Ev sahibini bekleyecektim ama Birisi bizim için kapıyı kırıp geçmiş bile. | Open Subtitles | كنت سأنتظر لأجل المالك ولكن يبدو أنّ أحدهم قد فتح الباب لنا |
Bizim evde sessizlik varsa Birisi artýk nefes almýyor demektir. | Open Subtitles | الصمت في منزلنا يعني أنّ أحدهم قد توّقف عن التنفس |
Kuliste Birisi bana bugün meditasyonu soruyordu. | TED | أحدهم قد سألني خلف الكواليس اليوم عن الأدوية. |
Peki birinin ölümü üzerine kim böyle bir şey yapar ki? | Open Subtitles | ولكن من قد يزور برقية ويقول أن أحدهم قد مات ؟ |
Toprağı kazıp gömdükten sonra birinin onu gördüğüne yemin etti işte. | Open Subtitles | و أقسم أن أحدهم قد وشى بهِ بمكان المال بعدما أخرجه، |
Şişman kıyafetlerinden bir tane giydin, alarmı çalıştırdın, ve birinin izlediğinden emin olana kadar bekledin. | Open Subtitles | فلبست البذلة البدينة، وقمت بتشغيل الانذار وأنتظرت حتى تتأكد من أن أحدهم قد شاهدك |
Geceleri gizlice dışarı çıksaydım şimdiye kadar birisinin dikkatini çekerdi. | Open Subtitles | لو كنت انا أتسلل كل ليلة لكان أحدهم قد لاحظ |
Birisi onun mahkumiyetini imzalamıştı. Suratını parçalayabilirdim! | Open Subtitles | كان أحدهم قد حكم عليّ بالأعدام؛ أردت سحق وجه النذل |
Bunu istemiyorsun, Birisi onu içmiş, öyle mi? | Open Subtitles | أنتِ لا تريدين هذا، أحدهم قد شربه، حسناً؟ |
Ne oluyor demeye kalmadan Birisi onu yerden alırdı. | Open Subtitles | وقبل حتى أن أعرف ما حدث كان أحدهم قد ألتقطها من على الأرض وشرع يدخنها |
Birisi onun mahkumiyetini imzalamıştı. Suratını parçalayabilirdim! | Open Subtitles | كان أحدهم قد حكم عليّ بالأعدام؛ أردت سحق وجه النذل |
Yaşlılar ona birşey olduğunu düşünüyorlar, Birisi kaleyi içten fethetti. | Open Subtitles | الشيوخ يظنّون أن هناك شيئاً ما قد حصل له أن أحدهم قد استولى على القلعة من الدّاخل |
- Şey... - Hayır, hayır... Birisi buralara benim için "milyon dolarlık adam" gibi çok zekice şeyler yazmış. | Open Subtitles | أحدهم قد اعتبر إنه من الذكاء أن يدعوني برجل المليون دولار |
- Şey... - Hayır, hayır... Birisi buralara benim için "milyon dolarlık adam" gibi çok zekice şeyler yazmış. | Open Subtitles | أحدهم قد اعتبر إنه من الذكاء أن يدعوني برجل المليون دولار |
birinin onu öldürüp kimliğini almadığını nereden bileceğiz? | Open Subtitles | و كيف لا تعرفين أن أن أحدهم قد يكون قتله و أخذ بطاقاته ؟ |
Cüzdanı vardıysa, birinin onu kargaşa anında yürütmesi mümkün. | Open Subtitles | إذا كانت تحمل محفظة، فمن المحتمل أن أحدهم قد انتشلها من المكان وسط الفوضى |
Sonra iyiliği tuttu, birinin zarar gördüğüne üzülmüş ama etlerini daha çvok insan tadacak ve çok beğenecekmiş. | Open Subtitles | وبعدها أصبح لطيفاً : إنه آسف بان أحدهم قد تأذّى لكن هناك اناس كثر سيتذّوقون تلك اللحمة الآن |
İnsanlar, siteye yorumlar yazıyor onlardan birinin San Joaquin Katili olabileceği aklına geldi mi? | Open Subtitles | الأشخاص الذين ينشرون مواضيع في الموقع هل فكّرت أنّ أحدهم قد يكون القاتل؟ |
Bence birinin biraz eğlenceye ihtiyacı var. | Open Subtitles | هاي , اعتقدُ أن أحدهم قد أحضر بطاقات حجز لحفلة |
Ki bu durumda, birinin motorunu içeri almamak gibi olurdu. | Open Subtitles | وسيبدو الأمر كأن أحدهم قد رفض منكم اصطحاب الموتوسيكل الخاص به |
Böyle dublör gibi numara yapmak için kıçını yırtması lazım birisinin. | Open Subtitles | لابد أن أحدهم قد عبث بعقله لكي يضع نفسه في هذا الموقف |
Hayır. birileri onlara başka bir yerde yaşamanın daha kolay olduğunu söylemiş olmalı. | Open Subtitles | لا، لا بد أن أحدهم قد أخبرهم بأن الحياة أسهل في مكان آخر. |