| Bunu neden yaptığımı bile bilmiyorum. Basketbolu sevmem bile. | Open Subtitles | أجهل حتى لماذا أفعل ذلك، لا أحب كرة السلة حتى |
| Bir konuşma yapılacak mı onu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى إن كانوا سيلقون خطبة أو ما شابه |
| Hep çok cömert olmuştur. Bunun ne için olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | إنه دائماً سخي الكرم، أجهل حتى ما فائدة هذا |
| Olayların nasıl bu hâle geldiğini bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى كيف تعقدت الأمور بهذه الطريقة |
| Benim varlığından bile haberdar olmadığım yerlere gitti. | Open Subtitles | أمكنة أجهل حتى بوجودها |
| Sana bunu niye anlattığımı bile bilmiyorum. | Open Subtitles | -نعم منذ 50 سنة أجهل حتى لما أخاطبكِ بهذا الموضوع |
| Ancak şimdi başkentte kalıp kalmayacağımı bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى إن كنت سأبقى في العاصمة |
| Saatin kaç olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى كم الوقت الآن |
| Onun ne demek olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى ما هو الكوشر |
| Ne kadar tuttuğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى تكلفتها |
| Neden burada olduğunu bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى سبب وجودها هنا |
| Okula nasıl geldiğimi bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى كيف وصلت إلى هنا |
| Daha neden buraya geldiğimi bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى لماذا أتيت إلى هنا |
| Hayatta olup olmadığını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى إذا كان حياً. |
| Size ne diyeceğimi bile bilmiyorum. | Open Subtitles | أجهل حتى ماذا سأناديك |
| En sevdiği çorbayı bile bilmiyorum daha. | Open Subtitles | أجهل حتى حساءها المفضل |
| Ne söyleyebilirim onu bile bilmiyorum. Sam nerede, hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | أجهل حتى ما بوسعي إخباركم به، أجهل تمامًا مكان (سام). |
| Ne söyleyebilirim onu bile bilmiyorum. Sam nerede, hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | أجهل حتى ما بوسعي إخباركم به، أجهل تمامًا مكان (سام). |
| Benim varlığından bile haberdar olmadığım yerlere gitti. | Open Subtitles | أمكنة أجهل حتى بوجودها |