Sana göre. Anlaşmamızı hatırlatmak istiyorum. | Open Subtitles | عليكِ، أُريدكِ أن تحترمي أتفاقنا أساعدكِ بجلب الصندوق الأسود |
Ona Anlaşmamızı bozarsa kafasını uçuracağımı söyledim. | Open Subtitles | لقد أخبرتها, لو خالفت أتفاقنا سأضع رصاصة في رأسك |
Anlaşmamızı bozan sen olmana rağmen sana bu güzel spor temalı buketi getirdim. | Open Subtitles | و... وبالرغم من أنكي أنتي من خالف أتفاقنا أحضرت لكي هذه الباقة الرياضية الجميلة |
Sen çocuğu canlı istemiyordun, çocuğu ölü istiyordun, Anlaşmamız böyleydi. | Open Subtitles | أنت لا تريد الطفل حي أردته ميت, حسب أتفاقنا |
Yeni şartlarım şunlar ölümsüzlük için beyaz sıvı Anlaşmamız maddi olarak değişmeyecek. | Open Subtitles | تلك الشروط الجديدة.. الأبيض من أجل الخلود لا تخرق أو تؤثر على أتفاقنا. |
Bu anlaşmada yoktu, siz bu hale getirdiniz. | Open Subtitles | لم يكن جزء من أتفاقنا عبثكماالمرةتلوالمرة. |
ABD ile bizim Anlaşma alanlarını ve miktarları gösteren haritalar. | Open Subtitles | الخرائط تظهر الحقول والكميات في أتفاقنا مع الولايات المتحدة |
Anlaşmamızın bozulduğu anlamına mı geliyor bu? | Open Subtitles | هل هذا يعني أن أتفاقنا ألغيه؟ |
Ay sonunda Paris'e döneceğim ve sonunda Anlaşmamızı sağlamlaştırmak için sizinle yüz yüze görüşmeye çok hevesliyim. | Open Subtitles | "سأعود لباريس في نهاية الشهر وأنا متشوق لرؤيتك أخيرا وجه لوجه لترسيخ أتفاقنا" |
İşi bitiririz, Anlaşmamızı unutma yeter. | Open Subtitles | سوف ننهي الامر لكن تذكري أتفاقنا فحسب |
Ay sonunda Paris'e döneceğim ve sonunda Anlaşmamızı sağlamlaştırmak için sizinle yüz yüze görüşmeye çok hevesliyim. | Open Subtitles | "سأعود لباريس في نهاية الشهر وأنا متشوق لرؤيتك أخيرا وجه لوجه لترسيخ أتفاقنا" |
Anlaşmamızı unutma. | Open Subtitles | : الأن لاتنسي أتفاقنا |
Anlaşmamızı biraz değiştirmek istiyorum. | Open Subtitles | أرغب في تعديل أتفاقنا قليلاً |
Anlaşmamız böyleydi. Topa dokunun. | Open Subtitles | هذا جزء من أتفاقنا, ألمسوا الكرة |
Bu bizim Anlaşmamız değildi | Open Subtitles | -وحدك , لم يكن هذا أتفاقنا . أيها الرجل الهام |
Anlaşmamız vardı öyle değil mi? | Open Subtitles | هذا هو أتفاقنا.. ؟ |
Anlaşmamız böyle değildi. Onu Attuma için serbest bıraktın. | Open Subtitles | (ذلك لم يكن أتفاقنا , أنت أخرجته لأجل (أتوما |
Bizim Anlaşmamız gibi, değil mi? | Open Subtitles | أليس هذا هو أتفاقنا ؟ |
Hadi ama abi. Bu anlaşmada yoktu. | Open Subtitles | ويحك يا رجل هذا لم يكن أتفاقنا |
Bu anlaşmada yoktu. | Open Subtitles | هذا لم يكن أتفاقنا |