"أخوها" - Traduction Arabe en Turc

    • kardeşi
        
    • Ağabeyi
        
    • abisi
        
    • kardeşinin
        
    • kardeşiyim
        
    • kardeşini
        
    • ağabeyini
        
    • kardeşiyle
        
    • Ağabeyinin
        
    • kardeşiydi
        
    Bu üç sert küçük serseriden soldaki benim büyükannem, beş yaşında ve kız ve erkek kardeşi, yaşları on bir ve dokuz. TED هؤلاء الأشقياء الصغار الثلاثة هم من اليسار، جدتي في سن الخامسة، ثم أختها و أخوها كانت أعمارهم حينها 11 و 9 سنوات.
    Bu evliliği yapması için zorlandı ve kardeşi tarafından satıldı. TED تم اجبارها على هذا الزواج و بيعها على يد أخوها.
    ve erkek kardeşi de 8 yaşındaymış, ebeveynleri ise kayıpmış. TED وكان أخوها ابن 8 أعوام وكانت قد فقدت والديها ..
    Bir tek Ağabeyi geldi. Ölen Ağabeyi. Bir ay kadar önceydi. Open Subtitles فقط أخوها, اقصد المرحوم اخيها, لقد زارها منذ حوالى الشهر
    Ailesi onunla konuşmuyor, abisi ve iki kız kardeşi delirdiğini düşünüyorlar. Open Subtitles أبواها لا يريدوا التحدث معها أخوها وكلا أختيها يظنوا انها مجنونة.
    Bir iş arkadaşım kendi ailesi tarafından erkek kardeşinin işlediği bir suça bedel olarak gelin verildi. TED إحدى زميلاتي وهبتها عائلتها كفدية مقابل جريمة ارتكبها أخوها.
    - Bana mı diyorsunuz? - Sarıl bana. Ben onun kardeşiyim. Open Subtitles تعال إلي، فأنا أخوها
    mutluluğu, kardeşini olduğu gibi kabul ederek buluyor. Open Subtitles وأرى حتّى الآن، فتاة رحبة القلب، تسعد لرؤيتها أخوها يحظى بالسعادة.
    Ailesi onunla konuşmuyor, abisi ve iki kız kardeşi delirdiğini düşünüyorlar. Open Subtitles أبواها لا يريدوا التحدث معها أخوها وكلا أختيها يظنوا انها مجنونة.
    Belki de onun kardeşi olduğu için yetenekli bir katil olduğuna inanmak istemedim. Open Subtitles ربما أنا فقط لا أريد أن أصدق أن أخوها كان قادراً على القتل
    kardeşi yakalanmışken, kardeşimizi eve getirmek dışında hiçbir seçeneği yok. Open Subtitles طالما أخوها أسير، فلا خيار لديها سوى إعادة أختنا للبيت.
    kardeşi yakalanmışken, kardeşimizi eve getirmek dışında hiçbir seçeneği yok. Open Subtitles طالما أخوها أسير، فلا خيار لديها سوى إعادة أختنا للبيت.
    Diğer yandan, genç erkek kardeşi, eşgüdümsel bir çift dil bilen olabilir, iki kavram setiyle çalışarak, evde ve arkadaşlarıyla İspanyolca konuşmaya devam ederken, okulda İngilizce öğrenebilir. TED أخوها المراهق، من جهةٍ أُخرى، قد يكون ثنائيّ لغة منظّم، يعمل بمجموعتين من المفاهيم، تعلّم الإنجليزيّة في المدرسة، بينما يستمر في التحدُّث الإسبانيّة في المنزل ومع الأصدقاء
    Normalde Ağabeyi onunla birlikte gidiyordu ama kısa bir süre önce polisler onu içeriye almışlardı. Open Subtitles كان أخوها معتادا على الذهاب معها ، ولكنه لم يكن محترما في المدينة
    Anam avradım olsun tamam ya. Emel'in Ağabeyi için yaptım. Open Subtitles أقسم بأنها آخر مرة أنا أفعل هذا من أجل أخوها لأمل
    Ağabeyi askerden izinli gelmiş olmalı. Open Subtitles أخوها الكبير يجب أن يكون في إجازة من الجيش.
    Belki abisi olduğundan göremiyorsun o çok hassas ve güzel bir kadın. Open Subtitles ربما لا تستطيع أن تلاحظ الأمر لأنك أخوها لكنها إمرأة حساسة وجميلة
    Ben de kardeşinin, buraya geldikten sonra ona bir miktar para bırakmaya karar verdiğini düşündüm. Open Subtitles أعتقد أن أخوها قرر ترك مبلغ لها بعد أن جاء لزيارتها
    Üvey kardeşiyim ve resmi olarak barışçı biriyim. Open Subtitles أخوها بالتبني ومناصر للسلام.
    BlueBell'i sevmesi ve kardeşini birleşme fikrinden caydırması için tek şansımız bu. Open Subtitles الأن , أسمعي , في الحقيقة لدينا فرصة واحدة لجعلها تحب بلوبيل وتكلم أخوها لكي يلغي الأرتباط
    Bir kardeş, ağabeyini nasıl yanlış teşhis eder? Open Subtitles كيف بمكن لأخته ان تخطيء التعرف على جثة أخوها
    Çünkü orada ölü olan kardeşiyle birlikte duruyor. Open Subtitles لأنها مجبره أن تمكث هناك وحدها مع أخوها الميت
    Ağabeyinin ona yazdığı mektupları yatak odasındaki aynanın kenarına sıkıştırmış, tekrar tekrar okuyor. TED تحتفظ أنيسا بالرسالة التي كتبها لها أخوها بإطار المرآة بغرفة نومها، تقرأها مراراً وتكراراً.
    Ve icatlarını test etme konusunda en iyisi kardeşiydi. Open Subtitles ولم يكن هناك أى أحد لأجراء أختبراتها أفضل من . أخوها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus