"zaman vardır" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك وقت
        
    • وقَت
        
    Bilmiyorum, ama şansa bırakamam. Belki hala zaman vardır. Open Subtitles لا أدري لكن لن أخاطر فربما يكون هناك وقت
    Tohum ekmek için doğru zaman vardır ve kışın tohum ekilmez. Bu doğru. Open Subtitles لكن هناك وقت للصواب و للغلط لكي تزرعي البذور وانتِلا تستطعينأنتزرعيالبذورفيالشتاء.
    Hepimiz hissediyoruz ama bir duyguları ifade edecek zaman vardır bir de onları saklamamız gereken zaman. Open Subtitles حسنا , كلنا نشعر بنفس الشئ لكن هناك وقت لنعبر عنهم ووقت لنحتفظ بها داخلنا
    Her zaman biraz aşk için zaman vardır değil mi miniğim? Open Subtitles هناك وقت للحب دوماً ، أليس كذلك يا عزيزتي؟
    Tohumları ekmenin bir zamanı vardır, ve ektiklerinizi biçmek için de bir zaman vardır. Open Subtitles وقَت للِزراَعه ووقَت للإِقتَلاع تِلكَ النَبتَات التيِ زرَعت
    Bir şehrin, daha fazlası olabildiği bir zaman vardır. Open Subtitles هناك وقت حيث تصبح مدينة أفضل مما كانت عليه
    Belki hala zaman vardır, ama elimizi çabuk tutmalıyız. Open Subtitles ربما مازال هناك وقت لكن لابد أن نسرع
    Savaşın ortasında düşünecek çok az zaman vardır. Open Subtitles في وسط المعركه هناك وقت قليل للتفكير
    Zamanı her zaman vardır var I'amour Open Subtitles هناك وقت دائماً لمحبوبتك
    Harry, verilen her kararın, yıllar önceden belirlendiği zaman vardır. Open Subtitles (هاري) هناك وقت لكل قرار محسوم منذ سنوات مضت
    Dans etmek için belirli bir zaman vardır. Open Subtitles هناك وقت للرقص{\cH04A8FC}
    Son bir öpücük için... daima zaman vardır. Open Subtitles دائما هناك وقت... لقبلة أخيرة
    Zira, güneşin altında her niyet için bir zaman vardır. Open Subtitles هنَاك وقَت لِكل غرَض تحَت الشَمس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more