Geçmiş veya şimdiki zamandan ziyade, bilişsel retorik geleceğe odaklanır. | TED | بدلاً من الماضي أو الحاضر، يركزُ الخطاب الاستشاري على المستقبل. |
Dışarıdaki dünyanın içinden ziyade, oyunun bağlamında zihinlerinin nasıl çalıştığını anlayın. | TED | افهموا كيف تعمل عقولهم بدءً من سياق اللعبة نحو الخارج بدلاً من البدء بالعالم الخارجي نحو الداخل. |
Görüyorsunuz paravan şirketler... ...sıradan vatandaşlardan ziyade zengin elitlerin yararına olan... ...gizli anlaşmaların merkezindeler. | TED | كنت انظر، شركات شل، أنهم وسط إلى السر الصفقات التي قد تستفيد النخبة الغنية بدلاً من المواطنين العاديين. |
Yıl boyunca, timsahların asıl besinleri memelilerden ziyade, balık ve yumuşakçalardır. | Open Subtitles | على مدار السنة, تتغذي التماسيح على السمك والرخويات بدلا من الثدييات |
Ama sadece iki kişiyiz. Bu daha ziyade çizgi olur. | Open Subtitles | ولكن ليس هناك غيرنا إنها تحتاج إلى أكثر من خطّ |
Ve eğer, bu kafa dengede ise, ...çıkıntılı bir yüzden ziyade oldukça yassı bir yüzü olması daha iyidir. | Open Subtitles | وحتى تكون الرأس متوازنة جيداً فمن الأفضل ألا يكون لديه فك ضخم، أو بالأحرى يُفضل أن يكون وجهه مسطحاً |
Şu anki manasıyla; arabaların, protez bir aletten ziyade, isteğe bağlı bir özgürlük aracı olduğu bir şehir denilebilir. | TED | حسنًا، للحصول على تعريف أفضل، فهي مدينة تكون فيها السيارة أداة اختيارية للحرية، بدلًا من جهاز صناعي لابد منه. |
Belki de gelişmiş medeniyetler, dış uzaydan ziyade iç uzayı keşfetmeyi seçtiler veya kısa mesafeleri keşfedecek mühendisliğe sahipler. | TED | ربما تختار حضارة متقدمة استكشاف الفضاء الداخلي بدلاً عن الفضاء الخارجي، أو الهندسة لمسافات قريبة بدلاً عن البعيدة. |
Daha ziyade bazı tasarımcıların yetenekleri hakkında konuşmak istiyorum. | TED | وأود بدلاً من ذلك التحدث كم رائعون بعض هؤلاء المصممين. |
Ve bu doğaya karşıdan ziyade doğayla birlikte ilk çalışışımdı. | TED | وكانت هذه هي المرة الأولى التي أعمل فيها مع الطبيعة، بدلاً عن العمل ضدها. |
Çin'de satranç taşları, yerli strateji oyunu Go'da olduğu gibi, içlerinden ziyade tahta karelerinin kesişme noktalarına yerleştirildi. | TED | في الصين، وضعت قطع الشطرنج في التقاطعات على مربعات اللوحة بدلاً من داخلها، كما جرى في استراتيجية اللعبة الأصلية. |
Ama bu sürgün Dante'yi susturmaktan ziyade, onun en büyük eleştirileri yapmasına yol açtı. | TED | ولكن بدلاً من إسكاته، جعل هذا المنفى الدائم من دانتي أعظم النقاد. |
Hatırlarsanız başta amacın nedenden ziyade niye ile ilgili olduğunu söylemiştim. | TED | هل تلاحظون عندما قلت في البداية، أن الأمر حول ذلك لماذا، بدلاً عن الآن؟ |
Birbirimize ne kadar benzer olduğumuzdan ziyade, ne kadar farklı olduğumuzu vurgular. | TED | وهي تؤكد كم أننا مختلفون بدلاً عن كم نحن متشابهون. |
Atom enerjisini açığa çıkaracak olursak, insanlığa hayırdan ziyade bir felaketin kapılarını açabiliriz. | Open Subtitles | اذا كنا سنطلق طاقة الذره بدلا من المباركه لربما تجلب الكوارث علي الانسان |
Müşteri ve sivillerden ziyade kendi türünü daha çok rahatsız ediyor. | Open Subtitles | بدلا من الزبائن والمدنيين ، عندها مشكلة أكبر مع بنات جنسها |
Ben ondan ziyade mileydinin çılgınca bir şey yapmasından endişeleniyorum. | Open Subtitles | سأكون قلقاً أكثر من أن ترتكب هي حماقة وليس هو |
Ama Rorschach'a göre önemli olan deneklerin ne gördüğünden ziyade göreve nasıl yanaştıklarıydı. | TED | ولكن، لم يكن ما رآه الخاضعون للاختبار هو الأهم بالنسبة لرورشاخ، ولكن بالأحرى كيف نظروا إلى المهمة. |
Sert bir hareketten ziyade yavaşça artan bir gücü işaret ediyor. | Open Subtitles | يدل هذا على أنه تعبث بأحشاء عضوه بدلًا من قطعه بشدة |
Demek istediğim Senatör Vaughn'dan ziyade ben adamın daha çok tipiyim. | Open Subtitles | اقصد انا نوعا ما سأكون نوعه المفضل اكثر من سيناتور فوغان. |
Benim görüşüme göre yüksek hidromorfon seviyeleri acıyı gidermek amaçlı kullanımdan ziyade eğlence amaçlı kullanımla daha çok uyusuyor. | Open Subtitles | أن المستويات المرتفعة للهايدرومورفون تتوافق بشكل اكثر مع الإستخدام بغرض المتعة أكثر منه للتخلص من الألم |
Bana deli diyebilirsin ama beni paramdan ziyade ben olduğum için sevecek birini bulmaya niyetliyim. | Open Subtitles | حسناً، اسمع، قد تظنّ أنّي مجنونٌ، ولكنني عازم على ايجاد امرأةٍ تودّ أن تكون معي لشخصيّتي وليس لما أملك. |
Ya eğer yanlış düşmana karşı savaşıyorsak, insülin direncinden ziyade obezite ile savaşıyorsak? | TED | ماذا لو أننا نحارب المشكلة الخطأ، محاربة السمنة عوضاً عن محاربة مقاومة الإنسولين؟ |
Bizim, sorunları çözmeye çalışan insanlardan ziyade, ünlülere dönüştürüldüğümüz bir gidişat var. | TED | وهناك طريقة ما تحولنا خلالها إلى مشاهير عوضًا عن أُناس يحاولون أن يحلوا المشكلة. |
Bir vücut haritasından ziyade, beyinlerinde bir davranış kütüphanesi vardır. | TED | فبدلاً من خريطة الجسم، يحتوي دماغ الرخويات على مخزون سلوكي. |
Taşların çağından ziyade çağların değiştiremediğiyle ilgileniyorum. | Open Subtitles | إننى أكثر اهتماماً بالصخور المعمرة عن اهتمامى بعمرها |
Daha ziyade buz yanığına benziyor aslında. | Open Subtitles | في الحقيقة، تبدو أكثر كحرق ناتج عن التجميد |
Senin yeterince inceleme yapmandan ziyade... suç mahallinin bütünlüğünü dikkate almak zorundaydım. | Open Subtitles | كان يجب أن اركز فى القضيه000 سواء أنك حصلت على وقت كافى فى هذه الوظيفه ام لا |