقطة في درع الجولاني هي غطاء الواجهة |
| Makinenin kurşun zırhının kalınlığını iki katına çıkardık. | Open Subtitles | -إذن، ما هو الموقف الحالي؟ -لقد ضاعفنا سُمك درع الآلة |
| Amazon kelepçeleri, Hephaestus tarafından Zeus'un zırhının kırık parçalarından şekil verilerek yapıldı. | Open Subtitles | ..."سوار الـ"أمازون "صنع من بقايا درع "زيوس... صنعه "هيفستوس" بنفسه |
| - Parlayan zırhının içinde bir şövalye mi? | Open Subtitles | فارس متأقلم ذو درع لامع؟ |
| Falcon, bunlar Kafatası'nın zırhının açıkları. | Open Subtitles | فالكون , تلك بصريات درع سكال |
| Tony'nin zırhının içinde ışık yılı uzakta olsa bile sadece bizim takip edebileceğimiz mikro ses çıkaran sinyal vericileri var. | Open Subtitles | لدى درع (توني) ترددات داخلية مبنية فيه لتعقبه موجات دقيقة التي فقط نحن نستطيع تعقبها حتى عبر السنوات الضوئية |
| Örneğin, gözlerim zırhının altını bile görebilir. Oooh! | Open Subtitles | على سبيل المثال، عيوني يمكن أن ترى مباشرة خلال درعك |
| Kılıçtaki senin kanındı ve zırhının parçalarını bulduk. | Open Subtitles | كان دمّك على السيف. ووجدنا شظايا من درعك المزرد. |
| - zırhının nerede olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | -إنني اعرف مكان درعك. |
| - zırhının nerede olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | -إنني اعرف مكان درعك. |
| Belki zincirden zırhının birazını yerinden çıkaracak kadar serttir. | Open Subtitles | ربّما قوّة تكفي لإزاحة... بعضاً من درعه المزرد. |
| Hayır ama zırhının enerjisi tükenmiş. | Open Subtitles | لا , لكن خلايا بطارية درعه مستنفذة |
| zırhının altında bir çatlak var. | Open Subtitles | لديه ثغرة في درعه. |