Çünkü, Kardeşinin koruyucusu ve kaybolan çocukların kurtarıcısıdır o. | Open Subtitles | والذي يرعى أخوه بحق والذي يجد الابناء الضائعين وسوف اصب انتقامي وغضبي الشديدين |
Geceyi Kardeşinin evinde geçirmiş çünkü evdeki bütün tesisatı sökmüş. | Open Subtitles | لقد إنتهى يومه بقضاء الليلة عند أخوه لأنه نزع كل أنابيب المياه |
Ben onun Kardeşiyim. Bilmek benim hakkım. - Ne diyorsun sen? | Open Subtitles | أنا أخوه ولي الحق بأن اعلم عن ماذا تتحدث؟ |
Bu gölete dönüp, dizlerinin üstünde kardeşini ona geri vermesi için yalvardı. | Open Subtitles | , لقد كان يزحف فى هذا الوحل . يتوسل أن يرُجع أخوه |
abisi, onu o kadar çok kolluyor ki onu özel izinle mahkemeden alıp özel bir kliniğe yatırmış. | Open Subtitles | أخوه يهتم به كثيراً لـ ذلك حصل له على رخصة خاصة من المحكمة لإدخاله عيادة خاصة |
Çünkü eğer annenle Yoo-jin'in babası ilişkilerini sürdürebilselerdi, sen ve Yoo-jin kardeş olurdunuz. | Open Subtitles | لو كانت امك وابو يوجين فعلوها,لكنت أنت ويوجين أخوه |
Aramızın çok iyi olmadığını biliyorum Garsiv ama yine de biz kardeşiz. | Open Subtitles | "كانت بينا صراعات "جارسيف و لكننا نظل أخوه |
Randy, sevdiği kadını geri getirmeye odaklandığından... Kardeşinin kaçırılmasına dikkat etmedi. | Open Subtitles | ولأن راندي كان منتبها لكي يرجع الفتاة التي يحبها فهو أيضا لم يلاحظ بأن أخوه أختطف من الحافلة |
Bence bu herif Kardeşinin saatli bir bomba olduğunun farkında. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا الرجل يعرف بالضبط بأن أخوه عبارة عن قنبلة موقوتة |
Kardeşinin hayatta olduğuna kendini o kadar inandırmıştı ki ameliyattan sonra uyanır uyanmaz gitti. | Open Subtitles | بالنسبة له, أخوه لا يزال حيا عندما دخل للعملية واختفى بعد خروجه منها.. |
Hayır, konuşmamı bitirmeyi düşünüyorum Al çünkü ben onun Kardeşiyim. | Open Subtitles | انتظروا لم أنتهي هنا لأني أخوه |
Başkanı vuran adamın, Kardeşiyim. | Open Subtitles | الرجل الذي أردى الرئيس، أنا أخوه. |
Hayatımda para için kardeşini öldürecek bu kadar aşağılık birini görmedim. | Open Subtitles | لم أري طوال عمري رجل متواضع مثلك الذي يمكن أن يقتل أخوه من أجل المال |
Senin gay arkadaşım olduğunu söyledim. Sana kardeşini ayarlayacak. | Open Subtitles | لقد أخبرته بأنك صديقي المقرب الشاذ لذلك هو يريد أن يرتب لك موعد مع أخوه الشاذ |
Ailesi Northwood'danmış. Hatta abisi içeri bile girmiş. | Open Subtitles | إنه من عائلة صارمة من نورث وود,000 أخوه قد قضى عقوبة في السجن |
Üvey kardeş. Vince 14 yaşına kadar seni kuzeni sanıyordu. | Open Subtitles | أخوه غير الشقيق حسبك ابن عمه حتى سن الـ14 |
Ölü ya da diri, hepimiz kardeşiz. | Open Subtitles | احياء او اموات نحن جميعاً أخوه |
Ağabeyi Paolo intikam yemini edip dağa çıktı ve, tek varis olan Vito'yu cenaze töreninde annesi ile yalnız bıraktı. | Open Subtitles | أخوه الأكبر باولو أقسم على الانتقام و اختفى في الجبال تاركاً أخيه و أمه وحدهما في جنازة والده |
Güney Dakota onun Batı Virginia'lı kardeşiydi. | Open Subtitles | أخوه هو اللي في ديكوتا الجنوبية من فرجينيا الجنوبية |
kardeşleri bile ona Yağ Çuvalı dermiş. | Open Subtitles | حتى أخوه الصغير وأخته يدعونه بلارداس |
Aynı ismi kullanıyor, fakat ikinci Erkek kardeşi başka bir kimlik yaratmak için oldukça sosyal. | Open Subtitles | يستخدم نفس الأسم، ولكن أحدها بكنية أخوه ليخلق هوية ثانية |
Benim kardeşim de araba yarışçısı, ve onun kardeşi Quizno da, yengen tostu bulan adamdı. | Open Subtitles | أخي داريل كان سائق سباقات أيضاً و أخوه كوينزو إخترع السندويش المحمص |
Tedavi olmayı reddediyor, evine dönüp duş alıyor ve abisinin dediğine göre, olayla ilgili olarak hiç konuşmuyor. | Open Subtitles | أجل. ورفضالمعالجةالطبية، و عاد إلى البيت و أخذ حماماً. و وفقاً لأقوال أخوه , فهو لم يتحدث بشأن ما حدث. |
"Onca yolu Noel'imizi mahvetmek için geldi sonra da erkek kardeşiyle yattı." | Open Subtitles | ليست مثلكم حميعكم لقد جاءت إلى هنا من أجل أن تفسد عيد الميلاد و من ثم تنام مع أخوه |
- Kardeşi ona bakmadığı için. | Open Subtitles | بل بسبب أن أخوه لا يريد أن ينظر له |
kardeşisin, bir de sen konuş. | Open Subtitles | تحدّث إليه إذاً فأنت أخوه |