En nihayetinde bir çocuğun ailesi, çocuğunun Güvende olması için her şey yapar. | Open Subtitles | على كلٍّ , فأيّ من الأبوين مستعدّان لفعل أيّ شيء لبقاء ابنهما آمنًا |
Onu yanımda tutuyorum dostum. Çocuklarını bu sayede Güvende tutarsın. | Open Subtitles | أبقيها قريبة منّي يا صاح، وهكذا يبقي المرء ابنه آمنًا. |
Güvende oluruz. Çıkamayız ama onlar da içeri giremez. | Open Subtitles | سيكون آمنًا ربما ، لن نتمكن من الخروج لكن لن يتمكنوا من الدخول |
İkili gruplar hâlinde etrafı kesebileceğiniz güvenli bir yer bulun. | Open Subtitles | لننقسم لمجموعات من فردين ولنجد مكانًا آمنًا على مدى النظر. |
Sakın bana güvenli değil deme. Ben sana güvenli olmayanı söyleyeyim. | Open Subtitles | لا تخبرني أن ذلك غير آمن، سأخبرك أنا بما ليس آمنًا. |
İşe yaramalı, güvenli olmalı. | TED | فالأمر من المفترض أن ينجح وأن يكون آمنًا. |
- O telefon sağ salim elinizde olmadan dinlenmek yok. | Open Subtitles | لاترتاحواحتىذلك الهاتف.. ـ يكون في يدي آمنًا ـ مفهوا |
Bu sırada onun Güvende olmasını sağla sen. | Open Subtitles | حتى ذلك الحين، إحرصي على بقاء الصندوق آمنًا |
Oyununu terk edersen Güvende kal, tetikte ol ve ne yaparsan yap ama ölme. | Open Subtitles | إن تركت لعبتك، فابق آمنًا ومتيقظًا ومهما كان ما تفعله، لا تمت |
Güvende olmak severim öylece gidip ülke ekonomisini tehlikeye atmayı değil. | Open Subtitles | أريد أن أكون آمنًا ولا أريد أن أعرض اقتصاد البلد لأي مخاطرة |
Kayıtta dediğim gibi. Onu saklamak için burayı kullandık. Biri onu almaya gelene dek Güvende olsun diye. | Open Subtitles | كما قلتُ على الشّريط، لقد استخدمنا هذا المكان لنخبّئه، ونُبقيه آمنًا حتّى يعود أحدٌ من أجله. |
Güvende tutmak isterim ama alıp kaçmak için zorlanacağım kadar da Güvende değil. | Open Subtitles | لوددته أن يكون آمنًا، لكن ألّا يكون آمنًا جدًّا بحيث يشقّ عليه أخذه والهرب |
O zırhın içinde Güvende olacağını düşündüğünü biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّك تحسب نفسك ستكون آمنًا داخل تلك الحلّة المدرّعة. |
Buradaki geleceğimiz konusunda da iç bölgedeki çiftçiler arasında Güvende olmamızı sağlayacak bir anlaşma yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | وبالنسبة لمستقبلنا هنا أنا أعمل على اتفاق سيوفر لنا مكانًا آمنًا بين المزارعين على الجزيرة |
Ne söyleyeceksen bana söyle ve ben de ona ileteyim. Buyrası güvenli değil. | Open Subtitles | أنتَ أخبرني بما لديك و أنا سأنقل الرسالة ، هذا المكان ليس آمنًا |
Bu ayı suyun içine doğru gidiyor. güvenli olduğunu düşündükleri için denize yöneliyorlar. | Open Subtitles | ،ذلك الدبّ متجه نحو الماء إنها تعتبره مكانًا آمنًا لذا تتجه إلى البحر |
Burası güvenli değil. Onları korumak için aileni buradan kurtarmanı istiyorum. | Open Subtitles | ،هذا المكان ليس آمنًا .أودّك أن تخرج أسرتك من هنا لحماتيهما |
Pek güvenli değil ama çalan olursa senden daha az harcayacaktır muhtemelen. | Open Subtitles | ليس آمنًا للغاية، لكن، مهما يكن من يسرقها فغالبا سينفق أقل منك. |
Tehlikeli kararlar vermenize engel olmalı. | Open Subtitles | يجب أن تبقيك آمنًا من اتخاذ أيّ قرارت خطيرة. |
Şu anda en önemlisi oğlunu sağ salim kurtarmaktır. | Open Subtitles | أهمّ شيء الآن هو التركيز على إعادة ابنك للبيت آمنًا. |