Birkaç dakikalığına izin verirseniz görmem gereken birisi var. - Elbette. | Open Subtitles | هلاّ عذرتني لعدة دقائق هناك شخص أحتاج لرؤيته |
Bana öylesine bir gelecek göstermemiş tam da görmem gereken geleceği göstermiş! | Open Subtitles | لم تريني أيّ مستقبل قديم بل أرتني المستقبل الذي أحتاج لرؤيته |
Eh, sanırım görmem gereken herşeyi gördüm. | Open Subtitles | حسناً، أعتقد رأيت كل شيء أحتاج لرؤيته |
– Aylar oldu. Onu görmem gerek. | Open Subtitles | -مرّت شهورٌ و أنا أريد أن أعرف، أحتاج لرؤيته |
Onu görmem gerek. | Open Subtitles | أحتاج لرؤيته فقط |
Bilmiyorum ama Onu görmeliyim. | Open Subtitles | أنا لا أعرف لكنّي أحتاج لرؤيته |
görmem gereken hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شىء أحتاج لرؤيته |
görmem gereken hiçbir şey yok. | Open Subtitles | -لا يوجد شىء أحتاج لرؤيته |
Biliyorum. Ama Onu görmem gerek. | Open Subtitles | أعرف، لكني أحتاج لرؤيته |
- Onu görmem gerek. | Open Subtitles | أحتاج لرؤيته. لا يمكنك. |
- Onu görmem gerek. - Göremezsin. | Open Subtitles | أحتاج لرؤيته |
Onu görmem gerek! | Open Subtitles | ! أحتاج لرؤيته |
Onu görmeliyim. | Open Subtitles | أحتاج لرؤيته. |
Onu görmeliyim. | Open Subtitles | أحتاج لرؤيته |