Sadece Japonya'daki evde neler oluyor diye bir bakayım dedim. | Open Subtitles | كنت أتفقده فقط كي أرى إن كان هناك رسائل عن المنزل من اليابان. |
Yardım gerekirse diye ona bir bakayım dedim. | Open Subtitles | ارتأيت أن أتفقده تحسبًا مما إذا احتجنا دعمًا. |
Önce ben bakarım, sen kapıyı aç sadece. | Open Subtitles | دعني فقط أن أتفقده أولاً و بعدها قومي بفتحه، حسناً؟ |
Ben gidip bakarım. Oz'a geri dönmenin bir yolu yok. | Open Subtitles | سوف أتفقده (أسمع, لا يوجد طريق للعودة إلى عالم (اوز |
Tuvalete gidelim de bir bakalım. | Open Subtitles | دعني أتفقده بالحمام |
Beni de. Kontrol etmeme izin ver. | Open Subtitles | وأنا أيضاً دعيني أتفقده |
Bi' kontrol edeceğim. | Open Subtitles | أظن انه يجب ان أتفقده |
Bir bakayım. | Open Subtitles | دعني أتفقده |
- Ben gidip fırına bakayım. | Open Subtitles | دعوني أتفقده. |
- Gidip ona bir bakayım. | Open Subtitles | سوف أتفقده |
Bırak bakayım. | Open Subtitles | دعني أتفقده. |
Yarın yanına uğrar, bir bakarım. | Open Subtitles | سأمر عليه غداً و أتفقده |
Ben bakarım. | Open Subtitles | سأذهب و أتفقده |
Tuvalete gidelim de bir bakalım. | Open Subtitles | دعني أتفقده بالحمام |
Tuvalete gidelim de bir bakalım. | Open Subtitles | دعني أتفقده بالحمام |
Tuvalete gidelim de bir bakalım. | Open Subtitles | دعني أتفقده بالحمام |
Beni de. Kontrol etmeme izin ver. | Open Subtitles | وأنا أيضاً دعيني أتفقده |
kontrol edeceğim. | Open Subtitles | سوف أتفقده |