| Belki de bu nedenle Düzen Efendileri Dünya'ya saldırısında Apophis'e yardım etmedi. | Open Subtitles | ذلك يوضح لماذا لم يشارك حكام النظام فى هجوم أبوفيس على الأرض |
| Apophis tek şansı var. Sokar'ı onu öldürmeyeceğine ikna etmeli. | Open Subtitles | لدى أبوفيس فرصة واحدة يجب أن يقنع سوكار ألا يقتله |
| Bir gün Moac'ın küllerini Apophis'in mezarı üstüne serpmek istiyorum. | Open Subtitles | يوما ما أريد أن أنثر رماد مواك على قبر أبوفيس |
| Apophis, Teal'c Chulak'ta isyan tohumlara atana kadar böyle birşeye ihtiyaç duymadı. | Open Subtitles | أبوفيس لم يكن يحتاجها حتى قام تيلك بزرع بذور التمرد على شولاك |
| Bu kadar kolay kontrol edilmeye izin vermeseydin Apophis şimdi Tok'ra'yı yoketmiş olabilirdi. | Open Subtitles | لم يكن من السهولة معالجة الأمر ببراعة أبوفيس ربما كان سيزيل التوك رع |
| Cronus ve Apophis'in ölümleri diğer Düzen Efendileri'nin sömürebileceği bir güç boşluğu oluşturdu. | Open Subtitles | موت أبوفيس كرونوس خلق فراغ في السلطة حكام النظام الآخرون يحاولون استغلال الموقف |
| O zaman onun kalbinin içini görmüş ve Apophis'e tapmadığını anlamıştım. | Open Subtitles | نظرت في قلبة وعرفت أنه ان يعبد أبوفيس أكثر من ذلك |
| Schweickart, Apophis adlı asteroidle ilgili hayli müteyakkız olmamız gerektiği konusunda ısrarcı. | Open Subtitles | أصر شويكارت على أن نبقى في حالة تأهب قصوى تجاه الكويكب أبوفيس |
| Apophis'i bir sorun olarak da görmüyorum. Aslında Apophis, bizim için gizli bir lütuf | TED | لا أظن أن أبوفيس يمثل مشكلة. في واقع الأمر، فإن أبوفيس هو نعمة خفية فى نتائجها، |
| Bir süre, raporlarda Apophis asteroitinin 2036'da Dünya'ya çarpma ihtimali 625'te 1 olarak belirlendi. | TED | منذ فترة من الزمن، والتقارير ترجح بأن احتمالات أن يضرب الكويكب أبوفيس الأرض سنة 2036 هي 1 من 625. |
| Apophis, yılan tanrısı, Ra'nın rakibi, gecelere hükmeder. | Open Subtitles | أبوفيس, الاله الثعبان , منافس رع , يحكم في المساء. |
| - Jaffa rahipleri. o Apophis'in amblemi. - Ne taşıyorlar? | Open Subtitles | رهبان جافا ، هذا شعار أبوفيس - ماذا يحملون ؟ |
| Rahipler ayılınca, Apophis'e onlara ihanet ettiğini söyleyeceklerdir. | Open Subtitles | عندما يأتي الكهنة سيخبرون أبوفيس أنك خنتهم |
| Kristalin erimiş köşesinin, Apophis'in yılan muhafızları ateş ettikten sonra geçit odası duvarların haline benzediğini fark ettim. | Open Subtitles | لاحظت ان الحافة اللامعة للبلورة التي اذيبت عندها تشبه حوائط غرفة البوابة بعدما أطلق أبوفيس و حراسه النار على المكان |
| Bazıları, Apophis gibi, büyük krallardır ve tanrıları olarak pekçok dünyaya hükmederler, ama onların barışa ihtiyacı yoktur. | Open Subtitles | البعض ، مثل أبوفيس هم قادة كبار و يحكمون عوالم عديدة كآلهة لها و لكنهم ليسوا في حاجة للسلام |
| Apophis bu gezegenden canlı çıkmamıza izin vermez. | Open Subtitles | أبوفيس لن يسمح بترك هذا العالم على قيد الحياة |
| O halde diyorsun ki Hanno'nun babasının ölümünden Apophis sorumludur, öyle mi? | Open Subtitles | اذا تقول ان أبوفيس مسؤول عن موت والد هانو؟ |
| Apophis'in hizmetindeyken pek çok şey yaptım. | Open Subtitles | عندما كنت في خدمة أبوفيس فعلت العديد من الاشياء |
| - Artık Apophis'in emrinde değilim. - O halde, kimin hizmetindesin? | Open Subtitles | أنا لست فى خدمة أبوفيس إذن تعمل فى خدمة من بالضبط ؟ |
| - .. Apophis'e karşı savaşta. - Ve diğer tüm Goa'uld'lara. | Open Subtitles | فى الحرب ضد أبوفيس و كل الجواؤلد الآخرين |
| Her gece şeytan Apofis ile savaşmak benim sorunluluğum. | Open Subtitles | إنه من مسؤوليتي محاربة الشيطان (أبوفيس) في كل ليلة. |