"أحدهما الآخر" - Traduction Arabe en Turc

    • Birbirlerini
        
    • birbirini
        
    • birbirine
        
    • birbirlerine
        
    • Birbirimizi
        
    • birbirlerinin
        
    • biri diğerini
        
    Madde ve karşıt madde parçacıkları yüksek enerjiyle çift halinde üretilirler ve karşı karşıya gelince Birbirlerini imha ederler. TED تنتج المادة والمادة المضادة على هيئة أزواج في التصادمات ذات الطاقة العالية، ويفني أحدهما الآخر عند التقائهما.
    Birbirlerini anlamalarına yardımcı olabilirim. Open Subtitles يمكنني أَن أُساعدهم .ان يفهم أحدهما الآخر
    İki bilgisayar birbiriyle bağlantılı, birbirini destekleyen... Open Subtitles جهازان يعملان بمساعدة بعضهما يغذي أحدهما الآخر
    Hayır, hayır. Biz sadece buradaki kahve evinde birbirine denk gelen iki insanız. Open Subtitles لا، لا، نحن مجرّد شخصين التقى أحدهما الآخر هنا في المقهى
    Yani, iki insanın sokakta birbirlerine doğru yürüdüklerini düşünün. TED لذلك، تخيلوا شخصين يسيران باتجاه أحدهما الآخر في الشارع.
    Bence Birbirimizi tanımak için biraz daha zamana ihtiyacımız var. Open Subtitles نحتاج وقت أكثر أن يصبح للمعرفة أحدهما الآخر.
    Program birbirlerinin hareketlerini taklit etmekle başlıyor. Open Subtitles حركاتهما الأولى تتضمن تكرار حركات أحدهما الآخر.
    Onların Birbirlerini av tüfeği... veya evdeki herhangi bir el silahı... ile tehdit etmeleri olağan bir şeydi. Open Subtitles و لم يكن غريباً عليهما أن يهدد أحدهما الآخر ببندقية أو أي من المسدسات الموجودة بالمنزل
    Onların Birbirlerini av tüfeği... veya evdeki herhangi bir el silahı... ile tehdit etmeleri olağan bir şeydi. Open Subtitles و لم يكن غريباً عليهما أن يهدد أحدهما الآخر ببندقية أو أي من المسدسات الموجودة بالمنزل
    Birkaç yıI arayla okula gitmişler, ama Birbirlerini fark etmemişler. Open Subtitles كان الفرق بينهما في المدرسة بضعة سنوات ولم يلاحظ أحدهما الآخر
    Herkes birbirini vuruyor. Bu konuda yazı yazmalıyım. Open Subtitles إطلاق نار كُلّ شخصِ أحدهما الآخر وأنا يَجِبُ أَنْ أَكْتبُ عنه.
    O tünelde insanlar birbirini görecek halde değildi. Open Subtitles كان هناك الكثير من الناس في ذلك النفق ومن الصعب تفادي أحدهما الآخر
    Kahve dükkanında bir kavga için aradılar, iki tane adam neredeyse birbirini öldürüyorlardı. Open Subtitles اُستدعيت بموجب شجار في مقهى، ذانك الرجلان كاد يقتل أحدهما الآخر.
    birbirine bağlanmaya başlar ve Birbirlerini desteklerler. Open Subtitles يجب أن يعتمدوا على أحدهما الآخر وفى النهاية يدعمون بعضهم البعض
    Sadece iki kişinin birbirine sarılarak dans etmesini teklif ediyorum, hepsi bu. Open Subtitles لأغنية واحدة هذا كل ما أقترحه. شخصان يضمّان أحدهما الآخر ويرقصان ليس إلا.
    Harfi harfine başka dünyalardan birbirine çekildiler. Open Subtitles حيث كان باستطاعتهما حرفياً ان يجذب أحدهما الآخر من العوالم المختلفة
    Daha da yaklaştıklarında birbirlerine biraz boşluk vermek için uzağa bakacaklar. TED ومن ثم عندما يقتربان أكثر، سينظران بعيدًا. لإعطاء أحدهما الآخر بعض المساحة.
    Bu birbirlerine yaklaşır gibi oldukları ve birbirlerine çekim uyguladıkları zaman. TED وهذه عندما يقترب كوكبان من بعضهما البعض ويزود أحدهما الآخر بسحبة جاذبة.
    Eskiden oynadığımız Birbirimizi tanımama oyununu hatırlar mı acaba? Open Subtitles أَتسائلُ إذا يَتذكّرُ اللعبة التي نحن كُنّا نَلْعبُ حيث إدّعينَا أَنْ لا يَتذكّرَ أحدهما الآخر.
    Geçmişteki zaferlerle adeta yarı tanrı haline getirilen bu adamlar birbirlerinin karakterlerini tamamlıyorlardı. Open Subtitles عملياً كانوا معبوديّن كأنصاف الآلهة للإنتصارات الماضية هم كمّلوا شخصية أحدهما الآخر
    Ve de biri diğerini fırlatacak, belki de ikisi de fırlatılacak. Open Subtitles فيقذف أحدهما الآخر وربما كلاهما

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus