Bence uyku ve iş çok yakın ilintili. Ve bu sadece uyurken çalışabilirsin ve çalışırken uyuyabilirsin değil. | TED | أعتقد أن النوم والعمل لهما علاقه وطيده ليس باماكانك فقط العمل بينما أنت نائما يمكنك أيضا النوم أثناء العمل. |
Onun laboratuvarında çalışırken memeli hayvanların genetik yapısını öğrendim ve test ettim. | TED | أثناء العمل في مختبر دكتور تشرش، بدأت في تعلم إجراء التجارب على البنية الوراثية للثدييات. |
Önceki hafta görev başında öldürüldü, hanımefendi. | Open Subtitles | لقد قُتل أثناء العمل في الأسبوع الفارط ، يا سيّدتي. |
Adamı dışarı çıkar. İş başında uyumuş gibi görünsün. | Open Subtitles | خُذاه إلى الخارج إجعلاه يبدو وكأنه نائم أثناء العمل |
Benim durumumda iş öncesi içmek, iş sırasında içmek... ve sonunda da iş yerine içmek başladı. | Open Subtitles | كنت أشرب قبل العمل وبعد العمل ثم بدأت بالشرب أثناء العمل |
Hayır, teşekkürler. Görev sırasında içemem. | Open Subtitles | لا، شكراً، لا يمكنني الشراب أثناء العمل |
İşyerinde ilişkimizden bahseden ben değilim. | Open Subtitles | لستُ مَن يتحدّث عن علاقتنا أثناء العمل |
Dediğim gibi, iş yerinde mastürbasyon yapmak hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | قلت لك, لا أريد الإستمناء فى المرحاض أثناء العمل لا |
Aynı zamanda, çalışırken onlara hiç ilgi göstermedim. | Open Subtitles | فى ذات الوقت، لم أكن مهتماً بذلك أثناء العمل. |
çalışırken asla içki içmem. Zihni bulanıklaştırır. | Open Subtitles | أنا لا أسكر أثناء العمل ذلك يغيم على الذهن |
çalışırken bir yeriniz kolayca kesilebilir. | Open Subtitles | من السهل جداً أن تجرحي نفسكِ أثناء العمل بهم |
Sadece gösteriş için. çalışırken içki içmem. | Open Subtitles | هذا للعرض فقط أنا لا أحتسي الكحول أثناء العمل |
Doktor, Wyatt görev başında içmeme izin vermiyor. | Open Subtitles | تعرف أن ويات لا يسمح بالشرب أثناء العمل |
Aynen öyle. Anladığım kadarıyla görev başında içtiğiniz için işinize son verilmiş. | Open Subtitles | فهمت أنك مطرود للشرب أثناء العمل |
görev başında sarhoş olduğum için kovdu beni. | Open Subtitles | لقد طردني لأنني كنث ثملاً أثناء العمل |
Park ve Mesireler Bürosu'ndan geliyorum! İş başında uyurken yakalandınız! | Open Subtitles | مرحباً يا رفاق، أنا ضمن الخدمات هل كنتم نائمون أثناء العمل |
Onu daha hiç iş başında görmedik. | Open Subtitles | نحن لم نرى مهارته أثناء العمل بعد، |
Sadece iş sırasında buluşuyoruz. | Open Subtitles | الزمن الوحيد الذي إلتقينا فيه كان أثناء العمل |
Bishop demişti ki: "İş sırasında içmek yok Aidan". | Open Subtitles | على أية حال , بيشوب قال لا مزيد من الشرب أثناء العمل , أيدن |
Hayır, teşekkürler. Görev sırasında içemem. | Open Subtitles | لا، شكراً، لا يمكنني الشراب أثناء العمل |
- Kovmalısın, işyerinde uyuyor adam. | Open Subtitles | نعم يجدر بك ذلك هو ينام أثناء العمل |
Eğer bu hayvanı iş yerinde tacize uğradığın gerekçesiyle dava etmek istersen bana çağrı at. | Open Subtitles | لو أردت مقاضاته للتحرش الجنسي أثناء العمل أو حيازة المخدرات هاتفيني |
Hayır, onlar iş zamanı sigara içmezler, onlar iyi adamlar. | Open Subtitles | لا، رجالي لا يدخنون أثناء العمل إنهم رجال محترمون |
İş esnasında sadece iş vardır. Başka bir şey olamaz. | Open Subtitles | أثناء العمل ' تركز فقط على عملها .. |
Şu üçü sağlam sarhoş olmuşlar. Casuslar iş üstündeyken sarhoş olmazlar. | Open Subtitles | هؤلاء الثلاثة ثملون جداً، ولا يثمل الجواسيس أثناء العمل. |
Ve ben öyle sanıyorum ki sahada öğrenme biz denedikçe orada olacak. | TED | ونحن نفترض أن التعلم أثناء العمل سيكون موجود من أجلنا ونحن نحاول. |