Benim de öyle ama tek yapmam gereken sana bakmak Ve inandığım her şey yitip gidiyor. | Open Subtitles | و أنا أيضا ، و لكن كل ما على هو أن أنظر اليك و كل ما آمنت به يتلاشى |
Ya, çok sağlam inandığım her şey bir yalansa? | Open Subtitles | ماذا لو كان كل ما آمنت به بشدة كان كذبة؟ |
Uğruna çalıştığım herşey, inandığım herşey, doğru kabul ettiklerim... | Open Subtitles | كل شيء عملت لأجله , كل شيء آمنت به , ذهب بحق |
Senin ilişkimiz için inandıklarına bizzat ben de inandım. | Open Subtitles | وكل ما آمنت به عنا آمنت به أنا ايضاً |
Aslında ben öyle görmedim, ama Billy'nin ne istediğini tam olarak bildiğine inandım. | Open Subtitles | ،شخصياً لم أرَ ملائمتها للدور لكن الشيء الوحيد الذي آمنت به أن (بيلي) يعرف مبتغاه بالضبط |
Kendi inandığın şeyler için. | Open Subtitles | لقد خضت ذلك من أجل نفسك من أجل شئ آمنت به |
Annemin bıraktığı ülke bizim onun son anına kadar yaşattığımız... ve onun inandığı ülkeydi. | Open Subtitles | البلد التي تركته أمي كان البلد الذي آمنت به و الذي أبقيناه حياً حتى آخر لحظات عاشتها |
müziğe, hayatıma ve kendi hakkımda inandığım her şeye ihanet ettiğim gün olur. | Open Subtitles | الذي خنت فيه كل شيء آمنت به بخصوص الموسيقى والحياة ونفسي انا |
İnandığım her şey alt üst oldu. | Open Subtitles | كل شيء آمنت به يوماً قد إنقلب رأساً على عقب. |
Benden 200 yıldır inandığım ve uğruna savaştığım her şeyden vazgeçmemi istiyorsun. | Open Subtitles | أنت تطلب مني أن أتخلى عن كل شئ آمنت به قاتلت من أجله لـ200 عام |
Güvendiğim adamı herkesten çok inandığım adamı bana uyku masalları okuyan adamı | Open Subtitles | رأيت الرجل الذي وثقت به الذي آمنت به أكثر من أي شخص الذي كان يقرأ لي قصص ما قبل النوم |
Bütün hayat hikayemi kilisedeki o geceye kadar izleyebilirim, kurtarıcımın gelmediği o geceye; en çok inandığım şeyin yalan değilse bile, tamamen doğru olmadığını gördüğüm geceye. | TED | استطيع تتبع كل الدراما في حياتي منذ تلك الليلة في الكنيسة عندما لم يأت مخلصي؛ عندما اتضح ان الشيء الذي آمنت به بكل يقين، ان لم يكن كذبة، فهو على الأقل ليس الحقيقة. |
Lanet olsun! Bu da inandığım her şey gibi paramparça oldu. | Open Subtitles | سحقاً، لقد إنهار مثل كل شيء آمنت به |
Buna inandım ben. | Open Subtitles | هذا مـا آمنت به |
Hayatım boyunca Tanrıya inandım. | Open Subtitles | آمنت به بلادي كلها الحياة. |
Ona inandım. | Open Subtitles | لقد آمنت به |
Ona inandım. | Open Subtitles | لقد آمنت به |
Son iki yılda 6 keşif gezisi yaptıracak kadar inandığın bir masal. | Open Subtitles | خيال آمنت به حتى مولت ستّ بعثات خلال السنتين الماضية. |
Ne yani bugüne dek inandığın her şeye sırtını mı döneceksin? | Open Subtitles | إذاً ستدير ظهرك فحسب على كل ما آمنت به ؟ |
Annemin bıraktığı ülke bizim onun son anına kadar yaşattığımız... ve onun inandığı ülkeydi. | Open Subtitles | البلد التي تركته أمي كان البلد الذي آمنت به و الذي أبقيناه حياً حتى آخر لحظات عاشتها |