"zeytin dalı" - Translation from Turkish to Arabic

    • غصن الزيتون
        
    • جذع الزيتون
        
    • عرض سلام
        
    • أهدئ
        
    • غصن زيتون
        
    Barış için bir zeytin dalı uzattığına inanmak bana zor geldi. Open Subtitles أجد صعوبة فى تصديق أنك قد جئت حاملة غصن الزيتون للسلام
    Belki zeytin dalı da uzatabilir. Open Subtitles لو قدم لك غصن الزيتون فليكناليوميومسلام.
    Pekala, şimdi size bazı kötü haberlerim olacak. zeytin dalı Operasyonu'nda bazı güvenlik açıkları buldum. Open Subtitles حسناً, لديّ اخبار سيئه, اكتشفت خرق امني في عمليه "جذع الزيتون"
    İsimsiz bir suikastçıyı önlemek için geldim. Avrupa'nın dışından kiralanmış ve zeytin dalı da hedefi. Open Subtitles علمت بشأن قاتل مجهول تم توظيفه من "اوربا" و "جذع الزيتون" هو هدفه
    Sıcak, ev yapımı kurabiyelerle zeytin dalı uzatmak istiyorum. Open Subtitles أردت أن أعرض عرض سلام بحفنة من بسكويت دافئ من صنع المنزل
    zeytin dalı uzatıyorum. Öyle mi deniyordu? Open Subtitles أهدئ الأمور أهذا ما تطلق عليها ؟
    Sandım ki haneye tecavüz yapan birine zeytin dalı uzatmak çok saygın bir davranış ama ne görmek istersen iste tek bir gerçek var. Open Subtitles إعتقدت أن غصن زيتون كان رداً متحضراً جداً ...على الإقتحام عنوة، لكن كما تستطيع رؤية ذلك تبقى حقيقة واحدة
    Meclis de bizim gibi, bu düşmanca tavırlara bir son verme isteğinde olacaktır. Uzlaşma arayışı içinde olacaklardır. Onlara bir zeytin dalı uzatmalıyız. Open Subtitles المؤتمر يريد وقف الأعمال العدائية وكذلك نحن ويبدو علينا تقديم غصن الزيتون كهدية لجلالتة
    Cumhuriyete bir zeytin dalı uzatmak için temsilcilerinizi ikna edebilseydiniz, eminim ki, Senato sonuçta müzakereleri başlatmak için yeteri kadar hoşgörülü davranabilirdi. Open Subtitles لان يمدوا غصن الزيتون السلمي تجاه الجمهورية ربما هذا يكون كاف لتعاطف المجلس اخيرا للمفاوضات المفتوحة
    13 bulut ya da 13 zeytin dalı gibi. Open Subtitles ثلاث عشرة سحابة ثلاث عشرة ورقة في غصن الزيتون
    Elinde zeytin dalı var. Open Subtitles إنه يحمل غصن الزيتون رمزًا للسلام
    Bunu bir zeytin dalı olarak görmeni istedim bunun-- Open Subtitles أنها غصن الزيتون هذا ما توقعته لم أتوقع
    Barış görüşmelerinin ortasında Prag'ı işgal edip sonrasında da zeytin dalı uzatıyor. Open Subtitles ‫إنها تغزو "براغ" في منتصف ‫مفاوضات السلام ‫وبعدها يصل مدّها ‫إلى غصن الزيتون
    Operasyonun adı zeytin dalı. Başlama saati gece yarısı. Sabaha kadar sürecek. Open Subtitles انهم يدعون هذه العمليه "جذع الزيتون" الموعد هذه الليله حتى الفجر
    Evet. Sizi çağırıp zeytin dalı uzatmak istedik. Open Subtitles نعم، لقد أردنا أن نحضركم ونقدم عرض سلام
    zeytin dalı. Open Subtitles إنّه عرض سلام
    zeytin dalı. Open Subtitles عرض سلام
    zeytin dalı uzatmaya çalışıyorum. Öyle mi deniyordu? Open Subtitles أهدئ الأمور أهذا ما تطلق عليها ؟
    Bill, sana zeytin dalı uzattı bu gece. Open Subtitles بيل عرض عليك غصن زيتون الليلة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more