"أجل الحصول" - Traduction Arabe en Turc

    • almak için
        
    • çayırlık için
        
    • etmek için
        
    Çünkü çalışmasında ihtiyacı olan oksijeni almak için mücadele ediyor. Open Subtitles لانه يكافح من أجل الحصول على الأكسجين الذي يحتاجه للعمل.
    Hala sigorta almak için bir yerleri mi yakıyorsun? Open Subtitles هل ما زلت تحرق الأشياء من أجل الحصول على التأمين؟
    -O formu almak için neler yaptım ben sen biliyor musun? Open Subtitles هل لديك أية فكرة عما فعلته من أجل الحصول على تلك الصيغة ؟
    Bu çayırlık için onlarla yarış halinde olduğumuzu sanıyorlar. Saldırılarının sebebi bizi öldürmekten ziyade kendi alanlarını belirleme amaçlıydı. Open Subtitles في تفكيرهم، نحنُ نحاربهم مِن أجل الحصول على الأرضِ ذلك الهجوم كان بِشأنِ المطالبة بالمكانِ أكثر مِن قتلنا
    Onun zamanında, fosil yakıtları enerji elde etmek için ve ekonominin gelişmesine katkıda bulunmak için yakmak kabul edilebilirdi. TED في وقته، كان حرق الوقود الأحفوري من أجل الحصول على الطاقة ومنح الاقتصاديات فرصة التطور أمرًا مقبولا.
    Seni ele geçirmek ve sendeki olanı almak için seni incitecek başka birileri. Open Subtitles يريدون أن يحصلوا على ما لديكِ و سيؤذونكِ من أجل الحصول عليها
    Bir imzasını almak için her şeyi veririm ama uygunsuz davranmak falan da istemiyorum. Ben, tanıyorum onu. Open Subtitles سأفعل أي شيء من أجل الحصول على توقيعه أنا لا أريد أن أبدو بغيضة أو شيء ما
    Ama artık açtığına göre, elinde tuttuğun yarım formülü almak için her şeyi yapabilecek insanlara karşı dikkatli ol. Open Subtitles , لكن بما أنك فتحتها الآن . . كن حذراً، هناك هؤلاء من سيفعلون أيّ شئ من أجل الحصول على نصف هذه المعادلة
    Ama benim, ağzımdan itiraf almak için bana böyle davrandığınızı bildirmem gerekiyor. Open Subtitles بأنني سأخبرهم بقيامكما بضربي من أجل الحصول على إعتراف
    8,00 den önce evi terk ettiler ...bankadan kredi kartı almak için. Open Subtitles غادروا الشقة الساعة 8: 00 من أجل الحصول على بطاقة ائتمان مصرفية، ثم استقلوا حافلة
    Paralarını almak için insanları öldürdü. Open Subtitles هو فقط قام بقتلهم من أجل الحصول على أموالهم
    O gece beş yaşında bir çocuk sizden imza almak için arabanın arkasından koşmuştu. Open Subtitles بعد ذلك العرض جرى صبي خلف سيَّارتك من أجل الحصول على توقيعك
    O gece beş yaşında bir çocuk sizden imza almak için arabanın arkasından koşmuştu. Open Subtitles بعد ذلك العرض جرى صبي خلف سيَّارتك من أجل الحصول على توقيعك
    Çin'deki şirketini almak için seni kullanıyordu. Open Subtitles كانت تستغلك فقط من أجل الحصول على شركتك في الصين
    İntikam almak için önce hayatta olmalısın. Open Subtitles من أجل الحصول على الإنتقام يجب أن تبقى حيّ.
    Çekici kadınlar eşcinsel kulüplerini tercih ederler çünkü orada numaramızı almak için yarışan bir ton adam yoktur. Open Subtitles النساء الجذابات تفضلن نوادي الشواذ حيث لا وجود لعددٍ ما من الرجال . سيتصارعون من أجل الحصول علينا
    Onları korkutarak organları devreye sokuyor ve hormonları almak için öldürüyor mu? Open Subtitles يرفع مستوى خوفهم عن طريق إخافتهم ثم يقتلهم من أجل الحصول على الهرمونات؟
    Bu çayırlık için onlarla yarış halinde olduğumuzu sanıyorlar. Saldırılarının sebebi bizi öldürmekten ziyade kendi alanlarını belirleme amaçlıydı. Open Subtitles في تفكيرهم، نحنُ نحاربهم مِن أجل الحصول على الأرضِ ذلك الهجوم كان بِشأنِ المطالبة بالمكانِ أكثر مِن قتلنا
    Beni kullandın ve bunu sadece istediğini elde etmek için yaptın. Open Subtitles لقد تلاعبت بي، من أجل الحصول على ماتُريد
    Kısa zamanda, hatta henüz ağızlarından tek bir sözcük dahi çıkaramazken öğrenirler ki, istedikleri bir şeyi elde etmek için dikkati alıp bir tarafa yöneltebilirler. TED ويتعلمون مبكرا بما فيه الكفاية, حتى قبل استطاعتهم نطق أي كلمة أن بإمكانهم أخذ هذا التركيز والتحرك إلى مكان ما من أجل الحصول على الأشياء التي يريدونها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus