"أتخيل نفسي" - Traduction Arabe en Turc

• hayal ediyorum
• olarak hayal
• durduğumu hayal
• hayal edemiyorum

Hücremde uzanıp seni öptüğümü hayal ediyorum sevişmeyi değil yalnızca saatler boyu hiç durmadan öpüşmeyi.
إنني أستلقي في زنزانتي أتخيل نفسي أقبّلك, لا أن أمارس الحب معك فقط أقبّلك لساعات وساعات

Muhafızlarla büyük bir tepenin üzerinde savaşa hazır ve nazır durduğumu hayal ediyorum.
أتخيل نفسي على منحدر هائل برفقة الحراس، متأهبين للمعركة

Kendimi her zaman ayakta, büyük bir pencerenin önünde onların yürüyüşünü bir kez daha izlerken hayal ediyorum.
أتخيل نفسي أنظر من النافذة الكبيرة، و أراهن يعبرن البوابة ثانية.

Kendimi avukat olarak hayal ediyordum, o büyük sandalyede oturarak.
كنت أتخيل نفسي كمحامية تجلس على كرسيها الكبير

Bütün gün boyunca bir masanın arkasında oturacağımı hayal edemiyorum.
لا أستطيع أن أتخيل نفسي خلف مكتب طوال اليوم.

Kendimi o koca kel kafasını büyük bir baltayla yararken hayal ediyorum.
أتخيل نفسي أحطمُ رأسهُ السمينَ الأصلع بفأسٍ كبير

Birtwick Park'taki o büyük çayırda olduğumu hayal ediyorum.
أتخيل نفسي لا زلت في حديقة بريتورك

Bazen ikimizi beraber hayal ediyorum.
في بعض الأحيان أتخيل نفسي معك سوياً

Son günlerde, Terrence, ikimizi beraber hayal ediyorum.
مؤخراً، يا (تيرينس) أتخيل نفسي معك سوياً

Kendimi hep Alaska'da hayal ediyorum.
لقد أعتدت أن أتخيل نفسي في"ألاسكا".

Tüm bu sohbet boyunca kendimi, ikimizin arasındaki tahtta oturup, konuşmamızı izliyor olarak hayal ettim.
خلال هذه المحادثة كنتُ أتخيل نفسي جالساً على عرش بيننا أشاهد كلّ مايحدث

Kendimi asla üniversiteye giden biri olarak hayal etmediğimi de...
وأنني لا يمكن لي أبدا أن أتخيل نفسي ذاهبة إلى الكلية , و

Bunun bana olacağını düşünmezdim, ama kendimi evlenmiş ve çocuk sahibi olarak hayal edebiliyorum.
لم أفكر في الامر من قبل ولكن أتخيل نفسي أتزوج وأرزق بأطفال

Sen Nehri'nin kıyısında yürüdüğümü ve Eyfel Kulesi'nin tepesinde durduğumu hayal ettim.
أتخيل نفسي وأنا أسير على ضفاف نهر "السين" وأقف أعلى برج (إيفل)

Bebek için yüzme derslerinde ikimizi hayal edemiyorum gerçekten.
لا أستطيع أن أتخيل نفسي معها في درس سباحة الطفل

Başka bir yerde başka bir şey yapıyor olmayı hayal edemiyorum ben de.
لا أتخيل نفسي بأي مكانٍ آخر أو القيام بأي شئٍ آخر

Babamı potaya top fırlatırken hayal edemiyorum.
لم أستطع أن أتخيل نفسي مع أبي نطارد الكرة لنضعها في السلة