"أرضي" - Traduction Arabe en Turc

    • sabit
        
    • arazimden
        
    • arazimde
        
    • toprağım
        
    • dünyalı
        
    • kara
        
    • yer
        
    • dünyamda
        
    • arazimi
        
    • toprağımı
        
    • arazim
        
    • toprağımda
        
    • yeraltı
        
    • arazimin
        
    • arazi
        
    Gece 3.12 ve 3.42 arasında sabit telefondan üç dış arama yapılmış. Open Subtitles انفجرت ثلاث مكالمات هاتفية من من خط أرضي 3: 12 حتي 03:
    Bu kadarı yeter, onları derhal arazimden çıkarın, yoksa onları çiğneyeceğim. Open Subtitles حسناً. أخرجوهم من أرضي في الحال, وإلّا سأقوم أنا بذلك
    Peki... eğer onu arazimde yakalarsam, yeni birine taç giydirecek! Open Subtitles حسناً.. لو أمسكتُ به في أرضي.. سيتم تتويجه بشكل جديد
    Bu harika yeteneklerinizi bir parça toprağım karşılığında takas etmek istiyorsunuz. Open Subtitles وأنت تريد مقايضة هذه المهارات الرائعة مقابل قطعة من أرضي
    dünyalı olup da en çok oksijeni harcadığına göre ilacı o alsın! Open Subtitles إنه أرضي ، إنه يستهلك مُعظم الهواء ، ينبغي عليه فعل ذلك
    Savaşın bitmesinin ardından, 2000'e yakın Alman savaş esiri Danimarka'nın batı sahillerindeki 1,5 milyon kara mayınını temizlemeye zorlandı. Open Subtitles بعد الحرب ، أُجبر أكثر من 2000 جندي ألماني على إزالة 1.5 مليون لغم أرضي من الساحل الغربي للدنمارك
    Eğer dediğinizin yarısı kadar iyiyse olabilecek yer saldırısında hepsini yok edebilir. Open Subtitles إذا كان بنصف جودة ما تقولين سيبيد أي هجوم أرضي
    Beş milyon Siber'i kendi dünyamda bırakarak mı? Open Subtitles وأترك بذلك خمسة ملايين سيبراني محاصرين في أرضي
    Merkeze bak kayıtta yakalanmış mı.. Cep miymiş sabit miymiş öğren. Open Subtitles ابحثي في السجلات عن بيان هذه المكالمة هل هي من هاتف أرضي أو نقال
    Oh, eğer bir acil durum oluşursa, mutfakta bir sabit hat var. Open Subtitles في حالة حدوث أمر طارئ ثمة خط أرضي في المطبخ
    Çocuğun bir sabit hattı yok ve cep telefonu bağlantılarımız burada çekmiyor. Open Subtitles حسناً ، لا يملك الطفل أي خطّ أرضي. ولا يوجد إشارة إرسال لهواتفنا بهذا المكان.
    Dışarı çıkıp neye mal olursa olsun o barbarları arazimden uzak tutman için elinden geleni yapmanı istiyorum. Open Subtitles أريد منك تخرج و تقوم بما يلزم لكي تبقي هؤلاء المخربين بعيداً عن أرضي
    Su senin arazine gelmeden önce benim arazimden akıyor. Open Subtitles قبل أن تلمس المياه أرضك، فهي تمر وتتدفق على أرضي
    Söylüyorum işte. Benim arazimde büyük bir karnaval ortaya çıktı. Open Subtitles أنا أقول لك، مدينة ملاهي بأكملها هنا تماما على أرضي
    İstediğimin toprağım olduğunu sanırdım ama, bir yıl içinde sığırlardan, üründen, samandan bıktım. Open Subtitles ظننت أن أرضي هي كل ما أردت ,رغم هذا ضجرت من الأبقار, المحاصيل و التبن خلال سنة
    Efsaneye göre bir dünyalı ateşli silah alırsa eline başka bir dünyalıyı vurmak için bile olsa Weather Dağı köylerini yok edermiş. Open Subtitles تـقول الأسطورة , إذا حمل أرضي سلاحاً حتى ولو لقتل أرضي آخر ماونت وذر ستمسحُ قريتهم بالكامل
    Gözünüz ana yolda olsun... düşmana ait şüpheli kara birlikleri olabilir. Open Subtitles حسناً خذ الطريق السريع على الجهة اليمنى أنا أشتبه بتهديد عدو أرضي
    Keskin nişancı ve yer destek birimleri hazır olsun. Open Subtitles أريد فرق القنّاص ودعم كامل جاهز أرضي للذهاب.
    Beş milyon Siber'i kendi dünyamda bırakarak mı? Open Subtitles وأترك بذلك خمسة ملايين سيبراني محاصرين في أرضي
    Demiryolu arazimi kamulaştırıp, el koyuyor. Kamulaştırma. Open Subtitles شركة السكك الحديدية ستأخذ أرضي تحت اتفاقية التمليك اتفاقية التمليك
    Tüm toprağımı aldığınıza göre bir kaç metre araziyi çok görmemelisiniz. Open Subtitles لكن يجب ألا تزعج بعض الياردات من الأرض عندما تأخد أرضي كلها
    arazim üç farklı yoldan ulaşılabilen 115 dönümlük bir alan. Open Subtitles أرضي بطول 115 فدان ومُرتطبة بثلاثة شوارع مُختلفة.
    Şeker kamışlarını benim toprağımda yetiştirdin. Open Subtitles أنت تزرع قصب السكر على أرضي أنا
    - CIA'in en değerli varlıkları Los Angeles'taki bir yeraltı mahzeninde tutuluyor. Open Subtitles معدات الاستخبارات الأغلى ثمنا محفوظة في مدفن أرضي في مؤسسة بلوس أنجلوس
    Kendi arazimin üzerinde yürümekten korkuyorum. - Peki ya yasalar? Open Subtitles خائف من أن أمشي في أرضي - ماذا عن القانون؟
    Ne zaman birkaç dönümlük arazi satsam garipsiyorum. Open Subtitles عندما أبيع بضع هكتارات من أرضي أشعر بالوحدة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus