| Şimdi, kendi zihninde, daha iyi ya da dışarıda mısın? | Open Subtitles | الآن في عقلك أنت أفضل في الداخل أم في الخارج؟ |
| Onu, en ince ayrıntısına kadar gördün tıpkı diğer insanların diğer şeyleri gördüğü gibi ama sadece zihninde gördün. | Open Subtitles | رأيتهـا ... بكلّ تفصيل صغير بشكل واضح كأيّ شخص ... سبق وأن رأى أيّ شيء لكنّـه في عقلك فقط |
| En kötü ihtimalle, uyandığında zihninde hiçbir şey kalmamış olacak. | Open Subtitles | أسوأ ما قد يحدث؟ عندما يستفيق، سيكون عقله غائباً تماماً |
| O an ve orada, hayatının geri kalanını zihninde canlandırdığı uzay aracını geliştirmeye adayacağına karar verdi. | TED | وقرر بعد ذلك وهناك تحديدًا أنه سيلتزم بقية حياته بتطوير المركبة الفضائية التي رآها في عقله |
| Hayatının son döneminde büyükannem tüm dünyanın kendi zihninde çalıştığına inanmıştı. | Open Subtitles | في نهاية حياة جدتي تخيلت ان اعالم كله كان يعمل معها في عقلها |
| Bu gün var olan teknolojilerle hayvanların zihninde yeni pencereleri... ve arayüzleri nasıl oluşturabiliriz? | TED | كيف يمكن أن نخلق واجهات ونوافذ جديدة داخل عقول الحيوانات، بواسطة التكنولوجيا الموجودة اليوم؟ |
| Ancak sonuçları, senin için yıkıcı olabilir. zihninde ölmüş olacağım. | Open Subtitles | لكن العاقبة لك ستكون كبيرة- فى عقلك سوف اكون ميت- |
| zihninde o halüsimasyonları destekleyen şeylerden kurtulmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تخلصي عقلك من تلك الأشياء التي تدعم هلاوسك |
| Hesaplar adamın zihninde dolanıp durdukça, korkudan içki bile içemiyor! | Open Subtitles | لذلك الحساب ليس دائم لتحمله معك في عقلك حتى يعيش في رهبة أخذ مشروب |
| Hayır, benim gördüğüm senin çarpık zihninde olanlar. Kalbinde olanlar değil. | Open Subtitles | كلا، ما رأيته هو بداخل عقلك المريض لم يكن قلبك. |
| Yüzüğe hakim olmak için iradene odaklanmayı ve zihninde gördüğünü yaratmayı öğrenmelisin. | Open Subtitles | .. لكي تسيطر على الخاتم فعليك أن تُركز ارادتك وتصنع ما تراه في عقلك |
| Yüzüğe hükmedebilmek için, iradeni odaklamayı öğrenmeli ve zihninde canlandırdığın görüntüyü yaratmalısın. | Open Subtitles | لتتسيد الخاتم عليك أن تتعلم التركيز على إرادتك، وتخلق ما تراه في عقلك. |
| zihninde yer alan bütün acı, panik ve şaşkınlıkla yine de o mikrofona yürüdü. | Open Subtitles | مع كل الألم والذعر والاضطراب الذي يجري في عقله هو توجّه صوب ذلك الميكرفون. |
| Kullanılmamış bir film negatifi üzerine konsantre olarak zihninde gördüğü şeyleri fotoya dökebileceğini iddia ediyordu. | Open Subtitles | وقد زعم أنه بالتركيز على الجزء الغير متعرض للضوء من النيجاتيف, يمكن أن يقوم بعرض ما يتخيله في عقله في الصور. |
| Benim tahminim ilaçların zihninde oluşturacağı yan etkilerden çekiniyor. | Open Subtitles | حسناً, تخميني هو بأنهُ قلق إتجاه الأعراض الجانبية المُخدرات ستسيطر على عقله. |
| Bu durum, Norman'ın annesini kendi zihninde psişik bir aktör olarak, ...superego'dan, id'e yerleştirmesi gibidir. | Open Subtitles | الأمر كما لو إنه نقلها داخل عقله كقوة مادية من الأنا العليا إلى الهو |
| Bu harika hanımefendi gibi görmüş geçirmiş ve zihninde hala evrenin pek çok sırrını barındıranlar için. | Open Subtitles | هذه السيدة الرائعة التي تتمتع بخبرة عالمية والتي يكتنز عقلها الهرم كثيرا من أسرار الكون |
| Pek çoklarının zihninde, kaybettiğim şeyin diğer ailelerin kaybettikleri ile karşılaştırılamayacağını biliyorum. | TED | وأنا أعلم أنه في عقول الكثيرين، أن ما فقدته لا يمكن مقارنته مع ما فقدته العائلات الأخرى. |
| Dolayısıyla Suçlu, zihninde normal programının gerisinde olduğunu düşünecek. | Open Subtitles | لذا في ذهن المجرم هو متأخر سلفا عن جدوله الاعتيادي |
| Zanlı zihninde onların yazdıklarıyla ilişki kuruyor bu da onları takip etmeye götürüyor. | Open Subtitles | في عقل هذا الجاني,إن مشاركاتهن أنشأت رابطا معه مما أدى لمطاردته لهن أساسا |
| Kral'ın lütfunu kazandığın zaman zihninde başka düşüncelerin oluşması çok daha kolay olur. | Open Subtitles | عندما تتلقىَ نعمة الملك إنّهُ لمن السهل أن تتخلّلك أفكار أخرىَ في رأسك. |
| Yani, katilimizin zihninde, o aşk ve erotizmin bir çeşit karışık simgesi. | Open Subtitles | إذاً في عقلية القاتل هناك بعض الخلط المجنون بين الحب والإثارة |
| Babasının büyü kullanılarak öldürüldüğünü görürse, bu zihninde daima kötü bir yer edecektir. | Open Subtitles | إذا رأى أباه يقتل من خلال استخدام السحر فسوف يصلب هذا ذهنه للأبد |
| Küçük bir kızın zihninde, evrende delik açacak kadar değerli ne olabilir ki? | Open Subtitles | ما الموجود بمخ طفلة صغيرة ويستحق ثقب الكون لأجله ؟ |
| Korkarım ki, söyledikleriniz yargıçların zihninde sizin aleyhinize dönüyor. | Open Subtitles | كلماتك قد تنعكس عليك في أذهان القضاة على الرغم من أن العدالة ضدك |
| Hollis Eckhart, parçalanmış zihninde eşinin ölümünden sorumlu tuttuğu kişilerin resimlerini çiziyor. | Open Subtitles | و بداخل عقل هوليس إيكهارت) المشتت) قام برسم صور لاشخاص (يحملهم هو المسئولية لقتل، (كوليبي |