onu gördüğün her zaman güzel olduğunu söyle, güzel olmadığı zamanlarda bile. | Open Subtitles | أخبرها أنها جميلة في كل مرة تراها حتي عندما لا تكون كذلك |
Ona, hayatta kalma sebebimin kendisi olduğunu söyle. | Open Subtitles | و أخبرها أنها السبب في بقائي على قيد الحياة |
- Son zamanlarda dehşet olduğunu söyle. | Open Subtitles | لفد تحدثتُ عن الجميع. حسنًا, أخبرها أنها تكتبُ مقالاتٍ نارية. |
Ona, yeryüzünde gördüğün en güzel kız olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها أجمل فتاة رأيتها فى العالم. |
Herkes ona anne olunmayacak kadar yaşlı olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | الجميع أخبرها أنها كبيرة جدًا لتكون والدة. |
Ona, arabaların artık güvenli olduğunu söyle. Korkmasına gerek yok. | Open Subtitles | أخبرها أنها آمنة الآن ويجب ألا تخاف |
Ona sahte olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها مزيفة |
Her zaman güzel olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها جميلة طوال الوقت |
Ve ona haklı olduğunu söyle. | Open Subtitles | و أخبرها أنها كانت محقة |
İyi olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها بخير |
Ona bu hâliyle güzel olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها جميلة كما هي، |
Oyala onu. Ona güzel olduğunu söyle. | Open Subtitles | ماطلها، أخبرها أنها جميلة. |
Ona güzel olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها جميلة |
- Ona kötü bir fikir olduğunu söyle. | Open Subtitles | - حسناً، أخبرها أنها فكرة سيئة |
Ona fahişe olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبرها أنها عاهرة |
Gerçek aşk öpücüğü olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | لقد أخبرها أنها كانت قبلة حب حقيقي |
- Ona güzel olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | و أخبرها أنها جميلة. |