"zaman geçirdim" - Translation from Turkish to Arabic

    • قضيت وقتاً
        
    • قضيت وقتا
        
    • حظيت بوقت
        
    • قضيت وقت
        
    • قضيتُ وقتاً
        
    • بوقتي
        
    • قضيت وقتًا
        
    • أمضيت وقتاً
        
    • أمضيت وقتا
        
    • حصلت على وقت
        
    • لدي وقت
        
    • قضيت فترة
        
    • كان وقتا
        
    • حضيت بوقت
        
    • أمضيتُ وقتاً
        
    Bu süreç sırasında bir kaç yıl tasarım arayarak ve Avrupa'da seyahat ederek çokça zaman geçirdim TED عدة سنين في هذه العملية قضيت وقتاً طويلاً أترحل في أوروبا بحثاً عن تصميم
    Ne güzel bir akşamdı. Harika zaman geçirdim, ya siz? Open Subtitles كانت ليله جميله انا قضيت وقتا ممتعا , وانتى؟
    Annemle özel bir zaman geçirdim ve sonunda kafamda bir ışık çaktı. Open Subtitles لقد حظيت بوقت ممتع مع أمي منذ قليل والمصباح أخيراً قد اضاء
    Peki, demek istediğim, bak, gerçekten, bunu söylüyorum çünkü bu gece seninle çok güzel zaman geçirdim. Open Subtitles حسنا, أعني, انظر حقا, أنا أقول لك الآن لأني قضيت وقت لطيف الليلة حقا
    Dün gece gerçekten çok hoş zaman geçirdim. Open Subtitles لقد قضيتُ وقتاً رائعاً معكَ ليلة أمس
    Hepsiyle keyifli zaman geçirdim en keyifli zamanı da seninle geçirdim ama o zaman artık bitti. Open Subtitles لقد استمتعت بوقتي معهن جميعًا وقد استمتعت بوقتي معكِ أكثر منهن لكن حان وقت إنهاء ذلك
    Bir adamla çok uzun zaman geçirdim, kendisi ailesi ile birlikte demiryolu kenarında bir kulubede yaşıyordu ve bir kolu ile bir bacağını tren kazasında yitirmişti. TED لقد قضيت وقتاً طويلاً مع رجل عاش مع أسرته على جسر السكك الحديدية وقد فقد يده ورجله في حادث قطار.
    beni davet ettiğiniz için teşekkür ederim harika zaman geçirdim kocam adına ben özür dilerim eğer onu hayatta tutmak istiyorsanız, yüzü koyun yatmasını sağlayın teşekkürler, deneyeceğim Dr Hibbert unutma, "eğer" dedim Open Subtitles شكراً على دعوتي، قضيت وقتاً رائعاً أعتذر عن زوجي إذا أردت له النجاة، فأقترح أن تربتي على بطنه
    Anne, çok iyi zaman geçirdim. Open Subtitles أمي ، قضيت وقتاً رائعاً ، أيمكن لأبي الدخول لتناول الحليب والبسكويت؟
    Yani, demek istediğim son 10 yılda kimseyle geçirmediğim kadar onlarla zaman geçirdim. Open Subtitles انهم , تعلمون , اجل لقد قضيت وقتا معهم اكثر من اي واحد منكم خلال 10 سنوات
    Pekâlâ, iyi zaman geçirdim ama artık dışarı çıksam iyi olacak. Open Subtitles حسنٌ، لقد قضيت وقتا رائعا. من الجيد الخروج, كما تعلم.
    Bak, harika bir zaman geçirdim ama beni işe kadar takip etmiş olman biraz tuhaf. Open Subtitles لقد قضيت وقتا رائعاً لكنه من الغريب أن تتبعيني إلى عملي
    Hoşçakal demek istemiştim. Çok iyi zaman geçirdim. Open Subtitles اريد فقط ان اقول لك الوداع لقد حظيت بوقت ممتع
    Dinleyin,teşekkürler millet. Bu gece harika bir zaman geçirdim. Open Subtitles إستمعوا ، شكراً الجميع حظيت بوقت رائع الليلة
    Bu gece seninle harika zaman geçirdim. Gerçekten inanılmazsın. Open Subtitles لقد حظيت بوقت رائع بصحبتك الليلة أنتِ مدهشة حقاً
    Küçükken acil servislerde epey bir zaman geçirdim. Open Subtitles نعم، لقد قضيت وقت في غرفة الطوارئ أكثر من الوقت اللذي كان يجب أن أقضيه عندما كنت صغيرة
    Evet, evet, ben de harika zaman geçirdim. Open Subtitles أجل .. أجل لقد قضيتُ وقتاً رائعاً أيضاً
    Ama benden korktuğunu anlayacak kadar seninle zaman geçirdim. Open Subtitles لكنني قضيت وقتًا كبيرًا معك لأتبين أنك تخشاني
    Evle ilgilendiğin için sağ ol tatlım. Çok iyi zaman geçirdim. Open Subtitles شكراً عزيزتي على الانتظار القلعة, لقد أمضيت وقتاً رائعاً
    Ama şu varki, seninle orada gerçekten harika zaman geçirdim. Open Subtitles الأمر و مافيه، أننا لما كنا هناك أمضيت وقتا رائعا
    Dün çok güzel zaman geçirdim. Open Subtitles لقد حصلت على وقت رائع الليلة الماضية
    Seninle takılırken çok iyi zaman geçirdim ve düşünüyordum da... Open Subtitles اسمعي .. تعرفين لدي وقت رائع كي اخرج معك .. وكنتُ افكر
    Mutsuz dulu oynayarak bayağı zaman geçirdim, ama siyah eskidi. Open Subtitles قضيت فترة فى دور الأرملة العزباء ولكن اللباس الأسود مدته قصيرة
    Hoş zaman geçirdim. Open Subtitles كان وقتا ممتعاً
    Lisedeyken senden daha güzel zaman geçirdim. Open Subtitles كان حضيت بوقت ممتع في المدرسة الثانوية كما قد فعلت.
    Onlarla zaman geçirdim birbirlerine ne kadar bağlı olduklarını gözlerimle gördüm. Open Subtitles أمضيتُ وقتاً معهما و رأيتُ كيفَ كانا مع بعضهما

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more