İçinde buradaki felâketi görmeyen bir parçan olmadığına inanmayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ تصديقَ أنّه ليس بداخلكِ ما يرى مأساةً فيما حدث. |
Ve Vali Devlin, özgürlüğün bedeli bu kadar pahalıyken affınızı reddediyorum. | Open Subtitles | و لذلك أيها الحاكِم ديفلين لأنهُ حتى ثمنُ الحرية يُمكنُ أن يكونَ غالياً جِداً أرفضُ عَفوَك |
Birleşmiş Devletler hükümetinin herhangi bir otoritesini ya da herhangi bir çalışanını tanımayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ الإعتراف بسلطة حكومة الولايات .المتّحدة، أو أيّ موظّفٍ فيها |
Birleşmiş Devletler hükümetinin herhangi bir otoritesini ya da herhangi bir çalışanını tanımayı reddediyorum! | Open Subtitles | أرفضُ الإعتراف بسلطة حكومة الولايات .المتّحدة، أو أيّ موظّفٍ فيها |
İçindeki bir parçanın olsun bu olaydaki trajediyi görmediğine inanmayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ تصديقَ أنّه ليس بداخلكِ ما يرى مأساةً فيما حدث. |
Bunu kabullenmeyi reddediyorum. Sende de aile diye bir kavram olsaydı sen de aynısını yapardın. | Open Subtitles | أرفضُ قبول ذلك، وسترفضه أيضًا إن كنت تعتنق أيّ مفهوم عائليّ |
O günden itibaren dedim ki, "Seninle konuşmayı reddediyorum. | Open Subtitles | منذ ذلك اليوم، قلتُ أنني أرفضُ الكلام معكَ. |
Augustus Hill'in cezanın geri dönüşümü talebini reddediyorum. | Open Subtitles | و أرفضُ طلبَ أُغسطس هِيل بنقضِ إدانَتِه |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | رؤسائك؟ أرفضُ الاجابةَ على أساسَ أن |
O halde küsmeyi reddediyorum. | Open Subtitles | في هذه الحالة، أرفضُ أن أعبس |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ الاجابةَ على أساسَ أن |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ الاجابةَ على أساسَ أن |
Anna'yı durdurmak için tek şansımızın Eli Cohn gibi bir adama katılmak olduğuna inanmayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ تصديقَ أنّ سبيلنا الوحيدُ لردعِ (آنا) هو الانضمامُ لشخصٍ مثل (إيلاي كوهين). |
Buna inanmayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ تصديقَ ذلك. |
Bugün yaşananların bizi yolumuzdan şaşırtmasına izin verip polis memuru Charlie DuChamp'ın ismine leke sürmesini reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ إهانة الضّابط (تشارلي دوشامب) بجعل ما حدث اليوم يحيّدنا عن هدفنا. |
Senden emir almayı reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ إطاعة أوامرك. |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | لضرب الدكتور (بوث)؟ أرفضُ الاجابةَ |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | لضرب الدكتور (بوث)؟ أرفضُ الاجابةَ |
Beni töhmet altında bırakacağı gerekçesiyle cevap vermeyi reddediyorum. | Open Subtitles | أرفضُ الاجابةَ |