Ve geçerken uğrayacağımızı söyledim. | Open Subtitles | ـ ـ ـ لأني وجدتها على الإنترنت و أخبرتها بأننا سوف نمر |
Liseden ayrılana kadar birbirimizi görmediğimizi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها بأننا لم نتقابل إلى بعد أن تركت ثانوية روزوود |
Teşekkürler. Teşekkür etme. Çünkü ona öylece kaçmayacağımızı söyledim. | Open Subtitles | لا تشكرني لأنني أخبرتها بأننا لن نهرب فقط |
Onun hakkında endişelendiğimizi ve onu özlediğimizi söyledim. | Open Subtitles | أخبرتها بأننا قلقون عليها ..وأننا نفتقدها |
Bunun için zamanımız olmadığını söyledim ama, birincisi dinlemedi ve ikincisi özellikle beni dinlemedi. | Open Subtitles | أخبرتها بأننا ليس لدينا وقت لهذا الشأن لكن ، أولاً ، لم تنصت و، ثانياً ، أنها لا تنصت لي على وجه الخصوص |
Hayır, önce Downton'a geleceğimizi sonra da babamı ziyaret edip bir günlüğüne ona döneceğimi söyledim. | Open Subtitles | -لا .. أخبرتها بأننا قادمون للداون تاون أولاً ومن ثم أزور والدي وأعود لأراها في اليوم الأخير |
Tüm yetimleri infaz ettiğimizi söyledim ona. | Open Subtitles | لقد أخبرتها بأننا قتلناهم جميعاً. |
Fakat onunla bu gece Vegas'ta buluşacağımızı söyledim. | Open Subtitles | لكن أخبرتها بأننا سنلقاها في (فيغاس) هذه الليلة |
Gideceğimizi söyledim ama o sadece buna güldü. | Open Subtitles | أخبرتها بأننا سنرحل وهي... ضحكت وحسب |
- Düzüştüğümüzü söyledim, evet. Tamam. | Open Subtitles | - أخبرتها بأننا نمارس الجنس - |