"zarfa" - Translation from Turkish to Arabic

    • الظرف
        
    • ظرف
        
    • مظروف
        
    • المظروف
        
    • المغلف
        
    • مغلف
        
    Başından beri gözümüzün önündeydi ama hiçbirimiz zarfa bakmayı akıl edemedik. Open Subtitles لقد كانوا أمام عينيى طوال الوقت لكن لم يهتم أحد بالنظر إلى الظرف
    Sadece zarfa bakarak içinde .. ..ne olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles وانا اعلم ما هو مكتوب في الرسالة من خلال النظر الى الظرف فقط
    Forbes'la her ne işin varsa, yazıp bir zarfa koy ve taksiciye ver. Open Subtitles اي عمل تريده من فوربس سوف تضعه في ظرف وتعطيه بعد ذلك للسائق
    Bunu çok parlak bir zarfa yerleştirin ve bu zarfta sigorta kartlarınız, vekaletnameniz, "beni hayata döndürmeyin" emrinizin birer nüshası olsun. TED ضع ذلك في مظروف فاتح اللون حقاً مع نسخ من بطاقات التأمين الخاصة بك، وتوكيل المحامي، وطلبك لعدم إعادة الإنعاش.
    Parayı zarfa koymuştum, zarfı da bu kutuya, Ve hepsi gitmiş. Open Subtitles أنا أضع المال في مظروف ، أضع المظروف في هذا الصندوق والآن لا يوجد شيئ
    Anahtarları zarfa koy ve zarfın üstüne kardeşinin adını yaz. Open Subtitles ضع المفاتيح في المغلف واكتب اسم اخيك عليه
    Sadece bir zarfa bir şeyler koyup üzerine bir pul yapıştırmayı hayal etmem bile neredeyse yıllar aldı. TED استغرق مني ذلك أكثر من عشر سنوات حتى لأتخيل وضع شيء في مغلف والقيام بلعق الطوابع.
    Eğer alırsan fotoğraflara hatta zarfa bile bakma. Open Subtitles إن حصلت عليها، لا تنظر إلى الصور ولن تفتح الظرف حتى
    Sana, zarfa yapıştırarak gönderdiğim amber çiçeği yapraklarını beğendin mi? Open Subtitles هل أعجبتك أوراق الكركديه التاجية التي ألصقتها في الظرف الذي أرسلته لك؟
    Sana, zarfa yapıştırarak gönderdiğim amber çiçeği yapraklarını beğendin mi? Open Subtitles هل أعجبتك أوراق الكركديه التاجية التي ألصقتها في الظرف الذي أرسلته لك؟
    Ve tecrübelerime göre, insanlar belgeler konusunda çok dikkatli olduklarında bile, zarfa genellikle çıplak elle dokunurlar. Open Subtitles ومن واقع خبرتي، حتى عندما الناس حذرين جدّاً مع الوثيقة، سيلمسون عادةً الظرف بأيديهم العارية.
    Ama resimlerin bulunduğu zarfa dokunmadı bile. Open Subtitles لكنه لم تلمس حتى أن الظرف كاملة من الصور.
    Sonra keçeyi alıp bir zarfa koyup dondurursun. Open Subtitles ثم تاخذ الضمادة و تختم عليها في ظرف وتجمدها
    Bir zarfa koy ve ve zarfı aıp sonra çok gizli bir şekilde Harper ve 15. sokağın oradaki posta kutusunun altına koy. Open Subtitles هذه 3 آلاف, وتقوم بوضعه في ظرف وتأخذ ذلك الظرف وتُلصِقه بأمان تحت صندوق البريد
    Önce, mesajınızı bir kağıda yazarak başlardınız. Sonra bir zarfa koyar, sonrasında üzerine de adresi yazar, pulu yapıştırır ve gönderirdiniz. TED عليك أن تبدأ بكتابة رسالتك على ورقة. ثم تضعها في ظرف مختوم، ومن هناك،تقوم بإرسالها بعد أن تقوم بوضع الطابع البريدي والعنوان.
    Evet, belki de siz onu sadece bir zarfa koyacaktınız. Open Subtitles نعم, وأنت على الأرجح ستضعها في مظروف فحسب
    Ambrose, kameranın hafıza kartını bir zarfa koydu. Open Subtitles مبروس يريه شئ ما أمبروس قام بإخراج كارت ذاكرة من الكاميرا ووضعه في مظروف
    Bu zarfa koyup zarfın ağzını yapıştır. Open Subtitles وإغلاق المظروف بإحكام وسأقوم بتسليمه بنفسي للمدعي العام
    Bu zarfa bakarak diyebilirim ki liman yetkililerinden uzak durmayı istiyorsunuz. Open Subtitles لانني اخمن من هذا المظروف بأنكم تريدون تحاشي السلطات
    Posta pulunu yalayıp üzerinde onun adı yazılı zarfa yapıştırmış kim varsa, hepsinin ölüsünü istiyorum. Open Subtitles أي شخص قد قام بلعق بريد طابع و وضعه في المغلف باسمه أريد رؤيتهم ميتين
    zarfa koyup çıkarmak pek hoşuma gitmiyor. Open Subtitles لا أحب أن أخرجها من المغلف كثيراً
    Bence bu konuyu gerçekten düşünmelisiniz, bu yüzden bir zarfa koydum ve ona verdim. Open Subtitles عليك التفكير في هذا برأيي لذا دونته ووضعته في مغلف واعطيتها إياه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more