Hadi ama, adamım. Bu zor bir iş. Aşağısı sıcak. | Open Subtitles | بحقك يا رجل انه عمل شاق و الجو حار بالاسفل |
zor bir iş ve ben dayanmaya çalışıyorum fakat çoğu kez ellerim acıyor. | Open Subtitles | انه عمل صعب و لكنى أحاول التكيف معه و لكن يداى تؤلمانى طوال الوقت |
zor bir iş, çünkü bütün araştırmalarımıza karşın beyin hala bilinen evrendeki en karmaşık cihaz. | Open Subtitles | وهذه مهمة صعبة فمع وجود كل هذا البحث لا يزال المخ أكثر الأدوات تعقيداً في الكون المعروف |
11.000 hektarlık bir araziyi idare etmek çok zor bir iş. | Open Subtitles | ادرارة 28000 فدان من المزارع لهو أمر كبير |
Pekala, anladım, Çünkü bu zor bir iş olabilir. | Open Subtitles | حسنا، أتفهم ذلك لأن إزالة الثلج يمكن أن يكون صعبا |
Evet, harika bir baba ve bu çok zor bir iş, ayrıca başına ne çok şeyin geldiğini de biliyoruz. | Open Subtitles | أعني، نعم، إنه والد رائع و هذه وظيفة شاقة و نعلم حجم المأساة التي عاشها |
Fakat yine okul eğitiminde olduğu gibi bu zor bir iş. | TED | ولكن أيضاً كما في المبادرات المدرسية إنه عمل شاق. |
zor bir iş sadece en iyi ve değerli halıları tamir ediyoruz. | Open Subtitles | ، إنه عمل شاق وقد أصلحنا فقط . السجاد الذي يملك قيمة فقط |
Bir adamın bir başka adamı rezil etmesi, çok zor bir iş. | Open Subtitles | انه عمل شاق لرجل هذا يجعل الشخص الاخر يبدوا سيئ |
Bu çok zor bir iş olmamalı Simone. | Open Subtitles | حسنا , ذلك يجب ان لايكون عمل صعب , سيمون |
Pekala, vücudunuzdaki tüm bu yağları almak zor bir iş oldu Bayan Griffin... ama siz eski halinize güzelce döndünüz. | Open Subtitles | لقد كان عمل صعب .. إزالة كل تلك الشحوم لكي نصل إلى قلبك .. |
Oldukça zor bir iş fakat çalıştığım şirkete getireceğim kar görünmeden beni işten çıkarmak zorunda kaldılar. | Open Subtitles | عمل صعب جداً لكن شركتي قررت التقليص مباشرة، قبل تسليم مكافآتي |
Aether'ı dönüştürmek Audrey göremezken, ben de böyle hissederken çok zor bir iş. | Open Subtitles | تحويل الأثير انها مهمة صعبة إذا كانت أودري عمياء وأنا أشعر بأن الجحيم مستعر داخلي |
Peki bizim yaklaşımımızda ne oldu, yani kod kısmını eklediğimizde ? Gördüğünüz gibi çok daha iyi . Bir bebeğin yüzü olduğunu söyleyebilmenin ötesinde bu bebeğin yüzü olduğunu da söyleyebilirsiniz, ki bu gerçekten zor bir iş. | TED | ولكن ماذا عن طريقتها باضافة الشفرة ؟ فسوف ترى ليس فقط افضل بكثير وليس فقط تستطيع تميز وجه الطفل ولكن يمكنك ان تميز لمن وجه الطفل هذا بسبب دقة التفاصيل وهي مهمة صعبة للغاية |
11.000 hektarlık bir araziyi idare etmek çok zor bir iş. | Open Subtitles | ادرارة 28000 فدان من المزارع لهو أمر كبير |
Ve bu ne kadar önemli biliyorum, inan bana, ama bir çocuk büyütmek çok zor bir iş., ve kim küçük bir yardım almaz ki? | Open Subtitles | وأعلم مدى أهمية ذلك, صدقيني ولكن تربية طفل قد يكون صعبا جدا ومن قد لا يحتاج لبعض المساعدة؟ |
- Çok zor bir iş. | Open Subtitles | -إنها وظيفة شاقة |
Başlı başına zor bir iş zaten, üstüne bir de evde kimsen yoksa... | Open Subtitles | إنها وظيفة صعبة بالأصل ولكن أن لا يكون لديكِ أحدٌ لتعودي له في حال رجوعكِ للمنزل؟ |
- Bu zor bir iş. | Open Subtitles | هذا هدف صعب المنال. |
Bu da benim yemek yapmayı öğrenmem anlamına geliyor ki bu da bence çok zor bir iş değil. | Open Subtitles | ..هذا يعنيأنّهيجبأنأتعلّم الطبخ. والذي يبدو أكثر من عمل شاقّ لي. |
Oldukça zor bir iş olmalı. | Open Subtitles | لابد انه عمل فظيع |