"zamanlar vardır" - Translation from Turkish to Arabic

    • هناك أوقات
        
    • هنالك أوقات
        
    Beyler, bilirsiniz pek içmem ama bazı zamanlar vardır ki... Open Subtitles اولاد، أنا لست رجل شرب كما تعلمون، ولكن هناك أوقات
    Ama bildiğimiz gibi seks aşk demek değildir, ve kimi zamanlar vardır ki, aşk kendi başına sizi hapsettirir. Open Subtitles لكن كما نعرفُ أيضاً، الجِنس ليسَ بالضرورَة حُباً و كانَ هناك أوقات كانَ فيها الحُب نفسُه سبباً في سجنِك
    Bu nedenle rekabetin olması gibi işlediğinden emin olmak için adım atmamız gereken durumlar olduğu zamanlar vardır. TED لذلك هناك أوقات يجب أن نتدخل قليلاً لنتأكد أن المنافسة تسير بالشكل الأمثل
    Ben de hemen dönerim Wilbur. Görüşürüz! Chick, herkesin hayatında başının belada olduğu zamanlar vardır. Open Subtitles وأنا أيضاً سأعود بعد قليل تشيك , هناك أوقات فى حياة كل إنسان عندما تواجهه بعض المشاكل
    Hayatın kötü filmlere benzediği zamanlar vardır eğer hayat gerçekten kötü bir film olsa sana ne yol gösterirdi? Open Subtitles هنالك أوقات في حياتك تشبه فيلماً سيئاً ولكن لا يمكنك أن تتحضر فيما لو تحولت حياتك إلى فيلم سيء
    Bak, ergenliğe giriş hikâyelerinde yeni tehlikeli arkadaşlar edinmek için en iyi arkadaşını görmezden gelmek zorunda kalacağın zamanlar vardır. Open Subtitles انظري في قصص بلوغ سن الرشد هنالك أوقات فيها انتِ تهملي الصديق المفضل
    Kendi adaletimizi yerine getirmemiz gereken zamanlar vardır. Open Subtitles هناك أوقات تستوجب أن ننفذ العدالة بأنفسنا.
    Gizliliğin ve sağ duyunun sayıdan daha önemli olduğu zamanlar vardır. Open Subtitles هناك أوقات يكون التخفي وحرية التصرف أكثر قيمة من الأعداد
    Hepimizin biraz yardıma gerek duyduğumuz zamanlar vardır. Open Subtitles هناك أوقات نحتاج كلنا فيها لقليل من المساعدة
    Bir maymunun da ağaçtan düştüğü zamanlar vardır. Open Subtitles فقط التواء بسيط . هناك أوقات عندما يقع قرد قبالة الشجرة أيضا.
    Değişimin farklı olması gereken zamanlar vardır bir de benzer olan değişimler vardır. Open Subtitles هناك أوقات يجب أن يكون التغيير فيها مختلفاً و لكن هناك تغييرات تحصل و تبقى النتائج كما هي
    Bazı zamanlar vardır ki; Open Subtitles هناك أوقات لدى الموت لا تبدو فيها إرادة الله...
    Ama yine de, saklamaya çok istekli olduğumuz zamanlar vardır. Open Subtitles و لكن هناك أوقات تحاول دائماً إخفائهم
    Ayrılmak için ve tehlikeye atılmak için bazı zamanlar vardır.. Open Subtitles هناك أوقات للمتعة و هناك أوقات للجد
    Bir gangsterin de farklı hallere büründüğü zamanlar vardır. Open Subtitles حسناً, هناك أوقات تكون بها العصابات -شيء ما لتكونه -و ما هو؟
    Bir hatanın insanın gerçek hissi olduğu zamanlar vardır. Open Subtitles ... هناك أوقات عندما الأخطاء تكون نوايا الشخص الحقيقية
    Bazı şeyleri tamamıyla ifşa etmenin iyi fikir olmadığı zamanlar vardır. Open Subtitles ليس الكذب لكن هناك أوقات عندما تكون الصراحة التامة ليس فكرة جيده - حقاً؟
    Hayatta aşkın gerçekten de her şeyin üstesinden geldiği zamanlar vardır. Open Subtitles هناك أوقات في حياتنا حيث يقهر فيها الحب كل شيء...
    Demek istediğim, başka biriyle ilişkisi olan herkes bilir ki işlerin zor olduğu zamanlar vardır. Open Subtitles أعني، أيّ شخص يكون بعلاقة مع أحداً آخر يعلم بأن هنالك أوقات تصبح الأمور فيها صعبةً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more