"أحظى بوقت" - Traduction Arabe en Turc

• vakit geçiriyorum
• zaman geçiriyorum
• vakit geçirdim
• eğleniyorum
• birleştirecek kadar
• biraz vakit geçireyim

- İn oradan, hadi. - Sadece iyi vakit geçiriyorum.
ـ أنزلي من عندكِ ـ أنّي فقط أحظى بوقت رائع

Niles, Woody ile çok iyi vakit geçiriyorum.
يا نايلز إستمع , لقد كنت أحظى بوقت مذهل مع وودي

Sen harika vakit geçiriyorsun, ben harika vakit geçiriyorum, önemli olan da bu.
مـا يهم هو أنك تحظى بوقت رائع و أنـا أحظى بوقت رائع

Teşekkürler.Bende iyi zaman geçiriyorum.
شكراً لك ، أنا أحظى بوقت رائع ، أيضاً

Ailenin keyfi yerinde. İyi vakit geçirdim sayılır.
لقد كان والديكِ في مزاج جيد كدت أن أحظى بوقت جيد

Bu sırada bense arabamda "Boom, boom, pow" dinliyorum, güzel vakit geçiriyorum ve bebek gibi uyuyorum.
...وانا في تلك الأثناء في سيارتي، و أحظى بوقت رائع, وأنام مثل الطفل

Lütfen tiyatro oyunlarını sevdiğini söyleme. Hayır, harika vakit geçiriyorum.
أرجوكِ أخبريني أنكِ لا تحبين المسرحيات - لا أنا أحظى بوقت رائع -

Aslında çok iyi vakit geçiriyorum.
أحظى بوقت جيد، حقيقة.

Çok iyi vakit geçiriyorum Profesör Tripp.
(أنا أحظى بوقت جيد للغاية يا بروفيسور (تريب

İyi vakit geçiriyorum.
أنا أحظى بوقت رائع

Harika vakit geçiriyorum, Stewie.
(أنا أحظى بوقت رائع (ستيوي - أنا أيضاً -

Ben.. Ben sadece, çok iyi vakit geçiriyorum.
ولكنني أحظى بوقت رائع وحسب

Çok iyi vakit geçiriyorum.
إني أحظى بوقت ممتع

Harika bir vakit geçiriyorum.
انني أحظى بوقت جيد جداً الآن

Güzel vakit geçiriyorum, sen geçirmiyor musun?
أنا أحظى بوقت جيد ألست كذلك؟

Seninle olduğumda gerçekten harika zaman geçiriyorum.
أنا حقاً أحظى بوقت رائع عندما أكون معك

Seninle harika zaman geçiriyorum.
تبدو مملة تقريبًا. أعلم، وأنا أحظى... بوقت رائع معك.

Ama harika vakit geçirdim.
ليس السبب أنني لم أحظى بوقت رائع

İyi biriyim. eğleniyorum.
أنـا رجل جيد ، أنـا أحظى بوقت ممتع أنـافقط..

Tüm parçaları birleştirecek kadar konuşmadı ama.
لم أحظى بوقت لاستجمع مستجريات الامور

Seninle biraz vakit geçireyim dedim.
علي أن أحظى بوقت عائلتي الآن